Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın (EBRD) araştırmasına göre, Türkiye'deki kadın girişimcilerin ortalama yaşı 38. İş kurma öncesi statülerinde yüzde 36 ile ilk sırayı alan 'ev kadını'nı, yüzde 35 ile 'çalışan' statüsü izliyor.
Kadınların yüzde 40'ı finansal kararlarını 'tek başına' alıyor. Girişimci olan kadınların yüzde 62'si bu işe 'kendi tasarrufları' ile, yüzde 18'i banka kredisi ile başlıyor. Kendi işini kurmak isteyen ya da işini büyütmek isteyen çok sayıda kadın var.
Fakat birçok kadın bankalarda kendilerine yeterince saygı gösterilmediğini düşünüyor. Kadın bankacılığı; kadın KOBİ ve girişimcileri desteklemek ve iş hayatındaki varlıklarını güçlendirmek amacıyla gelişen yeni bir alan.
Kadınlara yönelik ürünler aslında hep vardı. Bugün ise hizmetlerin kapsamı ve çeşitliliği artıyor.
Birçok banka kadınlara yönelik ürün ve hizmetleri geliştiriyor. Bir banka; Girişim Bankacılığı adı altında kadınlara yönelik yatırım ve destek kredisi veriyor.
Girişimcilere yönelik finansal olmayan hizmetleri banka Girişim Evi çatısı altında sunuyor. Bu Girişim Evi, yüksek katma değer üreten kadın girişimcilerin projelerinin geliştirilmesini sağlamak amacıyla kurulmuş bir iş geliştirme merkezi.
Diğer bir banka; her türlü ihtiyaca yönelik olarak, 60 aya varan vadelerle kadın girişimcilere özel faiz oranlı Kadın Girişimci Destek Kredisi'ni kullandırıyor.
Kadın Girişimciler aslında yola çıkarken kendi özsermayelerine güvenerek çalışmalarını başlatıyorlar. Burada en dikkat çeken özellik bankaların bu fonları oluştururken önce kendilerini garantiye alma dertleridir. Çünkü küçük işletmeler bankalar tarafından yeterince desteklenmiyor. Özellikle küçük işletme sahibi kadınların bankalarda yeterince saygı görmediklerini dillendirdiklerine şahit oluyorsunuz.
Ülkemizde son yıllarda işsizlik ile mücadelede, girişimcilik bir alternatif olarak görülmekte ve girişimci olmak devlet eli ile desteklenmekte.
Devletin KOSGEB aracılığı ile verdiği destekler, (yeni girişimciler için 50.000 TL hibe – 100.000 TL 30 ay sonra geri ödemeli destek).
İşletmelerin kuruluş yıllarındaki başarısızlık oranının %60-80 olduğu gerçeğinden hareketle, kendi işletmesini kurmak ve işletmesini başarılı bir şekilde sürdürmek isteyen herkes için KOSGEB’in sunduğu bu destekler ile küçük bir işletme ilk iki yıl boyunca ayakta kalma imkanına sahip olmaktadır.
KOSGEB desteklerinden faydalanmak isteyen girişimci adaylarına bazı tavsiyelerim var:
Öncelikle sevdiğiniz, çıraklığından yetiştiğiniz ve aşk ile bağlı olduğunuz işinizi kendi adınıza yapmak için işletme sahibi olun. KOSGEB desteğinden faydalanmak için işletme kurmayınız. Destekleri aldıktan sonra işletmeniz ile siz baş başa kalacaksınız.
Girişimcilerin düştüğü en büyük hatalardan biri “artık başkasının emrinde çalışmak istemiyorum” deyip kendi işletmesini kurma yoluna girmesidir. Girişimcinin hedefi etrafında gördüğü problemi/ihtiyacı kendi yarattığı çözüm ile gidererek para kazanmaktır. Girişim kurmak ihtiyacı çözerken ortaya çıkan sonuç olmalıdır.
Gerçekten girişimci ruha sahipseniz ve sürekli fikirler üretip, bu fikirleri iş modellerine çevirebiliyorsanız girişimci olma yolunda ilerliyorsunuz demektir. Oluşturduğunuz iş modelini “her ne pahasına olursa olsun hayata geçirme” yönünde, yürümeyi öğrenen bir çocuk gibi her düşüşte tekrar ayağa kalkıp azimle çalışma ve tekrar tekrar denemeye hazırsanız sağlam bir girişimci olabilirsiniz demektir. Girişimci ruha sahip bir insan “asla pes etmez”, onun için başarısızlık değil, başarılı olma yolunda öğrenilen tecrübeler vardır.