Meram’ı savunan adam!

Rasim Atalay

Bugünlerde Meram denince özellikle sosyal mecralarda özellikle bir kesimin kafasında farklı kıvılcımlar çakıyor…

Evlerimizi yıkıyorlar!

Malımıza kast ediyorlar!

Bizim olanı gasp ediyorlar!

Bizim olanı zorla alıyorlar!

Canımızı sıkıyorlar!

Mağdur ediyorlar!

Mağduruz da mağduruz…

Sosyal medya demiyorum, özellikle ve bilerek söylüyorum, belli bir kitleye ulaşmış, yüz binlerce takipçisi olan bazı klavye kalemşörleri örgütlü ve bilinçli bir şekilde mağdur edebiyatını Konya kamuoyunun gündemine sokmaya, gündemde tutmaya çalışıyor.

Onlar sosyal mecracı, biz ise gazeteciyiz…

Bakmasınlar şimdiye kadar sessiz sessiz durduğumuza.

Bazı emlakçıların para kazanma hırsı ile tarım arazisini nasıl pay edip, parsel parsel sattıklarını; bu parselleri satın alanların canlarının nasıl yandığını, tepkilerin nedenini çok iyi biliyoruz.

Bildiğimiz halde, kendi değirmenlerine su çekmek için bizi de alet etmeye çalışanlar oldu.

Diğer yandan bahse konu tarım arazileri üzerine inşa edilen villaları ve benzeri konutları tavizsiz bir şekilde yıkmaya devam eden Meram Belediyesi’nin bu konudaki duruşunun temelinde yatan gerekçeleri de biliyoruz.

Kısa yoldan ve kestirmeden, kitabın orta yerinden konuşacaksak, Meram Belediyesi’nin yaptığı yıkım kanunlar ve nizam çerçevesinde.

Bir kısım emlakçının para kazanma hırsı ile mağdur ettiği vatandaşın da haliyle canı bu yıkımlarla birlikte yanıyor… Ama acıyan can, tepkisini yanlış yere veriyor.

Dahası, ses acıyan yerden gelmiyor. Başka başka yerlerden geliyor. Ardını az araştırınca da tarlayı parselleyip vatandaşa yüksek bedellerle satan emlakçıların organizasyonu çıkıyor.

Mağduriyet var mı?

Var!

Ama mağdur edenin kim olduğunu doğru tespit etmek gerekiyor.

Yani diyorum ki acıyan yerin acıtmak istediği yer yanlış.

Kaçak yapıları yıkan Meram Belediyesi, Meram’ın ve Meramlının haklarını savunmak adına bunu yapıyor. Canı yananların hak arayacakları yer, onları örgütleyip Meram’a yönlendirenler. Yani hedef saptırılıyor!

Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş ile bu konuyu esaslıca konuştuk. Başkan Kavuş, geçtiğimiz yerel seçimlere işaret ederek, ‘Burada bir hak ihlali, bir gasp, kanuna ve nizama aykırı bir durum olmasa, seçimin arifesinde ben niye yıkım ekibini sahaya süreyim? O zaman da dedim, şimdi de söylüyorum. Meram’ın, Meramlının hakkını savunmak, bulunduğum makamın bana verdiği bir görevdir. Yanlış varsa babamın oğlu gelse affetmem, gereğini yaparım’ diyor.

Sözün özü; Takipçisi yüksek belli başlı sosyal mecralarda köpürtülüp köpürtülüp önümüze konulan, tekrar tekrar gündem edilmeye çalışılan mevzuda ne kadar çığırtkanlık yapılırsa yapılsın, belediyenin tavrı değişmeyecek. Başkan Kavuş, bu konuda çok kararlı. Dinlediğimde kendisine hak da veriyorum. Kimse kusura bakmasın. Değil Meram Belediyesi’nin önünde eylem yapmak, değil AK Parti İl Başkanı Hasan Angı’ya Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş’u şikayet etmek; Ankara’da meclisin önünde de eylem yapsanız sonuç değişmeyecek.

Beyhude bir çaba ile vakit öldürmek yerine, size gönderilen tebligatları dikkate alın, daha fazla mağduriyet yaşamayın.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.