Hazırlık döneminde iyi bir çalışma ortamı yakalayan ve bu uyumu hazırlık maçlarına da yansıtan Konyaspor, yeni sezon öncesi tüm hedeflerin revize edilmesini sağlamıştı. Öyle ki hiç bir hazırlık karşılaşmasında doğru düzgün mağlubiyet yüzü görmemiştik. Bu nedenle Eskişehir deplasmanında da herkesin beklentisi bir tık daha yukarı çıkmış oldu. Ancak karşılaşmanın ilk yarısında mükemmele yakın bir futbol ortaya koyan Konyaspor'umuz, ikinci yarıda skoru koruma moduna geçince tabir-i caizse yediğimiz iki dandik golle sahadan mağlup ayrıldık.
Sezonun yeni başlamış olması nedeniyle ve ligin en iyi pas yapan takımlarından birine karşı alınan bu yenilgi normal olarak görülebilir. Üzüldüğüm tek nokta ilk yarıda soyunma odasına 3-0 önde gidebilecekken, bulunan net pozisyonları gole çevirememekten kaynaklı alınan mağlubiyettir. Özellikle hücum hattımızda oynayan oyuncularımızın ciddi manada üretken olmaları bu takımın oyun sisteminin skoru korumaya çalışan bir takım olamayacağını net olarak gözler önüne serdi. Hatta biraz daha iyimser olursak eğer, Konyaspor bundan sonra oynayacağı 33 karşılaşmanın tamamında skor ne olursa olsun oyunu rakip sahada kabul eder ve pas yüzdesini yükseltebilirse şu an kimsenin dilinde olmayan bir pozisyona da oynayabiliriz. Son yarım saat belki de tamamen içgüdüsel olarak geriye yaslanan ve yeterince iyi hücuma çıkamayan Konyasporlu futbolcu kardeşlerimiz bunun bedelini kaybedilen 3 puan ile ödedi. Ne diyelim sağlık olsun, çok da problem olarak görülmemeli bu mağlubiyet. Sadece bazı gerçeklerle tekrar yüzleşme şansını yakaladık. Bundan sonraki haftalarda keyifle izleyeceğimiz mücadeleleri düşündükçe daha da çok heyecanlanıyorum.
Karşılaşmanın hakemi Abdülkadir Bitigen, bir zamanların vasat hakemlerinden Galip Bitigen'in oğlu. Dünkü karşılaşmada belki iyi niyetli bir yönetim göstermek istedi ancak skor 2-1 olduktan sonra attığımız nizami golü de çıtır çıtır yedi. Karşılaşmanın 88. dakikasında gerçekleşen bu pozisyon maçın kaderine direkt etki etti. Camia baskısından mıdır yoksa ev sahibine kıyak amaçlı mıdır bilmem ama yine kaderimizle oynandı. Ligin başında bu söylemlerle ortamı germemek gerekiyor lakin pozisyonun göbeğinde olan 3 tane hakemin bu kadar net bir pozisyonu süzememesi de doğal olarak bazı tepkilere neden oluyor.
Karşılaşma sonrası bu karşılaşma için özel olarak tahsis edilen hızlı trende yöneticilerimiz ve bazı futbolcu kardeşlerimizle birlikte seyahat ettik. Gördüğüm ve açıkçası üzüldüğüm tek nokta bu karşılaşma için bu kadar çok üzülmemiz. Herkesin yüzünden düşen bin parçaydı. Bazı futbolcularımızla hareket öncesi bu konuyu da görüşme şansım oldu. Böylesine etkili oynanan ilk yarının ardından böyle bir mağlubiyet alınması moralleri bozdu haliyle. Ancak dedik ya ilk elin günahı olmaz, bu karşılaşmayı kafaya takmadan Balıkesir maçına hazırlanmamız lazım. Kimse dert etmesin bu sene acaip bir Konyaspor izleyeceğiz, bundan zerre kadar şüphem yok…