Kimseyi “Kötü niyetli” olarak görmüyorum. Çünkü insanların akıllarından ne geçirdiklerini bilmiyorum. Bilmediğim bir şey hakkında da “Niyet okumayı” doğru bulmam. Ancak; Bazen iyi niyetli bir yaklaşımla başladığınız iş, hiç de istemediğiniz bir şekil alır ve yaptığınızın yanlış olduğu neticesi ile ortaya çıkar.
Gül Bahçesine yapılacak ek bina da böyle olmuştur.
Belki iyi niyetlerle başlanılmıştır ama, sessiz sedasız başlanılan iş mezar kalıntılarının çıkmasıyla koskocaman bir yanlış olmuştur.
Kemikler bir işaret fişeğidir.
O kemikler ki, “Burada inşaat yapmayın” demektedirler. Bunca akil insanları dinlemediniz “Bari bizi dinleyin” diyerek, kemikler dile gelmiştir.
Dünyanın hiç bir yerinde Mevlana Türbesi değerinde bir anıtın yanında inşaat yapılmaz. Amaç ne olursa olsun, bu bahçenin tarumar edilmesi uygun olmamıştır.
Projenin kapsamını bilmiyorum, eğer türbeden daha yüksek bir kot düşünülmüşse bu mimari bir cinayettir. Hatta türbe kotunda bile bir inşaata nasıl sıcak bakılmış, aklım almıyor.
O bahçe yıllarca bakımsız, türbeye yakışmayan şekliyle şefkat bekliyordu. İlgi bekliyordu. Türbeyle uyumlu olması isteniyordu. Tam da “Eh işte” denilmişken ek bina nereden çıktı anlamadık.
Bizde işler genellikle el yordamıyla bilimsellikten uzak yapılır. Hesap kitap yapmadan “Deneme-sınama” ile başlarız, olmadı yıkarız.
Selimiye Camii ile Türbenin önündeki alanda bulunan ağaçların kaldırılması hatırlarsanız ne kadar sıkıntılı oldu. Çünkü “eşeğin kuyruğunu kesme, kimi uzun der kimi de kısa.”
Türbenin önünü kapatacak şekilde uzayan ağaçların dikilmesi zaten bir hata idi. Kaldırılması da bir o kadar sıkıntılı oldu. İlla ki yeşil olsun istiyorsak, bari bodur ağaçlar dikseydik zamanında. Ama şimdi olması gereken gibi oldu.
Gül Bahçesi’ne ek bina yapılması fikrinden vaz geçilmesi bir zarurettir. Yanlıştan dönmek de erdemdir. O bölge ek binayı kaldırmaz. Hafriyat alanından çıkan kemikler de bu karardan rahatsız olmuşlardır. Atalarımızın kemiklerini bari rahat bırakalım isterseniz.
İş bu noktaya gelmişken, birçok kişi ve kuruluşlar da bu ek binanın uygun olmadığını ifade etmişken hâlâ inatla inşaata devam edilirse, o zaman yukarıda söylediklerimden imtina ederim ve niyet okurum.
Çünkü takke düşmüş, kel görülmüştür.
Kusura bakmayın ama, kötü niyetlisiniz.
Vaz geçtim. İsterseniz kusura da bakın.