Din câhili ve din düşmanı fen taklidçileri, ihtisas kütüphanelerimizde sadece dînî eserlerin yer aldığını zannederler. Halbuki bu kütüphanelerde her sahaya dair elyazması ve matbu eserler mevcuttur. Nitekim fen dalı başta olmak üzere, her sahada islâm âlimlerinin kaleme aldığı elyazması ve matbu eserlerin bulunduğu İstanbul Süleymaniye Kütüphânesinde araştırma yaparken, okuma salonunda bazı Avrupalı akademisyenlerin başta matematik olmak üzere fen sahasındaki elyazması eserleri tetkik ettiklerine şâhid oldum.
Sadrazam Mustafa Reşid Paşa mason idi. İngilizlerden aldığı emir ile, mekteplerden fen derslerini kaldırdı. Fen adamı yetişmez oldu. Modern harp silahları yapılamadı. Sonraki harplerde hep mağlup olduk. İngilizlerin İslâm’a yaptıkları en büyük düşmanlık bu oldu.
Hayvanların en üstünleri ve insana en yakın olanları at, maymun, fil ve kuşlardan tûtî yani papağandır. Maymunun ve filin zekası, çok insandan aşağı değildir. Darwin adındaki bir doktor, hayvanların üstünlük sırasını yazmış ve en üstününün maymun olduğunu bildirmiştir. Bunu okuyan islâm düşmanları, kendilerine ilerici diyen, kalın kafalı birkaç fen yobazı Darwin’in “Hayvanların birbirine döndüğünü, yüksele yüksele, sonunda insan olduğunu” yazıyor diyorlar. Bunu ileri sürerek, Âdem aleyhisselâmın topraktan yaratıldığını inkar ediyor ve Müslüman çocuklarını aldatıyorlar. Halbuki Darwin, kitabında, hayvanlar birbirine döner demiyor. “Yaratılışlarında bir tekâmül ve bir üstünlük sırası vardır” diyor. Aşağı derecedekilerin üstündekilere gıda ve yem olduklarını yazıyor. Bu hâli islâm âlimleri daha önce görmüşler, anlamışlar, yazmışlar ve bildirmişlerdir. Nitekim Darwin, 1809 senesinde doğmuş ve 1882’de vefat etmiştir. Hayvanların üstünlük sırasını ve en üstünlerini, aşağıda yazdığı şekilde bildiren Ali bin Emrullah (rahimehullahu teâlâ), bundan önce, yani 1503 senesinde doğmuş ve 1570’de vefat etmiştir. Darwin’in, bu yazılarını islâm kitaplarından aldığı anlaşılmaktadır.
Hayvan cinsinin en aşağı nevi süngerlerdir, beyazlardır. Denizlerde yaşarlar. İradeli ve istekli hareketleri vardır. Sularda yaşayan binlerce ibtidâî hayvan vardır. Her neviden daha olgun ve daha üstün başka neviler yaratılmıştır. Tabiiyye kitaplarında, üstünlük sıraları bildirilmektedir. Her sınıfta, başka başka gıdalanma ve müdafaa uzuvları vardır. Kimisine ok, kimisine diş, kimisine pençe, kimisine boynuz, kimisine kanat, kimisine sürat, tilki gibi olanlara da hile verilmiştir. Yaşamaları için, insan aklını şaşırtan şeyler ilham olunmuştur. Bal arısı, mühendis gibi, altı köşe petek yapar. Silindir yapsaydı, aralarında boşluk kalırdı. Altıgen prismalar arasında yer ziyan olmuyor. Dörtgen olsaydı, hacımları daha az olurdu. Bunu insanlar okumakla ve öğrenmekle anlar. Öğrenmeyen anlamaz. Arıya bunu bildiren kimdir? Allahü teâlâ ilham etmektedir. İlhama şimdi içgüdü deniyor.
İnsan kalbi ve ruhu, yalnız insanlarda bulunur.