Dün öğlen saatlerinde gazeteye gelinceye kadar orta halli ve daha az gelir grubundan iki esnafımız ile birlikte idim. Bu insanların samimiyetlerini saflıklarını temizliklerini gördükçe, onları daha iyi tanımaya çalıştıkça benim moralim daha da bozuldu.
Niye mi?
Bizim insanımız maddi ve manevi yönden büyüdükçe daha üst makamlara doğru çıktıkça niye samimiyetlerini kaybediyorlardı ki?
Neyse bu konu eğitimcilerin işi olsun ve biz sizlerden gelen konularla bu mübarek Ramazanın bir gününü daha tamamlamış olalım.
MERAM EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ ÖNÜ
Cihan Ö. isimli okurumuz dün bize aşağıdaki şu fotoğrafları ve maili gönderiyordu
“Uğur Bey merhaba,
Sizi uzun zamandır www.pusulahaber.com.tr isimli web sitenizdeki yazılarınızdan takip ediyorum. Şehir ile alakalı okur maillerine yazılarınızda yer verdiğinizden dolayı size bu fotoğrafları göndermek istedim, inşallah ilgi gösterir yayınlarsınız köşenizde.
Uzun zamandır size yazmak istedim ancak bugün yarın hatalarını anlarlar, düzelirler diye bekledim ama düzelmeyi bırakın daha da vahim hal aldı.
Fotoğraflardaki görüntüler
Meram Emniyet Müdürlüğü'nün önünden. İnanın bazen polis araçları (sivil, resmi) o kadar duvara yanaşıyor ki bir yaya bile duvar ve araçlar arasından zor geçiyor. Özellikle hızlı trenden inen vatandaşlar bazı vakitler kalabalık oluşturuyor ve yaya olarak önünden geçerken birçok insan diğer tarafta bekliyor ki diğerleri geçebilsin!
O kadar dar bir mesafe bırakıyorlar.
Sorarım size, bize her gün trafik konusunda mesaj atan kanunun uygulayıcısı polislerin bu şekilde davranması doğru mu? Örnek olması gerekenler de böyle olursa o halk nasıl olur?
Teşekkür ederim şimdiden ilginize, sağlıcakla kalın….”
…………..
Polislerimiz mesleki sorumluluk ve yoğunluklarından dolayı bu park işine dikkat etmemiş olabilirler. Ancak bazı meslekler vardır ki polislerimiz gibi hep göz önünde oldukları için bu insanların en ufak bir dalgınlıkları ya da hataları topluma mal olur. Yukarıdaki okurumuzun örneği de bu şekilde. Burası aynı zamanda dört yol ağzı olduğu için ve trafiğinde burada sürekli yoğunluğu düşünüldüğü zaman vatandaş konuya olan duyarlılığı bizimle paylaşmak istemiş.
Biz de Müdürlüğün ve personelin bundan böyle daha hassas olacağına inanıyoruz.
PAZARCILAR DA EKMEK AŞ PEŞİNDE…
Benim pazar gibi pazar alış verişi gibi bir hobim yok. Çünkü yıllar önce bir pazar alış verişindeki Muhacir Pazarı’nda kandırılışım, saf ve temiz duygularımın enayiliğin üç beş kuruş kar etme adına en üst seviyeye çekilmesinin ardından benim için pazar alış verişi de pazarcı da o gün bitmişti.
Ama bu demek değildir ki bizim pazarcı esnafından dostlarımız olmasın. Evet asla ama asla pazardan alış veriş yapmam. Aile fertlerimin de pazara giderek alış veriş yapmalarına imkanlarım ve bilgim dahilinde asla izin vermem. Yine de kanka seviyesinde dost olduğum oturup kalktığım samimi pazarcı esnafı tanıdıklarım vardır. İşte bunlardan birisi salı günü önce bu ve buna benzer fotoğrafları gönderdi;
Sonra da şöyle yazdı;
“Değerli Uğur abi bu fotolar Karaman caddesi otobüs durağı olan ve yol güzergahı. Kaldırımları yok sayıyoruz burada. Üç market yan yana rekabet var. İşgal eden edene. Ben de pazardayım biliyorsunuz. Bizim işimizi ne yazıktır ki marketler yolları ve kaldırımları işgal ederek yapıyorlar. Önümüzdeki kritik bir seçim var dedik sustuk ve bunlara hep göz yumduk. Şimdi geçim derdi var. Bunlarla Valilik mi Belediye mi, esnaf odaları mı kimi ya da kimleri ilgileniyorsa bu işe ne olur bir çare bulunsun. Sizi seven ve takip eden biri olarak bu konuyu köşenize taşırsanız çok memnun olurum. Saygılarımla…”
…………..
Yukarıdan bu yana dediğimiz gibi biz kendimiz alış veriş yapmasak da bu şehrin büyük bir kesimi semt pazarlarından alış veriş yapıyorlar. Pazarcı esnafı da karda buzda yağmurda ve güneşte çok zor şartlar altında evlerine çocuklarına alın teri ile helalinden rızklarını götürmeye çalışıyorlar. Bu dostumuzun dediği gibi eğer adalet ise, eğer herkes için eşit rekabet şartları ise pazarcı esnafının bu feryadına yetkili ve etkililerin kulak vereceğini tahmin ediyoruz.
PAZAR DEMİŞKEN, “SALI
PAZARI”NIN TRAFİK KEPAZELİĞİ
Bu pazarcı esnafımız deyince aklıma geldi. Konya’nın aslında şehirlerarası yolu ama artık şehir içinde kalan en önemli ve riskli kavşaklarından Dedeman Kavşağının yanı başında malum Salı Pazarı kurulur. Bu pazar bu kadar işlek ve riskli kavşağa taşar ki alış veriş yapmak için duranlar bile trafik kurallarına uymayarak trafiği alt üst ederler. Biz de zaman zaman burayı fotoğrafları ile yazarız. Son dönemlerde Zabıta bu konuda polisle iş birliği yaparak ciddi bir mesafe kat etmişti. Ama salı günü ikindi saatlerinden buradan geçmek zorunda kaldım. Dahası pazarın kurulduğunu unuttum. Allah sizi inandırsın pazar alış verişi için gelen vatandaş araçlarını bırakın yolun üstüne bırakmayı, göbeğin içindeki yürüme yollarına kadar park etmişti.
Buradan ricamız Büyükşehir’de yeni görevlendirmeler olabilir. Daire Başkanları müdürler değişebilir. Atanan isimler daha konulara tam olarak hâkim olmayabilirler. Ama sistemi korursak inanın mübarek günde vatandaşa belediye eli ile işkence etmemiş oluruz.
BÖYLE BİR İNDİRİM BEKLEMEK
NE KADAR GERÇEKÇİ OLABİLİR?
Önceki gün Serdar isimli okurumuz haklı dahası çok haklı olarak bizden veya yetkililerden şöyle bir istekte bulunuyordu
“Uğur abi merhaba,
Yazılarınızı hemen her gün keyifle okuyorum, başarılarınızın devamını diliyorum.
Elinizi öper 2 oğlum var. Biri 7.sınıf diğeri 11.sınıf. Aylık 90'ardan 180 TL toplu taşımaya, el kartlarına ödediğim ücret.
Soru şu;
Malum İzmir Büyükşehir Belediyesinin “Halk Taşıt” uygulaması devreye girdi. Buna göre, yolcular toplu taşıma araçlarını sabah 06.00-07.00 ile akşam 19.00-20.00 saatleri arasında % 50 indirimli olarak kullanacak. İşe gidiş geliş saatlerinden birer saat öncesi ve sonrası. Bence mantıklı düşünülmüş. Uygulama kalabalık ve yoğunluğu da dağıtacaktır.
Yine malumunuz, İstanbul' da 85 TL olan öğrenci aylık Akbil vaadi 50 TL idi, AK Partili üyeler 40 TL olsun teklifi verdiler. E bunun oluru var demek ki? O zaman yıllardır neden fahiş fiyattan vatandaşa yük bindirdiniz?
Darısı Konya'mızın başına diyorum. Vicdanın dile gelmesi için İstanbul'da olduğu gibi koltuğun mu gitmesi gerekir? …”
…………
Serdar Bey’e hassasiyetinden dolayı, düşüncelerini samimiyetle bizimle kamuoyu ile paylaştığı için sonsuz teşekkürler. Ancak bu paylaşımınızla beni güldürdünüz. Allah da sizi güldürsün inşallah diyorum ve konuyu yetkililere iletiyorum.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Allah herkese iyilik yapmayı nasip etmez. Sadece vicdan sahiplerine bunu nasip eder.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Ramazan alışverişinin yoğun olduğu saatlerde bazı esnaflar kendi metotları ile dükkanlarının yoldan dahi önlerinin açık olması için araçların yol kenarına park etmelerini önlemedikleri zaman daha iyi ADAM oluruz.