İnsanın kendini tanıması hayatta kalabilmesi ve daha iyi yaşayabilmesi için en önemli ön şarttır. Bu süreç, kişinin iç dünyasını keşfetme, duygusal durumunu anlama, güçlü ve zayıf yönlerini belirleme, değerlerini ve inançlarını sorgulama v.b gibi aşamaları içine alır.
Bu konularda en derinlere kazmak, en zor soruları sormak, en derin yaralarımızı deşmek gerekir ki gerçek kendimizle karşılaşabilelim. Bunu yaparken kimlik ve kişiliğimizin tüm özellikleri tüm detayları ile bir tabloya yazılmalı ve verdiğimiz cevaplar birbirinin tekrarı olmamalıdır. Bu adeta bir durum tespiti ya da hastalığın teşhisi gibi çok titizce hazırlanmalıdır. Buna kişisel SWOT analizi benzetmesi yapsak teşbihte hata olmaz sanırım.
Bu yolla tüm duygusal yanlarımız, aklımız, değerlerimiz, inançlarımız, fiziki ve biyolojik kapasitemiz her açıdan değerlendirilmiş olacaktır. Sonra güçlü yanlarımızı nasıl geliştireceğimiz, zayıf ve hastalıklı yönlerimizi nasıl tamir edeceğimiz ortaya çıkmış olacaktır.
Tüm yaptıklarımız en titiz çalıştığımız işimiz, en zor soruları cevapladığımız sınavımız, en önemli kararları aldığımız başlangıç noktamız sayılmalıdır. Bu asla birkaç günlük bir faaliyet olamaz. Aylarca ve belki yıllarca devam eden günlük işlerimizden biri olmalıdır. Her fark ettiğimiz özelliğimiz listemize eklenmelidir.
Böyle bir çalışma kendimize yaptığımız en önemli yatırım sayılmalıdır. Elde ettiğimiz sonuçlar bize her zaman rehberlik edecek, yol gösterecek, enerjimizi diri tutacak, nereden başlayıp nasıl bitireceğimize dair bir kılavuz olacaktır.
Kendimizi tanımak sahip olduğumuz işletim sistemini en detaylı hali ile ortaya çıkarmaktır. Bu durum zaman içinde hayat amacımızı fark etmemizin de en temel basamağı olacaktır.
İnsanoğlunun varoluşunun en temel amacı, hayatını devam ettirmektir. Diğer tüm amaçlar buna bağlı olarak var ya da yokturlar. Yani hayatı devam etmeyenin diğer işlerinden konuşulmaz. Ardından neslini devam ettirmek amaçlardan biri olarak karşımıza çıkar ve tüm bunlar fıtratımızda bulunduğu için kendiliğinden bu iki amacı yaşarız. Ama insanoğlu sadece bu iki amaç için mi var olmuştur?
İnsanı insan yapan ve diğer canlılardan ayıran başka bir ayraç yok mudur? Bize göre en temel ayraçlardan biri insanın 'Hayat amacı'na sahip olmasıdır. Hayat amacı keşfedilecek değil fark edilecek bir şeydir. Bunu fark etmek de kendimizi tanımamıza bağlıdır. Kendini gerçekten tanımayanın hayat amacını fark etmesinden bahsedilemez. Konumuz hayat amacı değil ancak kişinin kendini tanımasının ne kadar önemli olduğudur.
Son olarak men arafa nefsehü, fekad arafa rabbehü, “kendini bilen, rabbini bilir” kelam-ı kibarı da bize, kendi bilmenin rabbini bilmenin ön şartı olduğunu ifade etmektedir ki, bu bir insanın varabileceği en yüksek zirvedir.