Üniversitemizde rektör aday adayları belirleme süreci sona yaklaşıyor. Hayırlısı diyerek birşeyler karalamak istedim. Anlayana çok şey var.
Laf dillerine dolaşsın istemiyorum,
Elleri, kolları bağlansın demiyorum,
İnsanıma yakışan açıklık ve netliktir,
Yiğidime yakışan dürüstlük ve mertliktir.
Küçük hesaplar büyük adamlara yakışmaz,
Asıl azmaz, balsa hiç kokmaz, kokuşmaz
Kalem oynat, fikir üret, dil dök ama
Gönlünü yaramazla koyma yan yana,
Müslümana yakışan bağlılık ve sadakat,
Sahtekârı, münafığı hayatından çıkar at.
Öyle güzel davran ki, tüm gönüller kaynaşsın,
Dostluklar hep yol alsın, münafıklar oynaşsın.
Bırak inadı adam, haydi be kendine gel
Bozguncular olmasın dostluğumuza engel,
Tatlı başlayıp söze başladık muhabbete,
İşin sonu varacak inşallah hep rahmete.
Doğduğum köyde benden 2 yaş küçük, iri yapılı, safça bir çocuk vardı. Kalıbından dolayı ismiyle değil lakabı DALYAN ile çağrılırdı. Dalyan sevdiklerinin dediğini yapar, sevmedikleri ile pek muhatap olmazdı.
Dalyan birgün yakın bir arkadaşım ile ters düşmüş, aralarında kavga çıkmıştı. Dalyanı zaptetmek hayli zor olduğundan bana haber verdiler. Aklı başında arkadaşıma “Dalyanla neden atıştın, biraz saftır ama iyi çocuktur” dediğimde “o senin her istediğini yapıyor, bana ise hayır diyor, o yüzden ben de iki çektim”.
Dalyan, “Abi, her gördüğü yerde bana yumuş (iş) buyuruyor, onu sevmiyorum ki, neden istediğini yapayım” dedi. Güya akıllı olan arkadaşıma “senin Dalyan ile arkadaşlığın var mı? Hayır. Dostluğun? Hayır. Emeğin? Hayır. Dalyanı kendime bağlamak için birşey yaptın mı? Hayır.
Devamında Dalyan’a öğüt vermek üzere döndüğümde yarım aklı ile öyle bir laf etti ki, nutkum durdu ve bu laf karşısında uzun uzun düşündüm; “Abi sen benim arkamsın, o benim bir şeyim olmaz” demişti.
İşte hayat böyle; yarım akıllı görülen Dalyan, tam akıllı görülen arkadaşımdan daha akıllı idi ve saflığından dolayı toplum onu anormal görüyor, dışlıyordu. “Bazen sorarım şöyle kim akıllı kim deli, bir cevap bulamadım kendim bildim bileli”.
Malcolm X’ in dediği gibi *Herkes, yalnızca yüreğini verdiği şeylerin değeri kadar değerlidir.