Yeniyıla girdiğimiz günden itibaren kamu düzeni ve günlük yaşantımız “METEOROLOJİYE” endeksli olarak sürdürülmektedir.Hemen her gün her saat basın ve yayın organlarından ve doğrudan kendi internet sayfasından Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve onun taşradaki teşkilatları her halde en çok aranan, izlenen ve ne söyleyeceği merak edilen kurum olmuştur.
Ülkemizde ve bölgemizde son ön beş gündür yaşanan hava koşulları sayesinde pek çok şeyin tekrar farkına vardık.Kar yağışını ne kadar özlediğimizi ve beklediğimizi,tarım için, çiftçimiz için, barajların dolması için yer altı sularını yükselmesi için, ne kadar gerekli olduğunu;Havadaki mikropların kırılması için, hava kirliliğinin temizlenmesi için ne kadar önemli olduğunu;
Fakirliğin,yokluğun, açlığın ve soğukta mahsur kalmanın ne demek olduğunu, sıcağın ve varlığın kıymetini,zor günlerde dayanışmanın paylaşmanın önemini, sağlımızın kıymetini, yolda güvenle yürüyebilmenin ne olduğunu, araçlardaki kar lastiği ve zincirin ne kadar gerekli olduğunu, seyahat planlarının özgürce yapılabilmesini,iş yerine gidip gelebilmeyi kısacası sağlıklı güvenli ve huzurlu bir yaşantının ne demek olduğunu bir kez daha anlamamıza vesile oldu; Meteorolojik Hayat.
Okulların tatil edilmesiyle birlikte Sayın Valimiz Muammer EROL’un sosyal medyada kahraman ilan edilmesinin yanı sıra; Belediyelerin Yol Açma ekipleri, AFAD; UMKE, AKUT; Askeri birlikler, Jandarma, İtfaiye, Emniyet, Trafik ve Karayolları ekiplerinin hayatımızda ne kadar önemli olduklarını ve vatandaşın vergileriyle maaş olanbu isimsiz kahramanların son kuruşuna kadar helal lokma yediklerine kadar pek çok kişi, kurum ve kuruluşun önemini bize yeniden gözler önüne serdi ; MeteorolojikHayat.
Ayrı bir sayfa da Meteoroloji teşkilatına açmamız ve hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Yaşanan hava koşularının önceden tahmin edilmesi ve uyarı sistemlerinin % 100 e varan tutarlılığı ile kamuoyunun takdirini kazanmışlardır. Bizlerde başta Genel Müdür Sayın İsmail KÜÇÜK ve Konya 8.Bölge Müdürü Sayın Sami ÇEVİK olmak üzere tüm çalışanlarını tebrik ediyor başarılarının devamını diliyoruz.
Kamuoyunda öyle meslekler vardır ki varlığı böyle olağan üstü günlerde hissedilir. Meteoroloji kurumu ve meteoroloji bilimi de bunlardan biridir. Aslında her gün hayatımızdadır.Her gün onun verdiği başta hava tahminleri olmak üzere pek çok hizmetler hemen her kişi kurum ve kuruluş tarafından aksatılmadan alınmaktadır. Bu bakımdan meteoroloji kurumu ve meteoroloji mühendisliği mesleği maalesef hak ettiği yerde değildir. (bu arada üniversite tercihlerinde İTÜ Meteoroloji Mühendisliğini öneriyorum)
Öte yandan bu yaşananları “Beyaz afet ve Kar felaketi” gibi olumsuz tanımlamalar yapmak haksızlık olur. Kar, felaket değil berekettir. Bu bereketin felakete dönmesi biz insanların elinde, bu tür hava koşullarının neden olabileceği olumsuzluklara önceden hazırlıklı olmak ve alt yapımızı güçlendirmek, var olanın kıymetini bilmek ve tasarruflu kullanmak,sürdürülebilir kılmak bizim elimizdedir.
Bu tür olayları kriz değil de risk olarak görmeliyiz. Olduktan sonra kriz masası kurmak yerine önceden afet ve risk masası oluşturmak gerekir.Bu konuda önceden afet ve risk değerlendirme plan ve programları yapmanın ne kadar önemli olduğunu bize bir kez daha hatırlattığı için teşekkür ediyorum “Meteorolojik Hayata”
Bilindiği üzere, dünyada süre gelen doğa olayları, insanların yaşamını önemli ölçüde etkilediğinde doğal afetolarak nitelendirilmektedir. Diğer bir deyişle Birleşmiş Milletler tarafından doğal afetler, toplumun sosyo-ekonomik ve sosyo- kültürel faaliyetlerini önemli ölçüde aksatan, can ve mal kayıplarına neden olan fakat yerel imkânlar ile baş edilemeyen doğa olayları olarak tanımlanmıştır. Yine BM tarafından yayınlanan İklim Değişikliği raporlarına göre bu tür hadiselerin olma periyodu ve şiddeti artacaktır.
Dünya genelinde doğal afetlerin %90 gibi büyük bir kısmını hidro-meteorolojik afetlerin oluşturduğu gözlenmektedir. Dünya ölçeğinde yaşanan doğal afetlerde hayatını kaybeden insanların ölüm nedenlerinin %90’ı kuvvetli meteorolojik ve hidrolojik olaylardan kaynaklanmaktadır. Bu konuyu en üst düzeyde ciddiye almak zorundayız artık.
Tüm dünyada olduğu gibi, büyük bir coğrafya ve farklı iklim bölgelerine sahip ülkemizde de, başta kuraklık ve seller olmak üzere meteorolojik ve hidrolojik afetler oldukça sık meydana gelmekte ve ciddi can ve mal kayıplarına yol açmaktadır. Uzun yıllardır yaşanmayan soğukların ve kar yağışının neden olduğu olumsuzlukları en aza indirmek ve bu bereketli günlerin kıymetini bilip fırsata dönüştürmek için el birliği ile çalışmak zorundayız artık.
Unutmayalım ki kainatıngerçek sahibi Yüce Allah(c.c) , her şeyi bir neden üzerine ve ölçülü olarak, yaratmış ve bizlere dengeyi bozmamamızı emretmiştir. Her şeyin paraya endekslendiği bir dünyada bize bir kez daha tabiatın ve ekolojikdengenin önemini hatırlattığı için ve Cenabı hakkın bizlere verdiği nimetlere bir kez daha şükretmemize vesile olduğu için teşekkür ediyorum, Meteorolojik hayata.Kalın sağlıcakla…
ÇEVRECİ SÖZÜ; Havalar Nasıl Olursa Olsun,Sizin Havanız Hep İyi Olsun.