Son 5 haftada 3 mağlubiyet, 2 beraberlikle tehlike çanlarını iyiden iyiye duymaya başlayan, hatta Kulüp başkanı Ahmet Şan’ın “Takımı düşüren başkan olmama” isteğiyle istifa blöfüyle sarsılan Konya’da, Bursa deplasmanından gelen 3 puan için ister ilaç gibi, isterseniz altın değerinde 3 puan diyebilirsiniz.. Ne derseniz haklısınız, çünkü; Bursa maçı 3 puan hayallerinin uzak olduğu bir deplasmandı. Ama istekli olan, arka arkaya puan kayıplarının ardından acı sonun kaçınılmaz olduğunu hisseden futbolcuların mücadele isteğine Bursaspor’da katkı sağlayınca 3 puanı kapan yeşil-beyazlılar oldu.
Artık ligin sonunda doğru yaklaşıyoruz. Bu saatten sonra iyi futbol beklemek biraz hayalcilik olur. Çünkü tek çare puan ve puanlar almaktır. Bu sebeple Bursaspor maçının ilk yarısında ilk 20 dakika Konyasporlu futbolcularda güzel futbol yerine istekli oluşları dikkat çekiciydi. Ancak 20. dakikadan sonra Bursaspor da kısmen oyuna ortak oldu diyebiliriz. Rakibin hele hele 40 ve 41. dakikadaki neredeyse yüzde yüzlük gol pozisyonları harcamasının ardından bu maçın Konyaspor’un galibiyetle tamamlanacağına inancım daha da arttı. Bu yarıda Konyaspor’da gol bulabilirdi ama uzun toplarla gol araması, Bursaspor’un da eski günlerinden yoksun olması seyir zevki düşük, kalitesiz bir maçın ortaya çıkmamasına neden oldu.
İlk yarı böyle geçince, ikinci yarıda hata yapmayan yada daha az hata yapan takımın 3 puanı alabileceği, ama kesinlikle bu maçın beraberlikle bitmeyeceği izlenimi verdi bana. Nitekim de öyle oldu zaten. 4-5 haftadır sahada olmayan ve eksikliği çok hissedilen Gekas’ın gol atmak için istekli oluşu, golü koklaması ve mücadelesi semeresini verdi. 66. Dakikada Borek-Campos paslaşmasının ardından Gekas’la öne geçen Konyaspor, geriye çekilmeyip, 2. golü arama isteği ilk golden 6 dakika sonra sonuç verdi ve yine Gekas’la ikinci golü buldu. Bu gol bana ofsayt gibi geldi. Ne olursa olsun hakemler yüzünden oldukça sıkıntı yaşayan Konyaspor’un bir hakem hatasıyla 3 puan alması göze batmamalı. Uzatma dakikalarında Bursaspor’un attığı gol, acaba mı? dedirtirken; birde üstüne Erdinç’in kırmızı kart görüp takımı 10 kişi bırakması kalan 3 dakika ecel terleri dökmemize sebep oldu. Erdinç’in kırmızı kart görmesi Cumartesi günü oynanacak olan Galatasaray maçı için büyük kayıp oldu.. Çünkü Erdinç, tecrübesiyle diğer arkadaşlarına iyi örnek oluyordu.
Temsilcimiz yeşil-beyazlılar Bursaspor ile başlayan 5 maçlık bir periyotta gerçekten zorlu karşılaşmalara çıkacak. İlkini 3 puanla kapattı. Şimdi sırada Galatasaray, deplasmanda Antalya, içerde Beşiktaş ve yine deplasmanda Ç.Rizesporla mücadele edecek. Bu 4 karşılaşma çok önemli. Ama Antalya ve Rize ile oynanacak olan maçlar daha çok önemli. Çünkü, puan sıralamasında Konyaspor’un altında olan bu takımlardan alınacak olan puan veya puanlar, Konyaspor’u oldukça rahatlatacaktır. Mutlaka teknik heyette futbolcularımız da bunun bilincindeler.
Bu sebeple Konyaspor teknik heyeti, ince hesaplar yapmalı. Yönetim de bu futbolculara gözü gibi bakmalıdır. Her futbolcu kıymetli ama 5 haftadır mağlup olmamızın en büyük nedeni gol atamamız değil mi?
Bu takımın golcüsü de Gekas olduğuna göre, başta bu futbolcu olmak üzere, Help, Campos, Hasan Kabze, Borek, Ergün Teber, Ali Turan, Erdinç, Selim Ay, Ömer Ali, Recep, Erdal, Mehmet Uslu, Ali, İshak Çakmak, Mbamba ve İtandje ve takımda oynayan veya oynamayan bütün futbolcular arasında para konusunda ayrım yapmadan adam gibi bir birlikteliği sağlamalıdır.
Yoksa kaybeden sadece Konyaspor değil, Konya şehri olacaktır…