Aşı aşı diye ne çok eleştiri yağmuru oluşmuştu. Bugün aşı sırası gelenlerin acabalarının çoğalması aslında aşının çoğalması ile eşdeğer pozisyonda. Daha evvel aşı olanlara fikirleri soruluyor. Ona göre aşı çeşidi tercih ediliyor.
Sistemde Sinovac ile Biontech var. Kısa süre içinde Sputnik-V de açılacak. 3’ü de ayrı cins aşılar.
Bazı köşelerde inatla Türk aşısıyla ilgili dezenformasyon bilgiler yayınlansa da açıklandığı üzere isteyen vatandaşlar 3. Faz çalışmalarına katılabilecek.
Hatırlayın. Sinovac aşısının bizlere erken gelmesinin sebebi 3. Faz çalışmalarına katılmış olmamızdı.
Dün yoğun gözlem günümdeydim. Birçok yerle ilgili bilgiler topladım. Sanayiden, hastanelere, belediyelere… Konya’da sokaktaki vatandaşın gündemi aşı idi.
Özellikle 40 yaş üstünün açılması, hizmet sektöründe iş yapanların sıra alabilmesi; hepsi bir yana bütün SGK’lı çalışanların aşılanacak olması bir anda herkesin gündemini aşı yaptı.
Birçok hastanede öğleden önce gittiğinizde randevu dahi almadan TC kimlik numaranız ile aşı yaptırabiliyorsunuz.
Aklıma ilkokulda olduğumuz toplu aşılar geldi. Özellikle Organize Sanayi Bölgeleri’nde mobil ekiplerin görev alarak aşıyı çalışanların ayağına kadar götürmesi takdire şayan.
Koronadan 8 üyesini kaybeden aileye aşı önceliği tanınması da yerinde olmuş. Zira bu virüs her bünyede farklı davranış sergiliyor.
Devlet isterse çok şeye güç yetirebilir. Bakın Haziran, aşı ayı olacak denilmişti. Sözler tutuluyor.
Bizler de vatandaşlar olarak aşıdan başka bilinen çare gösterilmeyen bilime inanarak aşımızı olmalıyız. Taa çocukluktan beri ‘aşı olursan kısır olursun’ masalını duyduk. Çok şükür o yıllardan beri olduğumuz aşılar neticesinde bir sıkıntı olmadı. Öyle ise bugün bu vebale girmemek gerekiyor.
Hem aşı olmayıp hem de çevresindekileri zehirleyenler ise ayrıca sorun oluşturuyor. Sosyal medya algılarına kapılmayalım.
KAFE ve RESTORANLAR DOLUP TAŞIYOR
Böyle olacağını söylemiştik. Meğer ne kadar özlemiş insanlar birlikte olmayı. Konya’da gelip geçerken hangi kafeye ya da restorana göz atsak insan yoğunluğu dikkatimizi çekiyor. Saat sınırlamasına azami ölçüde riayet ediliyor. İşletme sahipleri durumdan memnun. Fiyatlar eskiye göre biraz yüksek ama neye zam gelmedi ki değil mi?
Devlet bu süreçte hayli sıkıntıya girdi. Bu durumda enflasyonun artmasına neden oldu.
Birlikte birçok şeyi aştığımız gibi Türk Milleti olarak salgın sürecini de hızla aşıyoruz. Aşılanma bu hızda devam ederse özellikle bulaş riski yüksek alanlarda tedbirlere dikkat edersek Eylül ayında büyük oranda normalleşme sürecine başlayacağız.
Turistlerin yoğun olarak gelmeye başlaması, kafeci ve lokantacı esnafı özelinde genel olarak hizmet sektörünün yüzünün gülmesi… Çalışanların evlerine rahatça ekmek götürebilmesi… Yaşadığımız sıkıntılı günlerden sonra bunlar ilaç gibi geldi…
Allah devletimize zeval vermesin…