Zamanın Dünya Gazetesi muhabiri Oktay Ekşi “camide namaz kılmakta olan çember sakallı bir adam biz önünden geçerken aç gözle yanımdaki kadına baktı.” “Konya’da herkes çember sakallı” ifadelerini taşıyan yazı yazalı tam 64 yıl olmuş. Konya’ma saldırmanın reytingini gencecikken keşfetmiş Sn. Ekşi.
Yıllar geçse de aradan Konya’ma şaşı bakan, kusur arayan gözler hep faaller. Konya’nın kanalizasyonunun arıtılmadan Tuz Gölü’ne gittiği hep yazılır, oysa kirlilik yapan sadece çevre il ve ilçelerde beş yüz bin nüfus vardır ve Konya arıtma tesisi yıllar önce tamamlanmıştır. Futbol federasyonunun ibretlik cezaları hep Konyaspor’a rast gelmiştir. 24 Mayıs 1987 tarihindeki Konyaspor-Tarsus İdman Yurdu maçı akşamıdır Federasyon Başkanı Ali Uras’ın “elimden gelse Konyaspor’u küme düşürürüm” sözü. (1 yıl ceza bir ilktir) 2017 Süper Kupa maçı sonrası beş maçlık ceza gene ibret olsun cezasıdır. 18 Aralık 2017 tarihindeki Göztepe-Konyaspor maçında şeref tribünündeki yöneticilerimize yakışıksız sözler edilir, cezasız kalır.
Örneklerle can sıkmak istemiyorum ama günümüzde sanal alem cengaverlerinin hedefi gene Konya’dır. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin çöpten elektrik üretimi alkışlarla karşılanır, “Konya beş yıldır üretiyor” yazarım cılız birkaç beğeni gelir. Bir tarih profesörünün öğrencileri adına açılan bir sitede geçenlerde “zamanında dünyanın ihtiyacına cevap verebilen Konya ovasında yobaz yetiştirmek yerine buğday yetiştirmeye devam etseydiniz ekmek bugün zamlandığında dış güçler diye ağlamazdınız” yazıldı, safsata yoruma itiraz ettim, sustular, hazin olan tanıdığım birkaç hemşerimizin de beğeni yapmış olmasıydı.
En son bir Konya eski milletvekili adına açılan sitede “Abdüllatif Şener’e CHP’li olduğu için laf atan Konyalılar erkekleri b…...n şeyhe niye laf demezsiniz” ile başlayan yorumlar “eli taşlı” “aynı zihniyetteler” demeye kadar vardı, şükür ki susturdum o ayrı.
Eski yöneticilerden Celalettin Çakıcı’nın sadece edebi ağırlığı olan sözüydü “büyüklüğümüz yüzölçümümüzle sınırlı değil” sözü. Potansiyel olarak çok daha güçlüyüz ama potansiyelimizi ortaya koyamıyoruz. İmajımıza saldırılar cevapsız kalıyor genelde, tanıtımımızı çok da iyi yaptığımız söylenemez. Belki bu saldırıları yapanları umursamamak da bir yöntemdir ancak ben dayanamıyorum ve en ciddi cevabın had aşımı yapanlara verilmesi gerektiğine inanıyorum belki suç duyurusunda bulunmak da dahil çünkü güzel kentim herkesin safsatayla ve cahil cesaretiyle saldırabileceği kadar sahipsiz olmamalı.
Bence birlik beraberlik ve ortak tepki konularında da daha aktif olmalıyız. Birlik beraberlik demişken sporun birleştirici gücüyle bir çağrıda bulunmak istiyorum. Milletvekillerimiz Konya Store’a gelseler, formalarını satın alsalar, Erzurumspor maçı öncesi takımımıza moral desteği ve başarı dilekleri ziyareti yapsalar… 12 Ağustos 2018 akşamı formalarıyla VIP tribününde yerlerini alsalar… Hatta katkı olsun diye kombine bilet alıp mesela Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu’nda kalan gençlere veya başka bir kuruluşa sosyal sorumluluk projesi kapsamında biletleri hediye etseler… Tüm Türkiye’ye örnek olsalar, birlik beraberliğimizi ülkeme haykırsalar… Güzel olmaz mı?
Ne dersiniz çok mu hayalperestim?