TARİHE YOLCULUK (299)
Turist Rehberleri Birliği (TUREB) çatısı altında birleşen Konya’daki profesyonel Turist Rehberleri, korsan rehberlerden müşteki olarak mesleklerini ilmin rehberliğinde yapmak istiyorlar.
Rehber deyip geçmeyin. Çok önemli.
Rehber bir kere “yol gösteren” demektir.
Rehber aynı zaman da “kılavuz” olup, delildir. Bundan dolayı Erol Güngör hoca, “Muhakkak ki ilmin rehberliği ancak ona inanan icraatçılar bulundukça bir kıymet ifade eder” demiştir. Türkiye’nin asıl sorunu da budur. İlmin rehberliğine inanan icraatçılar bulunmadığından veyahut da az bulunduğundan ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştıracak ilim yuvaları olan üniversitelerimizde, ideolojiden çok ilim üretilmesi gerekiyor ki, ülkemiz kalkınsın ve hızlı bir şekilde her açıdan medenileşsin.
Rehberin bir başka anlamı da; “fazilet ve marifet yolu gösteren kimse, mürşid” demektir. Bu sebeple Necip Fâzıl, bir şiirinde “Onun oğlu, onun oğlu, beklenilen Peygamber/ Fanileri sonsuzluğa erdirici son rehber” dizeleriyle karşımıza çıkar.
Müslümanların manevî rehberi kimdir?
Hz. Peygamber.
Çiğdem Bengü Arıcan isimli rehber kızımız geçenlerde beni aradı, buldu. “Bizim dertlerimize tercüman olur musunuz” şeklinde beni, ilk defa adımımı attığım yeni bir otelde verdikleri iftar yemeğine davet etti. Eşimle birlikte davete icabet ettim. İyi ki gitmişim. Bayır Otelin kurumsal satış yetkili Adem Özpınar, güler yüzüyle bizi karşılayarak hoş geldiniz, dedi. Giderken de hizmetimizden memnun oldunuz mu, diyerek gülen yüzüyle bizi yolcu etti. Kendisine “Âdem burda da Havva nerede” diye takılmadan edemedim. Karşılık olarak Havva da zamanla olur, dedi.
***
Otuza yakın ve birbirinden genç turist rehberleriyle ilk defa yemekte biraraya geldim. Daha önce profesyonel çalışan birkaç rehberle tanışmışlığım vardı. İlk önce şunu ifade etmeliyim ki, Konya dışından (İstanbul, Ankara v.d…) gelerek şehrimizde tanıtım etkinliği düzenleyen profesyonel şirketler, toplantıdan sonraki şehir gezisinde mutlaka kokart sahibi profesyonel turist rehberi istiyorlar. Buna şahit olduğum için belirtme gereği duydum. O turist rehberi üniversiteli genç kızımız da gayet güzel Konya’yı tanıtmıştı.
***
Turist Rehberleri, Konya’nın tanıtım elçileridir. Çok ama çok önemli bir görevleri vardır. Efsane, masal ve bazı rivayetler ile menkıbelere fazla dalmadan Mevlâna’nın hayatını kısa ve öz olarak anlatmak zorundalar. Mevlâna Müzesi’ni gezdirirken çok dikkatli konuşmak mecburiyetindeler.
Selçuk Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Alaattin Başoda ve Profesyonel Turist Rehberi İbrahim Mayda ile Arapça turist rehberi Salih Zeki Keş, Tuğba Kabakçı ve diğer rehberleri can kulağıyla dinlerken ne kadar dertli insanlar olduğunu gözlemledim.
Bu turist rehberleri kısa adı TUREB olan Turist Rehberleri Birliği’ni Konya’da kurmak için bir birliktelik oluşturmak için kolları sıvamışlar. Turizm ve turist rehberliğiyle ilgili çalıştaylara katılmıştım. Bu turist rehberlerinin, kokart sahibi olmayan ve kaçak güreşen ‘korsan turist rehberleri’nden hiç bu kadar müşteki olduklarına hiç bu kadar şahit olmamıştım.
Yaptığım kısa bir araştırma sonucunda Selçuk Üniversitesi Turizm Fakültesi’nde, Turizm Rehberliği bölümünde ders veren 19 öğretim üyesinden sadece bir tanesinin “turist rehberi” unvanına sahip bir akademisyen olduğunu öğrenince son derece şaşırdım. Biraz daha araştırdığımda derslerin içeriğinin “turist rehberi” yetiştirmeye yönelik dersler olmadığını da gördüm. 18 akademisyenin turizmle hiç alakası olmaz mı? Koskoca fakültede hocaya göre ders mi belirlenir?! Konya’daki üç adet turizm fakültesinde yarının turist rehberi olacak öğrencilere hiç tatbikatlı (uygulamalı) eğitim yaptırılmaz mı?..
Otelcilikte uygulamalı olarak öğrenciler turizme kazandırılırken turist rehberi olacak insanlarımıza neden uygulamalı eğitim yaptırılmıyor ki. Bu son derece sakat eğitim programları ve ders programı isimlerini YÖK hiç ele alıp, değiştirme (düzeltme) gereği duymaz mı?
Konya’da turist rehberlerine neden uygulamalı eğitim yaptırılmıyor? Bunun resmiyete dökülmesi gerekmiyor mu?
Konya’da neden kokartlı ve bu işin ilmini almış turist rehberlerine değer verilmiyor! Şehrimize kafile ve guruplar halinde gelen yerli ve yabancı turistlerin ilk muhatap oldukları insanlar kim? Turist rehberleri değil mi? Bizler Konya’yı, kültürümüzü, değerlerimizi, tarihimizi ve ören yerlerimizi kokartlı profesyonel turist rehberleri vasıtasıyla tanıtmıyor muyuz? Onlar tüm bilgiyi doğrudan rehberden almıyor mu?..
Başta valilik olmak üzere mahallî yöneticiler turist rehberlerini tanımalılar. Profesyonel rehberler, yeterli donanıma sahip olmayan korsan turist rehberlerinin “Konya turizmine darbe” vurduklarından bahsettiler. Elbette her mesleğin bir ehli olmalı. Her iş de o ehil ve liyakat sahibi olan erbabına bırakılmalı.
Başta valilik olmak üzere büyükşehir ve ilçe belediyeleri profesyonel meslek haline gelen kokartlı turist rehberlerini tanımalı, onları muhatap kabul edip gereken saygıyı göstermeliler.
Konya’daki profesyonel turist rehberleri, TUREB sayesinde bunu da elde edeceklerine inanıyorum. Kendilerine çıktıkları bu örgütlü yolculukta ve mücadelede başarılar diliyorum.
PAZARTESİ: Konya’nın problem ve meseleleri neler?