Yaşlandıkça beynimiz gibi, çenemiz gibi metabolizmamız da yavaşlıyor (!) galiba. Bu yazıyı birkaç gün önce yazacaktık ama hafta sonu geldi daha yeni yazabiliyoruz. Bu yüzden kendime çok kızsam da yazılmasını düşündüğüm o kadar farklı konular var ki bazen öteleye öteleye yazamadığım konular yüzünden bazı dostlarımın da kalplerini kırıyorum. Onlardan bir kez daha özür dilerken Konya spor camiasından da bu yazıyı bugün yazdığım için özür dilerim.
“SİZİN ANNENİZ KARDEŞİNİZ
OLSA NE YAPARSINIZ?”
Bir Bayan okurumuz geçen gün dokunsanız ağlayacak gibi sinirli öfkeli idi. Bu bayan evine çocuklarına ekmek götürebilmek için sabahtan gece yarışan kadar bir ünlü iş yerinde mutfakta çalışıyormuş. En son bulaşıkları yıkadıktan sonra da gece saat 12.30’da otobüsüne biniyormuş. Ama işte yine gece yarısı saat 12.30’da Hocafakıh hattının bir nolu otobüsü Anıt’ın oradaki durakta bekleyen kadıncağızı gördüğü halde almadan çekip gitmiş. (iddia bu). Bu otobüs oradan geçer sonra Kültürpark’ın oradaki durakta da bir süre bekler sonra saati gelince yoluna devam edermiş. Ablamız gece yarısı Anıt’ın oradan ara yollardan Kültürpark’ın oraya kadar gelmiş. O arkadaşa ağzına ne gelirse söylemiş. Bununla da kalmamış ertesi gün birilerinden bu işin yetkilisi müdüre kadar ulaşmış. Müdür Bey notu almış. Ve böyle bir durum olduğu zaman da kendisini yine arayabileceğini söylemiş.
Tabii bu durumu yazarken o şoför arkadaşı da yargısız infaz edip asalım demiyoruz. Kim bilir onun ne derdi var o da evine çoluğuna çocuğuna ekmek rızk için öyle herkesin yapamayacağı kadar sıkıntılı bir işi yapıyor can taşıyor. Ama ortada sorunlar azalmıyor çoğalıyor biz de işin o tarafındayız.
AMA HÂLÂ İNSANLIĞI
HATIRLATAN VE
ÖLDÜRMEYEN GÜZEL
İNSANLARIMIZ DA VAR
Şehrin dört bir yanından bilgi sahibi olmamız mümkün değil. O kadar becerikli ve iyi bir gazeteci değiliz. Sadece dostlarımızın ve bize inanıp güvenen okurlarımızın sayesinde bu köşeyi 365 gün yazabiliyoruz. Ve şükürler olsun ki yazılarımızla da ses getirip karınca kaderince neticeye ulaşabiliyoruz. Bugün yazımızın diğer bölümünde bunu da bugün sevinçle sizlerle paylaşacağız.
Ama önce yine bir dostun bize gönderdiği fotoğraf ve durumu insanlık adına sevinçle sizlere aktaralım.
“Selamünaleyküm Uğur abiciğim hayırlı günler.
İnsanlık ölmemiş dedirten bir görüntü. Vatandaşın biri yerde bulduğu parayı dükkânın kepengine sıkıştırmış. Fotoğrafı Rampalı Çarşı’da çektim. Hürmet ve saygılarımla.”
………….
Canım kardeşim Allah senden razı olsun. O güzel yüreğin o güzel yüzün hep gülsün inşallah.
Elbette biz hep sıkıntılı konuları gündeme getirip Türk sinemasının Erol Taş’ı gibi kötü adam rolünü üstlenmiş durumdayız. Sizin gibi güzel insanların sayesinde böyle şehrin ve insanlarımızın da güzelliklerini hatırlayabiliyoruz.
TAM BİR AY ÖNCE
BÜYÜKŞEHİR'DE KAFA
DEĞİŞMELİ DEMİŞTİK
Dün sabah arka arkaya güzel haberler alıyorduk. Şehir yeni uyanırken bizi telefonla arayan sanayici işadamı bir abimiz Sanayi bölgesinde inşaatı şimdilik ekonomik nedenlerle durmuş gibi görünen YHT Garı alt geçidinin açıldığını söylüyor ve çocuklar gibi mutlu bir şekilde heyecanlı heyecanlı bize teşekkür ediyordu.
Evet, tüm bir ay önce 19 Ağustos’ta burayı fotoğraflarla bu köşede dile getirmişiz, yazmışız. Bu alt geçide bizim gibi vatandaş da yukarıdan aşağıdan kenarından köşesinden baktığında alt geçit çalışmasının büyük bir kısmının bittiği küçük rötuşlarının kaldığını görmüştük.
Ve o gün geçmişte ki kötü örnekleri hatırlatarak Uğur İbrahim Altay döneminde bunun yapılmamasını istemiştik.
İşte dün bu alt geçit açılmış. Hatta dostumuzun dediğine göre de Uğur Başkan pankartını asarak “alt geçit hayırlı olsun” demiş.
Evet, bu alt geçit sanayi bölgesi için çok önemli bir yol idi.
Biz de Başkan Altay ve ekibine duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederiz.
GELELİM KARTALIMIZA
Kim ne derse desin sezon başından hatta geçen sezondan bu yana yazdığım her platformda yüksek sesle ifade ettiğim yerdeyim. Konyaspor büyük dediğimiz kulüplerin bile batakta batmış olduğu konumda maddi yönden de onlardan iyi ve yine onlardan iyi olacak, sahada da başımızı öne eğdirmeden çok canlar yakacak.
Benim şahsi kanaatim bu.
Türkiye’yi yönetenler için Türk milleti ne ise, şehri yönetenler için Konyalı ve Konya’da yaşayanlar ne ise Konyaspor kulübü de başkan ve teknik adam kim olursa olsun Konyaspor’a gönül veren taraftarı o dur.
Konyaspor yönetiminin İttifak Holding ile yapacağı sözleşme öncesi çok farklı yerlerden çok farklı tepkiler ve sesler geldi.
……………..
O sesler gelirken hem İttifak’ın kurulduğu günlerden bugününü düşündüm.
Hilmi Kulluk’un yerine kendimi koydum (Allah korusun tabii) empati yapmaya çalıştım.
İttifak’ın sponsorluğuna ve rakama tepki veren insanların yerine geçtim bir de o pencereden baktım.
Ben cahilim ya bu konuda siyasetten ticarete bu işlere dolaylı dolaysız emek veren insanlara başta İttifak olmak üzere diğer sponsorluk durumları ile ilgili görüşlerini aldım. Kim haklıydı? Kim doğru söylüyordu? Ya da doğru neye nereye göreydi?
Sonra Başakşehir’in forma reklamına baktım.
Yine Konya ve Konyaspor dediğimiz zaman hemen akla gelen, karşılaştırmalarda ilk başvurduğumuz şehir olan Kayseri’ye ve rakibimiz Kayserispor’a baktım
Sonra kulübün resmi olarak açıkladığı forma satışları.
12 bin forma satışı olmuş zaten 10 binini Konya Büyükşehir almış (Uğur Başkan’ın yiğitliği o da)
Sponsorluklara bakıyorsunuz
Sonra dönüp bir de şehre bakıyorsunuz.
Dev MÜSİAD kadrolarından KSO, KTO, gibi Türkiye çapındaki deve dişi gibi odalarımıza.
Yani kim kime ne diyebilir ki?
Konyalının gözü yan kümeste falan filan.
Gelen parayı kimilerine göre az da olsa veren dükkan bizim ama başındaki yabancı. Yani bizden olsa o parayı verir mi onda da şüpheler oluşur.
İttifak şöyle idi böyle oldu bu aldı bu verdi demenin de anlamı yok.
Rahmetli Seyit Mehmet Buga’dan sonraki tablo ortada.
İttifak el değiştirirken Konyalılar ve İttifak’a para verenler neredeydi? Hiç ses çıkmadı da (!)
Eeeeee beyler neyin neye göre tartışıyoruz ki.
Böyle yaparak vereni bin pişman alanı bin pişman ediyoruz.
Bu köşeden elli defa yazdım. Bir daha yazayım.
Hâlâ aramızda dolaşan bir Ali abim var. Adam o gün Avro henüz Mark iken 70 bin markı sildi. Bugün stadyumun oradan geçerken stadyumu görmemek için kafasını diğer tarafa çeviriyor.
Daha dün basketbol takımı Selçuk Üniversite’nde iken kulübe 70 bin lira verip silen abim bugün kimse ile görüşmek dahi istemiyor.
…………..
Allah için benim bugüne kadar hiç 70 bin markım olmadı ama olduğu gün 7 bin mark verir miydim? Düşünmeliyim. Sizin yapacağınız da benden farklı değil. Sakın ola işgüzarlık yapmayın.
5 yıl önce değil, ben hâlâ 70 bin lirayı bir arada görmedim ama bugün 70 bin lira cebimde olsa 7 bin lirayı gözü kapalı verir miyim? Yine aynı gerçekler geçerli.
O zaman biz niye birbirimize vurarak güçlendiğimizi sanıyoruz ki.
………….
Bu konuda sürekli görüşlerini soran okurlarımızdan dostlarımdan yazım geç kaldığı için tekrar özür diliyorum.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
İmtihan bu ya, balığın gönlü çöle vurulur
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Yolda yürürken ve telefonla meşgulken bir ağaca toslayıp, suçlu ağaçmış gibi, o ağaca küfretmediğimiz zaman. (Yaşanmış bir olayı bir dostumuz bizimle paylaşıyordu.)