Hızlı Tren’in Yeni İstasyon Yeri Kafa Karıştırıyor

Uğur Özteke

Şu hızlı treni Konya’ya kazandıranlardan Allah razı olsun. Ama bu “Allah razı olsun” un yüzde 99.9 Başbakan Erdoğan’a. Bu iş bize kalsa 199 yıl daha yapılmazdı. AK Parti iktidarının kuruluşundan bugüne bakıyorum da bu şehre ne yapıldı ise Başbakan’ın bizzat verdiği emir ardından da attığı fırçalar ile yapıldı. Mesela o ilk yıllar için ilk büyük eser Mevlana Kültür Merkezi idi. O da Başbakan’ın fırçaları ile üç dört ayda yapılmıştı.

Hızlı tren Konya’ya geldi. Ankara-Konya hattı süper. Ardından Konya-Eskişehir hattı devreye girdi. Konya, Eskişehir’e akıyor. Eskişehir, Konya’ya akıyor mu? Şüphelerim var.

Neyse şimdi gözümüz Konya-İstanbul hattının devreye girmesi. Kışın uçak indi mi inemedi mi? Uçaklar kalkıyor mu, kalkmıyor mu? Sis dağıldı mı? Endişeleri inşallah son bulacak.

Gördüğünüz gibi Başbakan, Ankara’dan Konya’ya bakıyor, emrediyor ve bizde bir şeyler oluyor. Gerisini yapmak, eksiklikleri tamamlamak ise bizim yöneticilere ait.

….

Şimdi hiç tanımadığım ve bilmediğim bir okurumuz Sayın Naci Erkuş Bey’in bizimle paylaştığı samimi duygularını okuyunca yine dellendim. İsterseniz Naci Bey’in mailini önce hep birlikte okuyalım;

“Merhaba Uğur Bey,

Düzenli olarak adresimize gelen Pusula Gazetesi sayesinde sizi tanıma fırsatım oldu. Sıcak ve samimi yazılarınızdan mıdır nedir bilmiyorum fakat bir konuyu sizinle paylaşma ihtiyacı hissettim.

Konyalı olmayan bir aileyiz. 1996 yılında iş vesilesi ile önce babamın, 2003 yılında da benim inşaat mühendisliği bölümünü bitirerek geldiğimiz bir şehir burası. Hep 1-2 seneye kadar döneriz diye kendimizi avuttuktan sonra, bir baktık ki büromuzu, evimizi buraya taşımışız. Buradaki huzurlu hayattan son derece memnunuz.

Yazma sebebim şu:

Devletimizin ihale duyurularında görüldüğü gibi, Yüksek Hızlı Tren Konya (Eski Buğday Pazarı mevki) İstasyonu ihalesi ilana çıkmıştır.

Merak ettiğim bir kaç husus var. Bildiğim kadarı ile yeni açılacak İstanbul hattından başka Konya'nın demiryolu ulaşımına dair çok fazla bir yoğunluğunun olduğunu bilmiyorum.

İnanın bana Konya'nın tren garı, başka hiç bir yerde görmediğim kadar güzel (konum olarak). Şehrin tam kalbine iniyorsunuz. Sizi tarihi demiryolları binaları, misafirhaneleri, vs... karşılıyor. Bir kaç adım yürüdükten sonra; şehrin en yeşil caddelerinden birine iniyorsunuz (Feritpaşa Caddesi). Birçok misafirim gelir buraya. Ve ilk görüşte hayran kalırlar. Bu arada o civarda ikamet etmediğimi de belirtmek isterim.

Mutlaka yetkililerin bildiği, bizlerin bilmediği birçok teknik husus vardır.

Fakat bu taşınma işinin gerçekten bir zorunluluktan mı, yoksa modern bir istasyon ve yaşam merkezi yaratma isteğinden mi kaynaklandığını merak ediyorum. Bunun başka bir çözümü (daha maliyetli olsa da) olup olmadığını merak ediyorum. Dedim ya, ihtiyaç bir bilet, tren ve bir büfe...

Daha fazlası değil. Yeni yapılacak istasyonda neler olacak acaba? Bolca renkte alüminyum, parlak granit döşeme kaplamaları, elektronik cihazlar vs...

Ama trenden indiğinizde sizi karşılayacak şeyler: Sanayinin kenarında bir yerler, taksiye veya dolmuşa yürünecek yüzlerce metre yol, mağazalar, yapay bir modernlik...

Bazı şeylerin geriye döndürülmesi çok zordur. Şehirleşme de bunlardan biri. Umarım yanılırım ve burada yaşayan insanlarımız, bu yeni uygulamadan memnun kalırlar var ve eskisi daha iyiydi demezler.

Saygılar sunar, iyi çalışmalar dilerim. Naci ERKUŞ…”

……….

İşte Konya sevdalısı, bu şehirde yaşamaktan huzur duyan mutlu olan bir insanımız. Naci Bey’in merak ettiği konunun öyle dertli yanları var ki. Ama Naci Bey tertemiz saf duygularla olayın sadece bir yönünü görüyor. Çünkü haklı. İşin içindeki çirkin hesapları dışarıdan nasıl görebilsin?

Her şeyden önce mevcut Bursa Buğday Pazarı işi hallolmadı ki?

Buradaki rant hesabını hesap makineleri çözemiyor.

Allah beterinden saklasın. Bizim şehrin mübarek insanlarının dünyevi işlerini anlayabilen zaten evliya(!) olur.

Naci Bey’in sorularına cevap vermek isteyen yetkili olursa da sütunumuz açık. Yeter ki vatandaş doğru ve birinci ağızdan bilgi sahibi olsun.   

HÜSEYİN HOCAM MEKANIN CENNET OLSUN

Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, MEHİR Vakfı’nın marka isimlerinden sadece ilim adamı bir ilahiyatçı değil müzikten spora, siyasetten ekonomiye dolu mu dolu gönül insanı koca reis Prof. Dr. Hüseyin Tekin Gökmenoğlu Hakk’ın rahmetine kavuştu ve dün dualarla toprağa verildi. Biz de kendisine Cenab-ı Allah’tan rahmet ailesine ve yakınlarına sabır diliyoruz.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

İki türlü insan daima açtır. Biri ilmi arayan, diğeri de parayı.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Karşımızdakini değil önce kendimizi kandırmaktan vazgeçtiğimiz zaman ADAM oluruz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (4)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.