HÜSEYİN ÜZÜLMEZ’İN FIRÇASI

Uğur Özteke

Güzel mutlu ve hayırlı bir hafta dileyerek yeni bir pazartesi yazısı ile sizlerle birlikteyiz.

Bugün yine birbirinden farklı konularla sizlerin sesi olmaya çalışacağız.

OKULLARDA BU KAMA DA NEYİN NESİ

Bir velinin, bir babanın, duyarlı bir işadamının ve eskiden AK Parti’de görev yapan bir ismin bizi uyarması ile konudan haberdar olduk.

Abimiz önce bu fotoğrafı bize gönderiyor;

Ve ardından da şunları yazıyordu;

“Çanakkale otobüsü Konya’da tüm okulları geziyor. İlköğretim 4. Sınıf öğrencisi olan oğluma hangi zihniyet bu ürünü satar? Bunu okul yöneticilerine söylediğim zaman savunmaları kesici olmadığı yönünde oldu. Çocuklar birbirleri ile şakalaşırken birbirlerine zarar verebilirler. Allah korusun. Çanakkale zaferimiz, Çanakkale ruhu sadece bu kamadan mı ibaret?

Uğur Abi, Allah aşkına konuyu bir dile getir. Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticileri bu konuya bir el atsınlar.  Çocuk bu bıçakla okulda yakalansa disiplin suçu alır hatta okuldan atılmaya kadar gider. Ama Çanakkale otobüsünde satılıyorsa döner bıçağı ile bile getirebilir.  Çok saçma ve tehlikeli bir mantık abi..”

…………….

Bu kamadan da Çanakkale otobüsünden de bilgi sahibi değildim. İş adamımızın uyarısı ile konuyu önce bir ben öğreneyim istedim. Gerçekten de izinli olarak ve geliri hayra vesile olan bir çalışma imiş. Ancak bu ucu sivri kama işi gerçekten de okullara girmesi hatta çocukların oyun aracı olması sıkıntılı bir konu. Çanakkale ruhunu hatırlatacak kolye olur bileklik olabilir, eyvallah…

Ama bıçak, kama işi gerçekten de yanlış.

Milli Eğitim Müdürlüğümüzün duyarlı yöneticilerinin konu üzerinde hassasiyet göstereceklerine inanıyoruz.

BU GEÇİTTE HER GÜN

KAZA OLMAK ZORUNDA MI?      

Adını tam olarak bilmiyorum ama Meram’da Tapu’nun oradaki yeni alt geçit, Allah korusun nerede ise her gün kaza ile gündeme gelen bir alt geçit oluverdi.

Cuma günü bölgeden bir abimiz bu kaza haberini sıcağı sıcağına gönderdikten sonra “Yeter artık” diyordu.

Vallahi buradaki kazaları yazmaktan nerede ise biz usandık. Çünkü burada kazaya karışan polis otolarının fotoğraflarını da sizlerle paylaşmıştık.

KADINHANI’NDAN MÜJDE GELDİ

Cumartesi günü bir bölge müdürü abimiz arıyordu. Hatta dua ediyordu. Alanında nerede ise tek denilebilecek şekilde başarılı, mütevazı sessiz sakin bölge Müdürü abimiz Kadınhanı’na denetim için geldiklerini ancak bizim hafta içerisinde yazdığımız yazıya yöneticilerin dikkat göstererek çalışma yaptıklarını söylüyordu. O zaman biz de vatandaşın sesine kulak veren değerli yöneticilerimize vatandaşlarımız adına teşekkür ederiz.

HÜSEYİN ÜZÜLMEZ”İN FIRÇASI

Telefonum ısrarla çalışıyordu. Bir dönem Başkanlığı ile siyaseti ile Konya’ya yön veren ağır ağabeylerden Hüseyin Üzülmez abimiz arıyordu. Hemen alo dememe fırsat kalmadan;

“Yeter arkadaş beni rahat bırak”…

“Efendim abi”

“Yeter kardeşim beni rahat bırak.”

“Hüseyin abi anlamadım”

“Yeter diyorum yeter. Bir haftadır rüyalarıma giriyorsun. Yeter artık beni rahat bırak”…

………….

Ben gerçekten 10 gündür iki üç yerde isim vererek Hüseyin abimizden, eskilerden söz etmiştim. Belki de bu anlattıklarım kulağına gitmişti.

Hüseyin abi benim telefonun ucunda salaklaştığımı anlayınca.

“Bak sana bir şey anlatacağım” dedi ve başladı anlatmaya.

……………….

“Yıl 1978. Bir grup arkadaş ile Bozkırlı Mustafa Efendi’ye ziyarete gitmiştik. Ticaret ile uğraşan bazı arkadaşların işlerinin iyi gitmediğinden şikayet edince Mustafa Efendi size bir şey anlatayım dedi ve anlatmaya başladı;

Halk dönemin valisinden rahatsız imiş. Sürekli olarak valinin halka zulmettiğinden yakınıyorlarmış. Ve bir gün toplanmışlar Hacı Bayram Veli Hazretlerine gitmişler. Durumu anlatmışlar ve Padişaha durumu anlatmasını valinin alınmasını istemişler.

O gece Hacı Bayram Veli Hazretleri rüyasında kendisini huzurda bulur. Herkes valilerinden şikayetçidir.

Padişah gelenlere tek tek sorar.

Valiniz zulüm mü ediyor?

Evet.

Halk bunu hak ediyor mu?

Evet diyorlarsa vali yerinde kalsın diyormuş.

Bir başkası şikayetçi oluyormuş.

Diyelim ki Erzurum valisinden şikayetçiler.

“Halk bunu hak ediyor mu?

Hayır derlerse valiyi alıyorlarmış.

Sıra Ankara Valisine gelmiş.

Ankaralılar Validen şikayet etmişler.

Padişah sormuş.

Vali zulüm mü ediyor? Evet.

Halk bunu hak ediyor mu? Evet

O zaman kalsın demiş…

…………

Hacı Bayram Veli yine de ertesi gün Edirne’ye gitmiş Padişahın huzuruna çıkmış. Ankaralıların dediğini aktarırken Padişah, “Hacı Bayram Veli Hazretleri gece sende huzurda idin. Ben ne diyeyim” deyince Hacı Bayram Veli, Ankara’ya döner. Vatandaşları toplar.

“Herkes ticaretine düzgün yapacak. Düzgün tartacak. Hile yapmayacak. Birbiriniz ile ilişkilerinizde samimi ve adil olacaksınız. Komşuluk ilişkilerinize dikkat edeceksiniz… Şimdi herkes gidecek abdestini alacak tövbe edecek” der…

………………

Ve halk vatandaşlar hayatlarına biraz daha dikkat etmeye başlarlar.

Aradan bir yıl geçer ve bir haber gelir. Vali öldü….

…………….

Hüseyin abimin dersi buydu. Nasihatlerini ise paylaşamam.      

 

 GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Namaz beş vakit ahlak ise yirmi dört saat farzdır

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?   

 Bebekli annelerimiz yollarda kendilerinden önce bebeklerine sahip çıktıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.