Hoş görü ve huzurun başkenti Konya’nın marka şehir olması çevre değerlerinin kabul edilebilir ve sürdürülebilir olmasına bağlıdır.
Bu konuda geçtiğimiz yıl Dünya Çevre Haftasında kısa adı SÜÇEV olan Sürdürülebilir Çevre Derneğinin düzenlediği ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının destek verdiği “Konya Çevre Çalıştayı” nda tartışılan ve ortaya çıkan neticeleri Mahalli seçimler öncesinde sizlerle paylaşmak ve Başkan adaylarının dikkatine sunmak isterim.
Çalıştay öncesi 3 ay süre ile www.sucev.org sitesindeki,” Sizce Konya’nın en önemli ÇEVRE sorunu aşağıdakilerden hangisidir? “Sorusuna verilen cevaplar değerlendirildiğinde;
Çevre Duyarlılığının Azlığı (%50),Hava Kirliliği(%6), Su Kirliliği(%4),Toprak Kirliliği (%2), Gürültü Kirliliği (%1.5), Evsel Atıklar (%2),Sanayi Atıkları (%17) ,Plansız Kentleşme(%11) ,Yeşil Alanların Azlığı (%6) oranında oy aldı.Bu durumu göz önüne alınarak yapılan ve benim de aktif olarak görev aldığım Çalıştayda 5 konu ve 5 masa belirlendi ,
1-Çevre Eğitimi,2-Hava 3-Su ve Sulak Alanlar 4-Sanayi ve Atıklar 5-Plansız Kentleşme ve Yeşil Alanlar,
SÜÇEV Yönetim kurulu yaptığı değerlendirmede Konya’nın manevi iklimini de dikkate alarak bir 6. Olarak Manevi Çevre Masası ilavesinin uygun olacağı kararlaştırıldı ve Konya’da değişik yaş ve meslek guruplarından 70 kişi 6 farklı konuyu SUÇEV moderatörleri eşiğinde tartıştılar.
Önce mevcut durum tespiti ve sorunları ortaya kondu, daha sonra çözüm yolları tartışıldı ve en öne çıkan başlıkları sonuç bildirisinde yer aldı. Şimdilerde “KONYA ÇEVRE ÇALIŞ TAYI SONUÇ BİLDİRİSİ” adı altında yayınlandı. Bütün ilgili taraflara dağıtılıyor.
Bu arada Pusula gazetemizin anket konusu olan “Konya’nın en büyük sorunu sizce hangisi?”soruları arasında hava kirliliği ikinci sırada yerini koruduğu da göz önüne alınırsa çevre kirliliği ve başta hava kirliliği şehrin gündeminde bir süre daha inmeyecek demektir.
Çalıştay ve sonuçları göstermektedir ki ; bu güzel şehirde yaşayan vatandaşlarımızın ve şehri yönetenlerin en önemli çevre sorunu, çevre sorunları konusunda yeterli farkındalığın, çevre bilincinin, çevre duyarlılığının azlığıdır.Ankette % 50 oranında da çıkan sonuçta bize bunu doğrulamaktadır.
Herkes temiz hava solumak, temiz su içmek, verimli topraklarda sağlıklı gıdalar üretmek ve bunları tüketmek, yeşillikler içinde ,planlı ve düzenli cadde ve sokaklarda yaşamak istemektedir. Dünyanın neresine gitseniz aynı istekler geçerlidir. İstemek farklı, yapmak farklıdır.Buradaki soru birey olarak bizim bu soruna katkımız ne ? Çözüme katkımız ne? Kimse bunu kendisine soramamasıdır.
Hepimiz aynı gemide yaşıyoruz, bu gemi batarsa hepimiz batarız.Hiç bir ülkenin çevresel geleceği dünyanın çevresel geleceğinden ayrı düşünülemez.Bugün dünyanın geleceğini tehdit eden en önemli çevre problemi olan küresel iklim değişikliği ve beraberinde getirdiği çevresel etkenler konusunda Birleşmiş Milletlerin öncülüğünde pek çok adımlar atılmaktadır.Ancak doğaldır ki , her devlet önce kendi ülkesini ve vatandaşlarını düşünmektedir.
Öte yandan dünyamızın geleceğini tehdit eden çevresel sorunların bir adım ötesinin Enerji ve Gıda güvenliği olduğu çok açıktır. İşte güzel yurdumuz ,Türkiye’miz bu konuda pek çok ülkenin sahip olmadığı nimetlere sahiptir.Yüce Yaratan bizlere verdiği tabii kaynaklar ve çevre değerlerinin kıymetini bilmeli onları koruyup kollamalı ve gelecek nesillere aynı şekilde teslim etmeliyiz
Bu konuda ülkemizin tarım ambarı konumundaki Konya ilimizin stratejik önemi büyüktür.Ancak havasıyla, suyuyla,sulak alanlarıyla, trafik ve kentleşme sorunları,yeşil alanlarının ve orman varlığının azlığı gibi pek çok çevre sorunu çözüm beklemektedir. Bu konuda yeterince duyarlılık göstermediğimiz ve çevre eğitiminin olmadığı çok açıktır.
Nitekim yine Sürdürülebilir Çevre Derneğinin gerçekleştirdiği “Konya Çocuk Çevre Çalıştayı”n da ortaya çıkan öğrencilerimizin bu konuda yeterince eğitim almadıkları, öğretmenlerimizin yetkin olmadığı ve daha çok işimizin olduğu gerçeğidir.
Aslında tarihi ve kültürel birikim, dini inanç, gelenek ve göreneklerimiz bize daima temiz olmayı ve çevremizi temiz tutmayı öğretmiştir. Temiz toplumlarda temiz insanlardan oluşur. Gerçekten Yaşanabilir bir çevresi olan marka şehir Konya istiyorsak, Hz Mevlana’nın “Ya olduğun gibi Görün ya da Göründüğün gibi Ol” öğüdünü yerine getirmeliyiz. Kalın sağlıcakla…