İş adamı olmak mı? Yorum sizin...

Oktay Mermer

Ankara ikamet eden hemşerinizim.

Mühendisim.

Maalesef Türkiye şartlarında ayakta durmak, şirketinizi korumak için her işi yapmak ya da bulaşmak zorundasınız.

Şirketim ile yol yapıyorum, taş ocağı işletiyorum, imar planları, gıda sektörü, savunma sanayi derken her şeyin içine mecburiyetten girmiş hatta bulaşmış durumdayım.

Buna sebebiyet veren de yıllardır süre gelen istikrarsızlıklar.

Bir de yetkili adı altında görev yapanlar.

İsimleri yetkili amir ama iş yapmaya gelince benim yetkim yok diyorlar.

Bir dönem yetkililere şunu söyledik.

Yerli üretim, yurt dışında çok tutulan, maliyeti çok uygun, çok kısa zamanda yapımı gerçekleşen, izolasyon ve deprem dayanıklı testlerden geçmiş malzememiz var.

Gelin size bunlardan bina yapalım kullanın, beğenmezseniz iade edin dedik.

Tamam dediler, 6 ay test ettiler, çok beğendiler.

Sonuç?

Almaya yetkimiz yok dediler. Bizim emekler de paramız da boşa gitti.

Sonra yetkililer geri dönüşüm dediler.

Süpersiniz dedik.

Biz de ortağım ile madeni yağların geri dönüşüm ile ilgili tesisi kurmaya kalktık.

Çevre Şehircilik Bakanlığından yetki belgesi ile toplama yetkisine sahipsiniz dediler.

Biz de kanun neyi emrediyorsa, uyarız dedik.

Sonra yetkililer siz toplayamazsınız dediler.

Neden diye sorduk?

Bu işi sadece yağ satanların oluşturduğu dernek toplar.

Biz de 10 yıl önce yetkiyi sadece o derneğe verdik dediler.

Peki senede piyasaya 300 bin ton madeni yağ giriyor. 200 bin litre yağ kullanılmaz hale geliyor.

Bunların yıllardır resmiyette yüzde kaçı toplanıyor dedik? Cevap alamadık.

Bizde toplayan derneğin genel kurul raporlarından çıkardık sadece % 13’ü.

Peki geri kalan % 87 ya da daha fazlası ne oluyor?

Kaçak toplanıyor.

Kaçak yağ ne oluyor?

Yakıta karıştırılıyor. 10 numara dedikler yağ oluyor. Çevre kirletiliyor, yağ yakılıyor. Vs vs.

Peki bu ülkede iş adamı olmak mı zor yoksa yetkili olmak mı?

Ben anlamış değilim.

Daha buna benzer çok örnek var da…

Hani gizlilik esas olan durumlarda susuyoruz.

Değerli yetkililer.

Artık yetkinizi ortaya koyun şu ülkenin önünü açın.

Yetkinizi sadece şahsi menfaatler için koyanlara söylüyorum.

Biraz da vatanı düşünün.

Biraz da geleceğinizi düşünün.

Biraz da tüyü bitmemiş yetimin hakkını düşünün lütfen.

Burada köprüyü geçene kadar şirin görünmek güzel.

Lakin öbür taraftaki köprüde adalet var, hak var, hukuk var.

Geçiş o kadar kolay değil, altında da ateş var…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.