HİLÂL’LE HAÇ’IN SAVAŞI Çanakkale’den 15 Temmuz’a… (2)

Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Mukaddesat Uğruna Şehit Oldular

Mehmetçik, Çanakkale’de Mukaddesat Uğruna şehit olmuştu. Çünkü Haçlı Gururunun ezildiği yerdi Çanakkale. 15 Temmuz’da da mukaddes değerler, vatan, bayrak, ezan, din gibi mukaddes kavramlar uğruna yüzlerce şehit verildi.

Osmanlı tarih sahnesinden çekilirken dokuz cephede ve üstelik Yedi Düvelle birden cenk ediyordu. Bu cepheler şunlardı;

Doğu Cephesi,

İran Cephesi,

Irak Cephesi,

Suriye Cephesi (Hicaz, Yemen, Sina-Filistin cepheleri),

Kuzey Afrika Cepkesi,

Çanakkale Cephesi,

Makedonya Cephesi,

Romanya Cephesi,

Galiçya Cephesi.

TÜRK MİLLETİ NE İHÂNETLER GÖRDÜ VE YAŞADI…

Dünyada emsali görülmemiş nice kahramanlıklar, imkânsızlıklar, yokluklar ve zorluklarla mücadele eden Mehmetçiklerin neler yaşadıklarını, o cepheden bu cepheye ne ihânetler gördüklerini öğrenmek, bilmek için tarihçilerin gerçek ve derin tarihi anlatmaya ve yazmaya, Türk milletinin ve halkımızın da yalan söylemeyen tarihi okumaya büyük ihtiyacı var.

Kahraman ordumuzun askerlerin moralini yüksek tutmak için Konya’dan ve diğer Mevlevî Dergâhlarından Sina - Filistin Cephesine Mevlevî Alaylarının gittiğini bilmek, pek çok cephede Mehmetçiğin nasıl bir ihânete kurban gittiklerini öğrenmek zorundayız.

Çanakkale Cephesi’nde cereyan eden kara ve deniz muharebelerinde, Türk Milleti’nin ve onun bağrından çıkmış Mehmetçiklerin mukaddes değerler uğruna bir ve beraberlik içerisinde vatanımızı istilâ etmek için gelen ve Âkif’in “Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ” dediği “Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar”lara Çanakkale Boğazını dar ediyor, ve geçilmez kılıyordu.

ŞEHİTLERİMİZ GİBİ ÖMER HALİS’LER DE ÖLMEZ…

1915’in Martında Çanakkale’den girerek aziz yurdumuzu ve vatanımızı işgal etmek için büyük bir hamle yapan Türk’ün tarihi düşmanları; Çanakkale’de Mehmetçiğin İman Kal’asına çarparken bu sefer 2016’nın Temmuzunda, bizi içimize yerleştirdikleri hainler ve onları besleyen gafillerin yardımıyla vatanımızı tekrar işgal etmek niyetiyle saldırdılar.

Çanakkale’de 250 binin üzerinde şehit verirken 15 Temmuz 2016’da 250’ye yakın şehit vermiştik. Kahraman Ordumuzun yiğit komutanları ve Ömer Halisler gibi yiğit evlatları, tank ve tüfeklerin önünde can siperâne durarak tekrar bir diriliş destanı yazdılar.

Çanakkale’de Osmanlı Ordusu’nun Başkomutanı ne yazık ki bir Alman’dı. Çanakkale Savaşlarında Osmanlı ordularını yöneten Alman deniz generali (Amirali) Liman Von Sanders idi. 15 Temmuz’un Başkomutanı ise Recep Tayyip Erdoğan idi. Kahraman halkımızı meydanlarda toplanmaya davet ederek millî direniş göstermeye çağırıyordu.

MÜTTEFİK ALMANLAR SIRTIMIZDAN HANÇERLEDİLER

Çanakkale Muharebelerinde Almanların insan kaybının artmasındaki etkileri üzerine önemli bilgiler veren tarihçi Caner Arabacı, Türk ordularında 15 bin Alman Subayının olduğunu belirterek “Almanya müttefik ama sırtımızdan vuruyor. Mehmetçiği neden dilini bilmeyen, dinini bilmeyen, gönül bağı olmayan tercüme ile komuta edecek insanlar yönetti? Bu önemli bir soru. İçinize dert olmalı.” diye boşuna söylemiyor.

Çanakkale’de Alman komutanlar işgale izin verirken 15 Temmuz’da, vatanı işgal harekâtına FETÖ denilen hain adama bağlı TSK içinde yuvalanan apoletli-apoletsiz Truva Atları izin verdiler.

İNGİLİZ’DE KONYALI DURMUŞ ÇAVUŞ’UN İNSANLIĞI YOK Kİ…

Çanakkale Cephesi’ni bize anlatırken Konyalı Durmuş Çavuş’un, Arslan yapılı bir asker olduğunu belirterek en önemli özelliğinden şöyle bahsediyor: “Takımına moral için ve güç vermek için taarruza geçildiğinde en önde o gidiyor. “Koman aslanlarım vurun, hücum” emirlerini de çok kalın gür sesiyle tekrar ediyor. Takımıyla beraber “Allah… Allah” nidalarıyla birçok cephe hücumunda bulunmuş. Yalnız son hücumunda yanındaki arkadaşlarından yaralandığını gören olmuş; demiş ki aman sakın ha söylemeyin dedikten sonra yaralı, kan akan koluyla birlikte bir başka sipere İngiliz üzerine hücum etmiş. Tabi orada çok ilginç bir manzarayla karşılaşmış. Öldürmek üzere olduğu bir İngiliz subayın cebinden karısı, kendisi ve çocuğunun bulunduğu bir fotoğraf çıkarmış. Bizim Durmuş Çavuş bunu görünce İngiliz’i öldürmemiş. Sırtına almış, kendisi de yaralı. Siperden çıkarmış onu tedavi ettirmek için. Tabi İngiliz de Konyalı Durmuş Çavuş’un insanlığı yok ki, hem İngiliz subayını hem bizim Durmuş Çavuş’u şehit etmişler.

Çanakkale’de bu ve buna benzer daha başka manzaralar da var.”

PAZARTESİ: Konyalı Miralay Talat Bey…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.