Bugünkü yazımı DİSK’e ayıracağımı nereden bilebilirdim ki…
Belki de Halk Otobüsü Medyası Konya’dan…
Konya Büyükşehir Belediyesi Toplu Ulaşımın Halk Otobüslerinde çalışan 400’e yakın şoförün, verilmeyen haklarını alabilmek için Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na bağlı Nakliyat İş’e, kısa sürede acaba nasıl üye oldular…
Nasıl eylem kararı aldıklarını, eyleme dönüştürmek için yaptıkları referandumda “hayır” oylarının nasıl çıktığı hikâyesi de var…
KBB Genel Sekreteri Hasan Bey’in nasıl devreye girerek halk otobüslerinde çalışan şoförlere, “belediye başkanı adına” kaç ikramiye zam sözü verdiği ve bunun için Aralık ayı sonuna kadar mühlet istediğini de…
***
Yanlış hatırlamıyorsam, Halil Ürün veyahut da Mustafa Özkafa döneminde de böyle bir durumla karşı karşıya kalınmıştı. O dönemlerde “Halk Otobüsleri” ilk defa devreye sokuluyordu. Halk otobüsünde çalışan şoförler haklarını alabilmek için eylem yapmışlardı. Etkili olan eyleme karışan şoförler her ne kadar 3-4 kişi işlerinden olmuş olsalar da eylem netice vermişti. Bu eylem Konya’da büyük bir olay olmuştu. Yerel basında 3-4 gün gündemde kalmıştı. Çok geçmeden yaygın basın da devreye girerek konuyu kaşımaya başlamıştı. Bu eylemin başını çeken şoför genç birisiydi. Kararlı, azimli ve dik durduğu için o yıllarda işinden olmuş, fakat daha sonra rızkını başka yerlerde arayarak en nihayetinde tekrar eski işine mahkeme kararıyla geri dönmüştü.
***
Bu şoför arkadaşlar acaba neden DİSK’i tercih ettiler?..
Hizmet-İş Sendikası yoksa tam anlamıyla sendikacılık yapmadığı ve işçilerin haklarını tam anlamıyla savunamadığı için mi?..
Hakkınızı alamadığınız zaman en etkili silah bir sendikaya üye olmaktır.
Toplu üyelik ise en etkili bir davranış biçimidir.
Hele bu devrimci bir sendika ise, Konya gibi bir yerde etkisi daha da güçlü olur.
Halk Otobüslerinde çalışan şoförlerin tercihlerine bir şey demiyorum.
Bildiğim bir şey varsa hayatta…
O da; “Hak verilmez, alınır” ilkesidir.
Bu hukuk literatüründe beynelmilel bir ilkedir.
***
Hakları verilmedi için istifa ederek ayrılan ve kendilerine, şehirlerarası çalışan firmalarda iş bulan taşeron şoförlerin sayısı ise 15’i bulmuştu.
Sosyal Medya’da da örgütlenen bu işçiler, “HALKOTO” başlığı altında ve “Gücümüz Birlikteliğimizde” sloganıyla seslerini duyurmaya çalışıyorlar.
Anayasa’nın kendilerine verdiği ilgili maddesi gereğince sendikalı olan Konya Büyükşehir Belediyesi Şoförleri, TCK’nın 118. Maddesi gereğince, arkadaşlarının işten uzaklaştırılması ve çıkarılması halinde “İş Durdurma Eylemi” yapma kararı aldıklarını yukarıda belirtmiştik.
Konya 400 sendikalı şoförün işi bırakma eylemi ne demek biliyor musunuz?
Bu, Konya’da “Toplu Ulaşımın Durması” anlamına geliyor.
Sendikalaşarak örgütlü hale gelen ve büyük bir mücadele başlatan taşeron şoförler, akıllı davranarak birlikten doğan gücün ne anlama geldiğini öğrenmişler.
Bakalım şimdiye kadar verilen sözler tutulacak mı?
Tutulmazsa Konya’da toplu ulaşımın başına neler gelecek, bekleyip göreceğiz.
AZİZİM DİYOR Kİ…
Ne zaman Adam Oluruz?
Dolmuştan inip, belediye otobüslerinde, hiçbir eğitime tabi tutulmadan direksiyon başına geçen ve kaloriferleri dahi yakmasını bilmeyen acemi şoförler, frene zınk diye basıp bütün yolcular ön tarafa doğru yığılmadıkları zaman…