- Hayreddin Efendi adında bir zatın oğlu olan Kasım Halife, Meram’da kendi adını taşıyan semtte (Aşkan Mahallesi) bir cami ve zaviye yaptırmıştır. Caminin sağ ve sol taraflarında mezarlık, önünde bir şeçme, arka tarafında ise bir bağevi bulunmaktadır.
Konya’nın Meram İlçesi Aşkan Mahallesi Kasım Halife Sokağındadır.
Tarihçi Konyalı, “Konya Tarihi” adlı eserinde, cami hakkında şu bilgilere yer veriyor: “Önünden Şehir ırmağı geçer. Mabed; Meram’ın ve gedavet denilen; insanlara sıhhat ve zindelik aşılayan mahalli rüzgârıyla ve temiz havası ile meşhur olan Yaka Bağlarının eşiğinde şâirâne bir yere kurulmuştur. Dört tarafını asırlar görmüş kavaklar, pelit ve sıvarmılık ağaçları yeşil bir hale gibi sarar. Kapıdan girince sağlı, sollu mezarlıktır. Solda Selçuk tarzında mermerden yapılmış yekpare iki sanduka vardır. Birisinin üstünde çok nefis lale kabartması gözleri okşar. Bu sandukaların başlarındaki kitabeli taşları yok olmuştur. Mabedin son mütevellisi Mustafa Kişnişci’nin validesi Bayan Şükriye’nin bana söylediğine göre bu sandukalardan birisi mabedin banisinin oğlu Kadı Mehmed efendiye, ikincisi karısına aittir. Ayak taraflarındaki mezarda hizmetçileri gömülü imiş, burada görülen iki yeni taş da 1341 H. (1922/1923 M) yılında ölen ulemadan Kişnişci zade Osman Efendi ile 1343 H. de ölen Kişnişci zade Hacı Hasan Efendi’nin karısı Ayşe Hatuna aittir. Havlının solundaki mezarlıkta da 1345 H. de ölen camiin mütevellisi Kişnişci zade Mustafa Efendi gömülüdür.”
Kasım Halife
Araştırmacı-yazar M.Ali Uz, “Konya Velileri ve Âlimleri” adlı kitabında Kasım Halife ile ilgili olarak şunları dile getiriyor: “Doğum ve ölüm tarihleri bilinmeyen Kasım Halife, Hayreddin Efendi adında bir zatın oğludur. Şeyh Ali es-Semerkandî Hazretleri’ne mensuptur. Sonradan halifeleri olduğu için; “Kasım Halife” olarak anılmıştır. Veliler listesinde yer alır.
Kasım Halife, tanzim ettiği bir vakfiyeye göre, Meram’da adını taşıyan semtte bir cami ile civarında bir zaviye yaptırmış ve bu hayır müesseselerinin yaşaması için bunlara pek çok tarla, dükkân, çiftlik ve bir de değirmen vakfetmiştir. Kasım Halife’nin Aladağ’daki vakfettiği yaylasında kişniş denilen kuş üzümü bol yetiştiği için, soyu sonradan “Kişnişçiler” lakabıyla anılmıştır. Aile hâlâ devam etmektedir. Ve Kişnişçi soyadını taşır. Kasım Halife’nin vakfiyesine göre, vakıf mütevellisi, hayatta oldukça kendisi, vefatından sonra oğlan ve kız çocuklarının en salihi mütevelli olacaktır. Fakat erkek evlat daima tercih edilecektir. Mabedin imam ve hatibi kendi evlâdı arasından seçilecektir. Mabedin geliri üçe taksim edilir, birisini mütevelli alır. Diğer üçte ikisi cami ve zaviyenin masraflarına tahsis edilir.
Kasım Halife Camii’nin kuzey ve batı tarafı tamamen kabristandır. Cami bahçesine girişte mecvut Selçuklu tipi iki sandukanın başlarındaki kitabeler zamanla yok olmuştur. Mabedin banîsinin oğlu, Kadı Mehmet Efendi de burada metfundur.
Kadı Mehmet Efendi de, babasının yolundan ayrılmamış, Şerafeddin Camii civarındaki tam teşkilatlı bir evini, cami ve zaviyeye vakfetmiştir.
Hâlen Kasım Halife ve oğlu Mehmet Bey vakıflarının mütevellisi bulunan Eczacı Rüştü Kişnişçi Bey’den temin etmiş olduğumuz Vakıflar Genel Müdürlüğü arşivinde mevcut, 1786 numaralı defterin 194 sahife ve 44. sırasında kayıtlı Kasım Halife’ye ait 933 tarihli vakfiyenin Arapça tercümesinden şunları öğreniyoruz:
Kasım Halife, önce fıkıh, tefsir, lügat ve âletle ilgili bütün kitaplarının adlarını sayarak ve bunları vakfettiğini bildirerek başlıyor vakfiyesine. Kasım Halife Camii civarında çok geniş bir arazi. Yeni Meram Yolu bu tarlaların üzerinden geçmiş. Şimdiki Meram Karakolu, yanında bir zamanlar “Karides Restoran” olarak kullanılan bina ve arazisi ile bunların sağ ve solundaki yerlerin tamamı Kasım Halife Camii ve Zaviyesi’nin vakfıdır. Yukarıda bahsi geçen vakfiyeden anlaşıldığına göre, Kasım Halife’nin, 1527 yılından sonra vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Devam edecek.