Hoşgörünün başşehri, belde-i muhayyere olan, her zaman güzellikleriyle, iyilikleriyle parlayan, insan odaklı faaliyetleri ile örnek olan, her alanda Türkiye’ye ve dünyaya örnek teşkil eden bir şehir olan Konya, son zamanlarda bu misyonlarına hiç de yakışmayan konularla anılır hale geldi.
Çok basit konular üzerinden yükselen öfke, kontrol altına alınamadığı durumlarda geri dönüşü olmayan yollara insanı sokabiliyor.
Nefsine uymamak konusunda dua eden ve birbirine duacı olan insanımız, nefsine uyup öfkesine yenik düştüğü zaman bunun ceremesi bir hayli ağır oluyor.
Üç kuruşluk alacak verecek meselesi yüzünden alacaklı kişinin borçlu kişinin canına kıymak için tetiği çekebilmesi, o anki öfkenin gözünü karartmasıyla ifade edilebilecek kadar basit bir olay değildir. Bir insanın başka bir insanın canına her ne sebeple olursa olsun kastedebiliyor olması çok büyük bir toplumsal sorundur.
Başkasının canına kasteden insanımız kendi canına kastetmiyor mu dersiniz? Geçtiğimiz hafta Konya’da yaşanan bir intihar olayı herkesin içini sızlattı. Bir de değil iki intihar olayı. İki gencecik arkadaş. İkisi de kız…
Daha ömrünün baharında, gencecik, geleceği, hayalleri olan insanların 15. kattan kendilerini boşluğa bırakarak intihar edebilecek kadar ne yaşadıklarını sorgularken bile korkuyor insan…
Bu da yetmedi, şehir merkezindeki en kalabalık alışveriş merkezlerinden birinin ikinci katından da yine gencecik bir kardeşimiz kendini boşluğa bırakıverdi. Bu dediklerimin hepsi sadece 2 gün içerisinde ardı ardına meydana gelmiş olan olaylar. İnsan psikolojisinin ne kadar darmadağın hale geldiğinin vahim bir tablosu ile karşı karşıyayız. Allah bizleri, nesillerimizi yanlış yola sapmaktan, can almaktan, cana kıymaktan, kendine kıymaktan esirgesin… Kendine gel Konya, sen böyle bir şehir değilsin!
POLİS KONYA’DA KOL GEZİYOR
Konya polisi bugünlerde çok hareketli… Şehre giriş noktalarındaki güvenlik önlemleri de hat safhaya ulaşmış durumda. Konya’ya hangi güzergahtan giriş yaparsanız yapın, emniyet mensupları karşılıyor sizi… Gerekli kontroller yapıldıktan sonra da yolunuza devam ediyorsunuz. Tabi yolunuza devam edemiyorsanız, işte o zaman sıkıntı sizde demektir.
Sadece şehrin giriş noktalarında değil bu durum. Hemen her caddede bir asayiş uygulaması, hemen her sokakta bir kontrol noktası bulunuyor. Ekipler pürdikkat denetimler yapıyor. Özellikle okul çevrelerinde, okullara yakın bölgelerdeki park ve bahçelerin etrafında devriye sayılarının artmış olması dikkatimizden kaçmıyor.
İyi de oluyor. Her şeyden önce polis, caydırıcı güç oluyor. Suça meyyal bir durum söz konusuysa da polisi gören bu suçu işlemekten beri duruyor. Kısa bir süre önce Konya İl Emniyet Müdürü olan Mahmut Karabulut’un şehre bir dokunuşu olarak yorumluyorum.