“Kimi der ki kadın,
Uzun kış gecelerinde yatmak içindir.
Kimi der ki kadın,
Yeşil bir harman yerinde dokuz zilli köçek gibi oynatmak içindir.
Kimi der ki ayalimdir.
Boynumda taşıdığım vebalimdir.
Kimi der ki hamur yoğuran,
Kimi der ki çocuk doğuran,
Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek, ne ayal, ne vebal.
O benim kollarım, bacaklarım, başımdır…
Yavrum, annem, karım, kız kardeşim hayat arkadaşımdır.”
Ne güzel anlatmış mavi gözlü dev…
Kadını, “soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen kadınlarımızı…”
Kadın eştir, emek verir…
Kadın annedir, emek verir…
Kadın işçidir, emek verir…
Kadınlarımızın emek vermediği, yüreğini koymadığı bir alan var mıdır?
Toplum, kadın eli değince güzel…
Bugün Dünya Emekçi Kadınlar Günü…
Ama emekçi kadınlarla ilgili hiçbir şeyin yapılmadığı bir gün…
Bugün yine emekçi kadınlar ölecek… Bugün yine emekçiler hakkını alamayacak…
Bugün yine eşine, sevgilisine emek veren kadın öldürülecek… Bugün yine çocuğuna emek veren bir annenin kalbi kırılacak…
Dolayısıyla kadın demek, emek demektir. Kadın demek eş demektir, eşit demektir…
Bir ülkenin uygarlık düzeyi, kadınların yaşam şartlarına bakılarak ölçülebilir…
Kadınların siyasetteki yerine bakılarak ölçülebilir… Çocuk gelinlerin sayısı ile ölçülebilir. Aile içi şiddet, taciz olaylarının çokluğu ile ölçülebilir…
Bu ölçütlere bakıldığı zaman ise ülkemizin ne kadar geride olduğu tartışmasızdır.
Türkiye’de kadın olmak mücadele ister, yürek ister, gerçek anlamda emek ister…
Çünkü kadınlar cinsel obje olarak sömürülmekte, işçi olarak sömürülmekte, anne olarak sömürülmekte ve eş olarak sömürülmektedir, aşağılanmaktadır.
Emperyalizme karşı başkaldıran, ulusal direnişi yöneten ve kadına değer veren, bugün sahip olduğu hakların temelini yaptığı devrimlerle atan Atatürk’ümüze saygı duymak, şükran duymak her kadının vefa borcudur.
Atatürk’e, cumhuriyete ve kazanımlarına yönelik olarak hadsiz açıklamalar yaparak saldıran kadınların, akıl tutulması yaşadıklarını düşünmekteyim…
Kadınlarımız cumhuriyet tarihimizin odak noktasında yer almıştır ve kadınlarımızın emperyalizme karşı verilen mücadelede oynadıkları etkin rol ve harcadıkları emek yadsınamaz…
İnsanın insana, kadının erkeğe eşit olduğu, sömürünün baskının ortadan kaldırıldığı bir Türkiye’de aydınlık yarınlara kadınların katkılarıyla ulaşabileceğimiz düşüncesiyle toplumun hangi alanında olursa olsun emek veren tüm kadınlarımızın gününü kutluyorum.