TARİHE YOLCULUK (231)
İsmail Gaspıralı Bey’in “Dil’de Birlik, Fikir’de Birlik ve İş’de Birlik” şiarını uygulamak ve Doğu Türkistan’daki soydaş ile dindaşlarımıza Çin zulmünden vazgeçirmek İpek Yolu projesi, Türkiye’ye ekonomik, kültürel pek çok fırsatlar sunmasının yanı sıra Türk-İslâm dünyasının liderliği fırsatını da yakalama şansını da veriyor.
Pekin’den Londra’ya kadar uzanan Yeni İpek Yolu Projesi her ne kadar ÇİN’in başlattığı küresel bir proje olsa da, bu projenin eski İpek Yolu güzergâhını takip ediyor olması, biz Türkleri çok yakından alâkadar ediyor. 4,5 milyar insana hitap eden böylesine büyük bir projeye Türkiye ve Türk dünyası elbette kayıtsız kalamaz. Hatta İslâm dünyası da bu projeye elbette kayıtsız kalmamalı.
Selçuklu ve Osmanlı’dan beri eski İpek Yolu’nun kara ve denizden güvenliğini sağlayarak ele geçiren Türkler, bu yol güzergâhları üzerinde 200’e yakın han ve kervansaray yaparak tacirlerin ve malların da güvenliğini sigortayı da ilk defa bu dönemde uygulayarak sağlamıştı. Yeni İpek Yolu Projesi siyasi birlik, malî bütünlük, altyapı bağlantıları, engelsiz ticaret ve kültürel bağların kurulması gayesine matuf önemli bir projedir.
Hollanda’da Türkevi Topluluğu tarafından masaya yatırılan Yeni İpek Yolu’yla ilgili konuşan Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi – TÜRK KONSEYİ Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Ömer Kocaman, Türk Konseyi ve YİY’e bağlı olarak Türkiye’nin önayak olduğu Orto Koridor projesi hakkında bize şu bilgileri veriyor: “Türk Konyesi tarihte ilk defa gönüllü olarak Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan arasında Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi olarak kuruldu. Şimdi Özbekistan da Konseyle ilişkilerini ilerletti. Türk Konseyi uluslarararası bir kuruluştur. Yeni İpek Yolu çerçevesinde Türkiye ‘Orta Koridor’ projesini geliştirdi. Yani bu projeyle Çin'den Avrupa'ya uzanan bir taşımacılık yapılacak. Bunun içinde Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi de var. Orta Koridor projesiyle İpek Yolu hattında taşıma mesafeleri kısalacak, ticaret daha cazip hale gelecek.”
İPEK YOLU PROJESİ TÜRKLER İÇİN BÜYÜK BİR FIRSAT
TÜRKSOY Genel Sekreteri Dr. Fırat Pürtaş ise, bu projenin daha çok ‘Kültürel Etkileşim’ üzerinde durarak “İpek Yolu Projesi, eskiden olduğu gibi bundan sonraki yıllarda da, geçtiği bölgede, ülkelerde refahı yakından etkileyecektir. Çok somut bir örnek vermek gerekirse, Kaşgarlı Mahmut'un ünlü eseri “Kitab-ı Dîvânü Lûgati’t-Türk” tarihi İpek Yolu ile dünyayı etkilemiştir. Türkçe dünyada öğrenilen bir dil haline gelmiştir. Ayrıca, bu yıl UNESCO tarafından 950. Yılı olarak ilan edilen, Yusuf Has Hacib ve ünlü eseri Kutadgu Bilig diğer kültürleri etkilemiştir. İpek Yolu Projesi kültürel etkileşim ve zenginleşmede Türkler için önemli bir fırsattır.” İfadelerine yer vermişti.
İPEK YOLU 4,5 MİLYAR NÜFUSA HİTAP EDİYOR
Türkiye Fas İş Konseyi başkanı ve Congo Cumhuriyeti Fahri Konsolosu Dr. İlyas Keskin de, projenin ekonomik kazanımlarına şu sözlerle dikkati çekti: “İpek Yolu Projesi, 4,5 milyar insana hitap eden bir parkurdur. Çin, tüm dünyada Çin ticaret merkezleri kuruyor. Türkiye’de 65 ülkeyi kapsayan İpek Yolu parkurunda hızla ticaret merkezleri açmalıdır. İpek Yolu projesi çerçevesinde Türkiye başta olmak üzere alt yapılar gerçekleştirilecek, bu bile ülkeler için bir kazanımdır. Kanaatimce Yeni İpek Yolu Projesi Türkiye için önemli bir fırsattır.”
Avrupa Türkleri Düşünce Platformu’ndan katılan Sahra Şahin ise, “İpek Yolu güzergahına hakim olanlar dünya gidişatına da yön verirler, hükmederler. Ticaret aynı zaman da bir kültür ve medeniyet alışverişidir. İpek Yolu Doğu için bir kazanç iken, Batı için bir hedef olmuştur. İpek Yolu hem Türkiye hem Avrupa’daki Türkler için, Türkçenin konuşulması ve etkinleştirilmesi için önemli bir fırsattır” diye konuşmuştu. Amsterdam’daki bilgi şölenine katılan ve en uyarıcı konuşmayı yapan ise Dünya Uygur Kongresi E. Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk olmuştu. Çin’in Doğu Türkistan’da Uygurlara uyguladığı baskılara dikkat çeken Tümtürk, “Çin’in Bir Kuşak Bir Yol projesiyle birlikte yayılmacı politikasına Doğu Türkistan başta olmak üzere Türk Dünyası heba edilmemelidir” uyarısının ardından şunları dile getirdi: “Çin'in kuşak yol projesini Dünyaya barış huzur ve ekonomik refah getireceğinden bahsederken Pekin'den Londra'ya bu güzergahın kilit noktası olan 35 milyon Uygur Türkünün yaşadığı Doğu Türkistan'daki soykırım derecesindeki uygulamalarından vazgeçmelidir. Bugün Çin'in kuşak yol projesine en büyük engel olarak gördüğü Doğu Türkistan'da 1 milyon Uygur Türkü kamplarda işkence görüyor. Çin kardeş aile projesiyle çerçevesinde Uygur ailelerin evine Çinlileri yerleştirmekten vazgeçmelidir.”
Yeni İpek Yolu, asla Türkiye’siz hayata geçirilmesi mümkün gözükmüyor. Çin devleti bunu bildiği için Türkiye’yi yanına almak istiyor. Türkiye’yi yönetenler, Doğu Türkistan’daki zulmü bitirmede eline geçirdiği bu fırsatı iyi kullanmalıdır.
PAZARTESİ: Direniş Karatay’daki Moğollara Direnen Ahîler…