Gururlan teknik direktörünle başkanınla oyuncularınla... Gururlan bu başarıya. Gururlan bu tabloya.
Yeterli mi bizim için ? Tabiki yetmez. Yetmemeli...
Daha bu oyunun 2. Perdesi var. Daha bu oyunun rövanşı var. Bu sezonu dibine kadar yaşamalıyız. Son 3 senenin acısını çıkarmalıyız. Geçmişte yapılan tüm hataların üstüne bir çizgi çekmeliyiz.
Şimdi düşünün sizi sezon başına götürsem, bu kadro bu yapıyla hepimiz bu takımın en fazla orta sıralarda yer alacağını tahmin edebilirdiniz. Gelinen noktaya bakılınca bu başarı gerçekten inanılmaz. Kısıtlı imkanlarla, borçla, kulüp içi ve dışı baskılarla sezona başlayıp bu seviyeye getirebilmek kolay olmadı. Geçmişimizden hemen ders almayı bildik. O dönemde yapılan hataları yapmamaya çalıştık. Camia olarak bu sene daha fazla kenetlendik. Ne yönetim içinde ne takım içinde ne de tribünde GRUPLAŞMADIK, AYRIŞTIRILMADIK. Konyaspor düşmanlarını kulüp dışında bıraktık. Bazıları hala içerde ama sadece fiziken. Bu kulüp o düşmanlara kalmayacak, bırakmayacağız. Bu kulübü bir basamak, bir reklam olarak gören herkesin karşısında durmaya çalışacağız.
İlk 19 haftada, tüm maçlarda mücadele gücü yüksek bir Konyaspor izledik. 90 dakika boyunca kendi oyununu oynamaya çalışan, iyi niyetli bir takım olmaya çalıştık. Mağlup olduğumuz maçlarda bile oyunu galibiyetle kapatabilirdik. Şanssız olduğumuz maçlarda oldu. Yine de İlhan Palut ve ekibi 19 maçta topladığı puanla Konyaspor tarihine geçti.
Yazımın başında dediğim gibi ligin 2. Perdesi daha zorlu geçecek, yine kısıtlı imkanlarla devam edeceğiz yola, hatta trabzonspor'un (!) Baskısını daha sert hissedeceğiz. Bu baskının ne olduğunu hepiniz tahmin edebiliyorsunuzdur.
Bu hikayenin sonu güzel olacak sevgili okurlarım, ama bizsiz olmayacak. Biz bu gururu hep beraber yaşamalı ve yaşatmalıyız. 2. Devre her maç en az 20-25 bin kişiye oynamalıyız. Tıpkı Beşiktaş maçında olduğu gibi bizim, Konyasporluların maçı kazandırdığı gibi...
Hikayenin sonu GÜZEL olacak söz veriyorum hepinize.