Meram Gödene Mahallesi, Toki konutları 1. Etap’ta ikâmet ediyorum.
Bu mahalleye ev sahibi olmak maksadıyla geleli beş seneye yaklaştı. Pek çok problem ve meselesine bir gazeteci duyarlılığı ile çare bulmak adına gerek yaptığımız haberler, gerekse yazılarımda dile getirdim. Bu problemlerin başında ulaşım en büyük sorun olarak başı çekiyordu. Halkın katılımıyla ve duyarlı yaklaşımıyla bu problem tam olmasa bile şimdilik halledildi. Toplu ulaşım otobüslerinin sefer sayıları artırıldı ve Konya’da ilk defa insanlar, Gödene’ye gitmek için kültür otobüs durağında sıraya girerek birbirine saygılı olmayı ve davranmayı öğrendi.
2. Etap Toki konutları ile 1+1’lerin de devreye girmesi, Muhacir Pazarı ve Şükran Mahallesi’ndeki esmer vatandaşların Gödene Mahallesi’ne gelmeleriyle birlikte “asayiş” sorunlarını da beraberinde getirdi. Okulda öğretmen ve öğrencilere bıçak çekme, öğrencilerin önünü kesme olaylarının Meram Gödene İlköğretim Okulu’nda vuku bulması üzerine devreye polis ve zabıta kuvvetleri girmek zorunda kaldı. 1+1’lerde oturan vatandaşların bazılarının toplum kurallarını hiçe sayan davranışlarda bulunması, kadın ticaretinin organize hale gelmeye başlamasıyla Gödene Mahallesi’nde kısa sürede asayiş olaylarında da artış görüldü. Mahalle sakinleri ve aileler, bu tür (fuhuş, bali, bıçak çekme vb.)olaylardan son derece rahatsız olmaya başladı. Bu sarhoşlar zamanla belediye otobüs şoförlerini de hedef almaya başladı. Olayların büyümemesi ve asayişin sağlanması adına sivil zabıtalar devreye girerek ortalık yatışır gibi oldu. Lalebahçe, Harmancık, Kozağaç, Gödene, Pamukçu, Hatıp, Çayırbağı, Beybes gibi büyük bir bölgeye sadece Lalebahçe Polis Merkezi’nin bakması, bu bölgenin asayişini sağlamak için ne kadar doğru bilemiyorum. Gödene Mahallesi’nin nüfusunun artması ve 15 bin dolayından ileride, çabuk yapılaşması dolayısıyla 20-30 bin ve hatta 50’binlere kadar çıkması muhtemel olduğundan bu bölgede; asayişinin sağlanması yönünde bir karakol, insanların (hastaların) sağlığı açısından da bir hastane yapılması için nümayiş yapmak suretiyle kamuoyu oluşturulmasına rağmen şehrin yöneticileri, iki seneden bu yana ne yazık ki gözle görülür bir çalışma başlatmadılar.
Sizin anlayacağınız, Meram Gödene Mahallesi 1’inci ve 2’inci Etap Toki konutlarında asayiş ve sağlık problemi bir türlü çözüme kavuşturulmuş değil. Sorunlar ise her sene katlanarak büyüyor.
Polis Vatandaşı Neden Kâle Almıyor?
Geçenlerde ‘Dingonun Ahırı’na girer gibi oturduğum bloktan elini kolunu sallayarak içeri giren ve daire kapısını tekmeleyerek genç bir delikanlıyı darp eden kişilerin, yakalanması için, apartman komşularının Lalebahçe Polis Merkezi’ni telefonla arayarak olayı bildirmelerine rağmen karakoldan olay mahalline intikal eden hiç kimse olmamıştır?
Acaba neden?
Bu şehrin asayişinden sorumlu kolluk kuvvetleri, illâ bir insan feci şekilde dövülerek hastanelik olduktan ve bıçaklanarak hayati tehlike oluşturduktan veyahut da kan aktıktan sonra mı olayların üzerine gitmesi gerekiyor?..
Allah esirgesin o saldırgan kişilerin elinden kurtulmak adına o genç adam; “İmdat! Kurtarın beni!” çığlıklarına komşular çıkmamış olsaydı, bıçaklanma olayı yaşansaydı bundan kim sorumlu tutulacaktı?
Cumartesi günü vuku bulan böylesine bir olayda ne yazık ki Lalebahçe Karakolu Polis Merkezi’ndeki görevliler, çağrılmalarına rağmen olay yerine gelmemişlerdir. Apartmana girerek bir dairenin kapısının zorlanması, tekmelenmesi ve içerdeki insanın tehdit edilmesi; “haneye tecavüz” değil de nedir?
Burası “dağ başı” mıdır ki, bu kendini bilmez insanlar elini kolunu sallayarak dairenin kapısını zorla açtırmak suretiyle genç bir insanı tehdit edip, dayak atmak ve darp etmek cesaretini nerden bulmaktadırlar?
Polis ne için ve kimin için vardır?
Kolluk kuvvetleri ne için vardır? Başta adaleti sağlamak ve halkın güvenliğini tesis etmek ve onları saldırganların elinden koruyup kollamak, halk arasında güven ve asayişi temin etmek için değil midir?..
AZİZİM DİYOR Kİ…
Pazartesi günü bu saldırgan kişi/kişilerden şikâyetçi olan bu aileye, olay karşısında bakalım yetkili merciler, asayiş adına, can güvenliği adına ve hukuk adına nasıl bir tutum ve yol takip edecekler…
Bekleyip, göreceğiz.