Bugün yine izninizle biraz sizden gelenlerle biraz bizden olanlarla şehrimizi ve insanımızı yazmaya çalışalım.
Cumartesi günü sabah saatlerinde Nene Hatun bölgesinde oturduğunu öğrendiğim bir üniversite hocamızdan arka arkaya 10 kadar fotoğraf karesi aldım.
Bunlardan iki tanesi şunlardı
Ve hocamız özetle şunları söylüyordu;
“Uğur abi günaydın. Nene Hatun Parkı içerisinde yepyeni kamelyalar şu anda sökülüyor. Eğer bunlar çocuk parkını genişletmek için ise bir yere kadar tamam. Ama hepsi birden sökülüp yenilenecekse inanın hem yazık hem de günah. Bu israf bizi tarihe gömer.
Eğer illaki sökülecekse bunlar bir yere hediye edilebilir. İnanın üniversitemizde bu kamelyalara ihtiyacımız var.”
…………..
Sağ olsun duyarlı vatanını milletine seven bir öğretim üyemiz samimi duygularını bizimle böyle paylaşıyordu.
Bizde bunları sizinle paylaşmadan işin aslı astarı nedir diye bir belediye yetkilisine sorduk. O da konu ile ilgili görevliden işin aslını öğrenip bizi bilgilendirdi.
Bu bölge ile ilgili olarak önce belediye vatandaşlarla birebir anket yapmış. Bölge insanı birinci öncelikli olarak burayla bir sağlık merkezini istemiş. Belediye de bunun için düğmeye basmış. Yine vatandaşın isteği üzerine bölgede ve parktaki spor alanları yenilenip en modern hale getiriliyormuş. Bunu da mahalle sakinleri ve parktan yararlanan insanlar ankette dile getirmişler.
Sonuçta kamelyalar gibi bazı güzellikler asla yok edilmeyecekmiş. Selçuklu belediyesinin değerli yöneticilerine de hassasiyetlerinden dolayı bir kez daha teşekkür ederken elbette bize inanan güvenen samimi okurlarımızın da bizim her şeyimiz olduklarını bir kez daha itiraf edelim.
TEİAŞ DEĞİL TEDAŞ MIŞ!
Dün bir büyük bir üzüntü ve acı ile yazdığımız konu, yani kurum yöneticilerinden çalışanlarına duyarsızlık TEİAŞ’ın değil TEDAŞ’ınmış. TEİAŞ yöneticileri duyarlılık göstererek aradılar ve kendi binalarında böyle bir şey olmadığını söylediler. Bu telefondan saatlerce önce sabah saatlerinde yine aynı TEDAŞ binasından ise ikinci bir cam patlaması ve kırılması olayının fotoğrafı geldi.
FOTO 3
Şimdi dün söylediklerimizle iki kat fazlasını TEDAŞ yöneticilerine söylüyor, sehven yazdığımız TEİAŞ yöneticilerinden ise özür diliyoruz.
KADIN DENİNCE…
Dün AK Parti İl yönetiminden samimiyetine güvendiğimiz bir dostumuz aradı. Musa Arat ile ilgili iddiaların bulunduğu mektup için yaptığımız yorumda, kadın kız meselesinin yanlış anlaşıldığını söylüyordu. Dün için yazmadığımız ama partili bazı insanların neyi nasıl yorumladıklarını anlatacağımız o iddialı çirkin paragraf…
Kim olursa olsun, hangi partiden, hangi kurumdan olursa olsun kadın denince niye illaki ilk önce bazı şeyler akla gelir ve insanlar, yukarıdaki bu cümleleri okuyunca akıllarına niye o konu gelir? Kendi kadınlarımıza, aile fertlerimize, canlarımıza yapılan bu haksızlık ve büyük günah değil midir? Yorumu sizlere bırakıyorum.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Eğer yürüdüğümüz yolda hiçbir engel yoksa, o yol sizi hiçbir yere götürmez.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Dondurmanın ambalaj ve yemediğimiz gofret kısımlarını sokaklara atmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.