Ülkemizdeki 11 şehri doğrudan, insanımızın tamamını ise doğrudan yahut dolaylı bir şekilde etkileyen büyük depremlerin üzerinden 23 gün geçti. Dünya tarihine yaşanmış olan en büyük ve en acı felaketlerden birine ne yazık ki ev sahipliği yapıyoruz.
Böylesi büyük bir felaketin altından kalkmak elbette ki kolay olmayacaktı.
Çünkü bu yıkım sadece fiziki bir yıkım değildi. Şehirleri yıkıp geçen, dümdüz eden deprem, o şehirlerdeki nice insanları da enkaz aralarında yuttu gitti.
Ama depremin yutamadığı bir tek şey vardı. O da insanlığımız. Elbette ki insanlıktan nasibini almamış olan azınlık, depremi bile fırsata çevirmeye kalkıştı. Ama yine de toplum geneline baktığımız zaman geçer not almayı başardık.
Sadece şehrimiz olan Konya ölçeğinde deprem ve depremin ardından ortaya koyulan yaklaşım itibariyle bu şehir övgülerin hepsini ve en güzel şekliyle hak ediyor.
Belki daha önce de değindik ama yine de söylemekte fayda var. Ülkemizin dört bir yanında şu an Konya, Konya halkı, Konya belediyeleri konuşuluyor. Konya’yı bilen zaten biliyor ama bilmeyenlerde de güzel bir Konya algısı oluşmuş durumda.
İnsanoğlunun erdemli olduğunu gösteren en önemli işaretlerden bir tanesi de yiğidin hakkına teslim etmesidir. İyiye iyi, kötüye kötü diyebilmek, marifeti taltif edebilmek her babayiğidin harcı değildir. Bu babayiğitler de yine bu şehirden çıkıyor. Muhalefet partilerinin, mecliste grubu bulunmayan partilerin il düzeyindeki yöneticileri Konya belediyelerinin deprem bölgesini merkezine alarak insanı yaşatmak üzere yaptığı faaliyetleri takdir edip, emeği geçenlere teşekkür edebiliyor. Deprem vesile oluyor, duygular bir olunca insanlar aynı yerden bakabiliyor.
BİR DEPREM DE KONYASPOR’DA
Depremden önce Konyaspor’da bir deprem yaşanmıştı açıkçası…
İlhan Palut’un takımdan gönderilmesinden önceki son maçlarına baktığımız zaman bir gerileme döneminin yaşandığına dair artçıları seziyorduk. Ancak artçılar, İlhan Hoca’nın gönderilmesi ve yeni gelen Aleksandar Stojanovic’in takımın başına getirilmesi ile birlikte yerini büyük bir depreme bıraktı. Yeni hoca ile birlikte Konyaspor bırakın galibiyeti, çıktığı resmi maçlarda rakip filelere bir tek gol dahi kaydedemedi. Yeni hocanın Konyaspor’dan önceki grafiğine bakıldığı zaman oldukça başarılı. Ama Konya’da ne hikmetse bir başarı sergilemeyemedi. Kendisinin de bu duruma şaşıp kaldığını işittik. Sivil toplum organizasyonlarında, kamu yararına yapılan her türlü faaliyette, belediyecilik ve yerel yönetim hizmetlerinde, bir bütün olarak başarı gösteren Konya, için Konyaspor’un bu başarısızlığını nazarlık olarak mı yorumlamak gerekir? Ama dileğimiz bu sürecin bir an evvel son bulmasıdır.
YÜZ BİNLERCE OTOMOBİL ENKAZ
ALTINDA KALDI! PEKİ YA FİYATLAR?
Niyetimiz felaket tellallığı yapmak değil. Ancak zaman zaman hepimizin malumu olan konularla depremin enkazdan öte sosyolojik, psikolojik ve ekonomik boyutları da gün yüzüne çıkıyor zaman içerisinde.
Konut krizi, kiralık ev sorunu, psikolojik buhranlar ve bunalımlar derken belki zurnanın son deliğindeki bir sorun gibi görünen ancak bakıldığında önemli bir problem daha ortaya çıkıveriyor.
Deprem bölgesinde enkazlar arasında kalan yüzbinlerce otomobil hurda yığınına döndü. Bir yerde ihtiyaç varsa, diğer taraftan da talep artmışsa piyasadaki arz ve talep dengesinin bozulmasına bağlı olarak fiyatlar da yukarı yönlü harekete geçebiliyor. Bugünlerde otomobil piyasasında ciddi bir hareketlilik, bu hareketliliğe bağlı olarak fiyatlarda yukarı yönlü ivmelenme var. Depremde enkaz altında kalan araçların ekonomiye ancak geri dönüşüm yoluyla kazandırılabilecek olması, sıfır araçların teslimat süresinin uzaması gibi etkenler ikinci el araç piyasasını ister istemez yükseltti. Bunun bir süre daha yükselme eğilimi, sonrasında da bugüne göre yüksek bir yerlerde dengeye oturma şekli olarak sonuçlanacağı uzmanlarca ifade ediliyor.