Meslek liseleri CHP’nin parti programında yer alan “8 yıllık kesintisiz eğitime dönüş” projesiyle yeniden gündeme geldi. “Yeni CHP”nin darbe dönemi uygulamalarına götürecek projelerinde umut olacak, Türkiye’nin önünü açacak hiçbir şey bulamadık, ne yazık ki...
28 Şubat’ta imam hatipler bahane edilerek tüm mesleki eğitimin kökünün kurutulması, bu alanda telafisi uzun yıllar alacak tahribatlara yol açmıştı. “Onlar konuşur AK Parti yapar” sloganıyla kampanyasını sürdüren AK Parti’nin eğitimde en cesur çıkışı, tüm meslek liselerine nefes aldıran, üniversiteye girişlerde ayaklara vurulan pranga olan katsayı adaletsizliğini kaldırması olmuştu. Sonra elbette 4+4+4 projesiyle, eğitimde biriken sorunlara rağmen alınan mesafeler, elde edilen kazanımlar…
Mesleki eğitim son yıllarda Cumhurbaşkanımızın, Başbakanlığı döneminde 30 Eylül 2012’de kamuoyuna açıklanan AK Parti 2023 Vizyonu’nda gündeme gelmişti. Orada meslek okullarının ve mesleki eğitim merkezlerinin daha da verimli ve etkin hale getirileceği ve istihdamın önündeki engellerin aşılacağına işaret ediliyordu. Bunun için her türlü teşvik ve destekle gençlerin kariyer planlamasına yönelik hizmetlerin yaygınlaştırılacağı, hatta “iş kurma ve geliştirme merkezleri” açılacağı müjdeleniyordu.
Bugün gelinen noktada, gençlerin kendilerini ifade edebilmeleri, toplumsal yaşama istedikleri şekilde, etkin biçimde katılmaları ve insana yaraşır istihdam imkânlarından yararlanmaları için onlara öncelikle kapsamlı bir temel eğitim programının sunulması hayatî önemi haiz. Türkiye’de bir yandan mesleki ve teknik eğitimi iyileştirmeye dönük adımlar atılırken, genel eğitim ve mesleki eğitim arasındaki kalite farklarında, gençlerin eriştikleri öğrenme düzeyi, mesleki eğitim ve işgücü piyasaları arasındaki ilişki ve gençlerin çalışma hayatındaki tecrübeleri gibi pek çok alanda önemli sorunlar göze çarpıyor.
İşte bu sorunları dost meclislerinde konuşurken sorunlardan sonra çözüme odaklı önerileri de ard arda sıralayan ufku açık bir hocamız var İl Milli Eğitim’de... Yeni siyasi dille ifade edecek olursak, sahada pişmiş, kariyerini mesleki eğitimin içinde, atölyelerde yapmış, analizleri ve projeleriyle mesleki eğitimi 2023’ün ötesine, belki de 2071’e taşıyacak bir ufkun sahibi İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mustafa Yılmaz…
Kendisine bağlanan Meslekî Eğitim, İnşaat, Strateji Geliştirme de dahil pek çok birimin yükünü omuzlayabilen Hoca, mesleki eğitimin hak ettiği yerde olmadığını düşünürken, her gün bir önceki günden daha çok çalışarak sorunların çözümüne katkı sağlıyor.
Meslekî eğitime nasıl bir perspektif kazandırılacağı konusu onun uzmanlık alanı olmuş. Mesleki eğitimin, akademik eğitim kadar önemli hale geldiğini ilk kez ondan duyuyorum. Sanayicilerin çekinerek yaklaştıkları bir çok projede kendilerine cesaret vermiş. İnsaniyeti entelektüel zihinle birleştirmek ve bu arada tevazuu koruyabilmek zordur. Akademya ve bürokrasi, tevazusunu yitiren adamlarla dolu. Umarım bu yazı onun iş hayatına bu anlamda negatif etkilerde bulunmaz.
Yılmaz Hoca ile meslek liseleri ve buraların en önemli eğitim ortamı olan atölyeler ve iç donanımları hariç, diğer liselerdeki fiziki açığın büyük ölçüde giderildiği konusunda birleşiyoruz. Başarılı öğrencilerin meslek liselerinden uzak durmasının, bu okulları “son kapı” haline getirdiği görüşünde de. Bu okulları aslî kimliğine döndürecek, onlara yeniden misyon kazandıracak hayatî hamlelere ihtiyaç olduğunda da. İşte o hamleler ve O’nun anlattıkları için, gelecek yazıda görüşmek üzere…