Konya’nın trafik yoğunluğunu rahatlatmak ve şehir insanının toplu ulaşım araçlarıyla gideceği yere kısa zamanda, daha rahat gidebilmesini sağlamak amacıyla 2012 yılının Ekim ayında “Konya için niçin metro düşünülmez” anlamında “Bilgi Edinme” hakkımı kullanmıştım. Yazıma başbakanlıktan cevap beklerken 30/10/2012 tarihinde Konya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama Raylı Sistem Dairesi Başkanlığı’ndan “Şehrimizin ihtiyacı olan yeni raylı sistem hatları inşa etmek ve bu kapsamda modern tramvay vagonları alınması ile ilgili çalışmalar sürdürülmektedir. Bilgilerinizi rica ederim.” şeklinde bir cevap geldi.
Belediyemiz bu süreçte dediği gibi Alâeddin ile SÜ yerleşkesi arasında yeni raylı sistem hatları inşa etti ve vagonları da yeniledi.
Metro beklentim sönmeye yüz tutmuş, kendimi yeni raylı sisteme hazırlamış ve gelip gideceğim yerlerin ulaşım durumuna göre pozisyon almış iken Başbakan Ahmet Davutoğlu Konya’ya metro müjdesi vererek umutlarımı yeşertti. (24/04/2015)
Arkası gelmeyecek galiba derken Başbakan Binali Yıldırım, “Konya'ya yapılması planlanan metro hattı ihalesinin bu yıl yapılacağını” açıklayarak umutlarımızı yineledi. (03/03/2018)
Galiba bu iş yattı derken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “İnşallah Konya metrosunun yapımına başlıyoruz. Bu hattın ilk etabının ihalesini eylülde yapıyoruz” dedi. (01/09/2019)
Metro yapılır mı yapılmaz mı bilmiyorum. Ama yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik gibi görünüyor. Çünkü birinci ağızdan ihalesi yapılacak denilerek müjde yenilendi. İnşallah Konyalının beklediği metro umudu bir başka bahara kalmaz. Ki kalmamalı. Çünkü Konya 2015 yılından beri metro projesinin hayata geçirilmesini bekliyor. Umarım devletin imkanları buna el verir. Şu hikayedeki gibi olmasını kimse temenni etmez:
Kral, dondurucu bir kış günü gecenin soğuğunda nöbet tutan bir muhafıza sorar: "Üşümüyor musun?"
Muhafız: "Ben alışığım kralım" der.
Kral: "Olsun sana sıcak tutacak elbise getirmelerini emredeceğim" der ve gider. Ancak bir süre sonra emri vermeyi unutur.
Ertesi gün duvarın yanında muhafızın soğuktan donmuş cesedini bulurlar. Muhafız duvara bir şeyler karalamıştır. Duvarda şunlar yazılıdır: "Kralım, soğuğa alışkındım, fakat senin sıcak elbise vaadin beni öldürdü."
Alıntısını yaptığım bu hikayeyi bilmeyenimiz yoktur. Hikayeden çıkaracağımız mesaj; yapmayacağımız/yapamayacağımız veya unutacağımız vaadi vermememiz gerektiğidir. Bunu sadece metro müjdesi/vaadi için söylemiyorum. Tüm müjde ve vaatler de böyledir. Çünkü her müjde bir umuttur, insanları beklentilere iter. Vaat yerine getirilmediği takdirde büyük hayal kırıklığı olur. Kişilerin vaat verene güveni kalmaz. Bu yüzden umutları ve güveni yok etmemek gerekiyor.
Hasılı Konya, nice yıldır metrosuzluğa alışkın. Ama üçtür verilen müjde/vaat boşa çıkarsa ölür…