Cumhurbaşkanlığı adayı AK parti tarafından belirlenmiş ve resmi olmayan fakat devletin en yüksek organlarınca bakan, başbakan yardımcıları, hükümet sözcüsü tarafından yapılan açıklamalarla kamuoyu sürekli diri tutuluyor ve Başbakan Erdoğan’ın ismi ön plana çıkarılıyor.
Açılışlarda hükümet yetkileri “biliyorsunuz adayı bana söyletmeyin” diyor salondan sloganlar yükseliyor
“Dik dur eğilme bu millet seninle”
Erdoğan sesleri salonu inletiyor.
Fakat hala başbakan adaylığını açıklamıyor; çünkü hükümeti 2015 genel seçimine götürecek başbakan adayını netleştirmeye çalışıyor
7 Şubat 2012 MİT krizi ile başlayan süreçte, 17 Aralık ve 25 Aralık, 30 Mart 2014 sonrasında başbakan bütün bu yaşananlar sonrasında dönüp geriye baktığında arkasında pek fazla mücadele edecek kimse bulamamıştı
Sayıları az olan bu kişiler Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Genel Kurmay Başkanı Necdet Özel, Başdanışmanlar Yalçın Akdoğan ve Yiğit Bulut…
Şimdi Başbakan yerine getirebileceği en önemli kişi Davutoğlu.
Tabi Abdullah Gül’den bahsediyor olmamamızın sebebi kendisinin böyle bir düşüncesinin olmadığını kamu oyu ile paylaşmış olması.
Çünkü Başbakan bu sürede kendinin güvene bileceği, bu süreci bitirebileceği en uygun kişi olarak Davutoğlu’nu görüyor. Çünkü Davutoğlu da dışişlerindeki yasa dışı dinlemelerle hedef noktası haline gelmişti.
Şimdi öyle görülüyor ki Başbakan Davutoğlu olacak seçime kadar hükümeti götürecek, Cumhurbaşkanı Erdoğan da bütün yetkilerini kullanacak
Diyeceksiniz ki Erdoğan’ın olmadığı bir durumda; 2015 seçimlerinde AK Parti oy kaybeder. Kim demiş Erdoğan olmayacak diye?
Söyler misiniz siz büyükşehirde kime oy verdiniz?
AK Parti belediye başkanları, bağımsız aday olsa ya da başka bir partiye geçse kaç kişi seçimi kazanabilir?
Böyle insanlar var mı? Mesela bir Fakıbaba gibi kaç siyasetçimiz var kendini halka sevdiren ?
15 yıl belediyeyi yöneteceksiniz ama yine de başbakan üzerinden seçileceksin.
Artık bizim insanımızın bunu sorgulaması gerekir.
Çünkü doğuda Sırrı Sakık, batıda Muharrem İnce “Nasıl Başbakan’ı yendim?” diyor.
Bize verilen bunca imkanlar ölçüsünde her belediye başkanı bağımsız girse kazanabilecek derecede halk sevgisini kazanması lazım aksi taktirde çok İnce’ler Sakık’lar çıkar.
Bir an önce kendimize çeki düzen vermeliyiz ki 2015 seçimlerinde AK Parti hiçbir yara almadan tekrar seçimleri kazana bilsin. Erdoğan, partili bir cumhurbaşkanı olarak çıktığında benim partimin adayı Davutoğlu dediğinde bütün AK Patililerin onun etrafında toplandığını görmek lazım.
CHP’de MHP’de parti başkanı değiştiğinde oyları azalıyor mu? O zaman bizim de onlardan kat ve kat fazla taban birliğimiz lazım ama bu belediye başkanları ile başlar.
Her bir başkan halktan kopmadan azim ve kararlıkla halka inerek bu birlikteliği sağlayacaksa, Başbakan’ın dediği gibi bu halka hizmetle sağlanacaksa ama bu çalışma yalnız taşla toprakla yolla asfaltla değil gönüller kazanılarak yapılacaksa; o zaman Konya, Davutoğlu’na hazır olur.