Her ne kadar ilgi alanım içerisinde yer almasa da, “Nem Kaldı, Dostum Dostum, İşte Gidiyorum, Bilmem Ağlasam mı, Gel Gizli Gizli” gibi onlarca klasikleşen türküye hayat veren Aşık Mahsuni Şerif’in “Katil Katil Amerika” adlı isyan türküsünü tekrar tekrar dinledim; karışık duygular içinde geçmişe dalıp gittim ve 12 Eylül öncesi kaybettiğimiz gençlerimiz gözlerimin önüne geldi.
Üzülmemek elde değil; bugün olduğu gibi emperyalist güçlerin ülkemiz üzerinde oynadığı oyunlara kurban gittiler! Onlar oynadılar biz oyuna geldik, gelmeye de devam ediyoruz.
Hayatımın hiçbir döneminde Hz.(Allah(cc)’a şükürler olsun, ne Amerika’yı ne Rusya’yı hiç sevmedim, her zaman düşman olarak gördüm. Kırımlı kardeşlerimin Sibirya’ya sürgününde yaşadığı acıları hâlâ içimdedir.
İdeolojik ön yargılarımı bir kenara bırakarak Aşık Mahsuni Şerif’in Baş Emperyalist Amerika’ya olan duygularını dile getirdiği türküsünün sözlerini paylaşmak istedim. Ne diyordu Aşık Mahsuni Şerif:
Defol git benim yurdumdan/Amerika katil katil/Yıllardır bizi bitirdin/Amerika katil katil
Su diye yutturur buzu/Katil düştük kuzu kuzu/Dünyanın en namussuzu/Amerika katil katil
Devleti devlete çatar/İt gibi pusuda yatar/Kan döktürür silah satar/Amerika katil katil
Japonya'yı yiyen velet/Dünyadaki tek nedamet/İki yüzlü kahpe millet/Amerika katil katil
İnsanın alçak sarısı/Küstü dünyanın yarısı/Vietnam'ın pis karısı/Amerika katil katil
Mahzuni Şerif uyuma/Gün geldi çattı akşama/Bizden selam Vietnam'a/Amerika katil katil...
Amerika’nın ülkem ve insanıma yaptığı kötülükleri, düşmanlıkları saymakla bitiremeyiz. Dün PKK’ya “Çekiç Güç” aracılığı ile yaptığı yardımları bugün ise PKK uzantısı PYD’ye aleni yaptığı binlerce tır silah ve mühimmatı!
-Hangi birini sayayım?
Sadece PKK değil; FETÖ, IŞİD ve birçok ülkemiz düşmanı örgütlerin hem kurulması hem de eylemlerinin arkasında ABD, İsrail, İngiliz, Alman, Rusya, Fransa ve diğer İslam düşmanları var.
Bugün de ülkemiz emperyalist güçlerin kuşatmasıyla karşı karşıyadır. Bu durum apaçık ortadadır. Gelinen bu durum, milli birlik ve beraberlik içinde olmamızın zaruretini tüm çıplaklığı ile ortaya koymaktadır.
Kendimizi Türk, Kürt, Arap, Zaza, Çerkez, Çeçen…; Sünni, Alevi…; sağcı, solcu, her ne ad altında tanımlarsak tanımlayalım; hükümeti destekleyelim veya desteklemeyelim; bu devlet, bizim devletimizdir!
Devletimize, güvenlik güçlerimize destek olalım. Bu desteğimizi emperyalist güçler olmak üzere tüm ülkemiz üzerinde hesapları olanlara gösterelim.
Ortadoğu’da yaşanan hiçbir olayı Türkiye’den bağımsız düşünemeyiz. Esas hedef Türkiye’dir. Suriye ve Irak’ta yaşananları hükümetin dış politika yanlışlarının sonucu oluşmuş olaylar olarak görmek, olayların gerçek yüzünü görmemize engel teşkil eder. Hatta Suriye’de yaşananların bile Esed’in iradesinin dışında gerçekleştiğine inanıyorum. Burada esas olan ülkemiz ve bölgemiz üzerine planlanan oyunları bozma irade ve gücüne sahip olabilmektir.
Onun için kendi içimizdeki her türlü rekabetimizi, çekişmelerimizi erteleyelim! İnanın, birlik olma dirlik olma zamanıdır! Olmaz olmaz demeyin; neler oluyor neler! O güzelim Şam, Hama, Humus, Halep ne hale geldi?
Allah (cc) şahittir, bu yazıyı hiçbir şekilde her hangi bir siyasi yandaşlık veya karşıtlık üzerine paylaşmıyorum. Tek amacım, ülkeme ve insanımıza olan sevgim ve kaygımdır. Hepimiz bu kaygıyı duymalıyız.
Türkiye sadece Türklerin değil; tüm İslam dünyasının hatta tüm insanlığın tek umududur. Biz kabul etsek de etmesek de bu gerçeği değiştiremeyiz. Onun için hepimiz bu bilinç ve sorumluluk içerisinde hareket etmeli bir takım çevrelerin olumsuz propagandalarının etkisiyle bir birimizle uğraşmaktan vazgeçmeliyiz.
Emperyalist saldırı sadece ülkemize değil, iman ve itikadımıza da yapılmaktadır. Toplum olarak inanç zafiyeti yaşamaktayız. Müslüman bir ülkede inanç zafiyetinin yaşanması geleceğimiz için tehlikenin en büyüğüdür. Öyle olduğu için İslam düşmanları insanımızın iman ve itikadını bozucu faaliyetlerine hiç durmaksızın devam etmekteler.
Başta iktidar mensupları olmak üzere toplumun her kesimi birlik beraberlik bilincinin oluşması ve hayata geçirilmesi için üzerine düşeni yapmalı.