Gazeteler ve Televizyonlarda dünyadan haberler bölümüne baktığınızda ne dikkatinizi çekiyor? Acılar, kavgalar, çatışmalar, ölümler, yokluklara dair haberler neden hep İslam coğrafyasında.. Buna dikkat ettiniz mi? Müslüman ülkelerde yaşanan felaketler ve acılar dünyada son derece normal karşılanıyor. Siz de şaşırmıyor musunuz?
Üzerinde biraz düşünecek olursak, Irak’ta adeta sıradanlaşmış olaylardan bomba yüklü araçlarla suikast saldırıları oluyor ve bu saldırılarda her gün 30-40 kişi ölüyor. Geçtiğimiz günlerde ise Nijerya'da Boko Haram terör örgütü 2000 kişiyi yakarak katletmişti. Bu iki örneğin herhangi birinin Batıda teşebbüsünün dahi olması, bu konunun dünyanın gündemi haline gelmesine, gece gündüz konuşulmasına, yüksek güvenlik önlemlerini artırılması hususunda planlar yapılmasına sebep oluyor. Charlie Hebdo'ya yapılan saldırıda 12 kişi hayatını kaybetmesine rağmen bugün hala gece gündüz programlar düzenleniyor. 2000 Nijeryalı müslüman için ise bir dakikalık haberi yeterli buldular. Bu olayın büyüklüğünü görüyor musunuz?
Guantanamo... Ebu Gureyb... Afganistan’da öldürülen Müslümanların parmaklarını “hatıra” olarak ülkesine götürenler... Baas rejiminin öldürdüğü 120 binden fazla masum insan... Suriye’de mülteci konumundaki 6 milyon müslüman... Mısır meydanlarında namaz kılarken kurşuna dizilen kardeşlerimiz... Burma’da budist işkenlerine maruz kalan, yakılarak şehit edilenler... Bangladeş’te hukuksuzca hapsedilenler... Doğu Türkistan’da olmadık suçlardan idam edilenler.. Kısaca dünyada her gün aşağılanan mazlumların yaşadıklarının milyonda biri Batı’da yaşanıyor olsa dünyanın tepkisi ne olurdu? Charlie Hebdo ile gördük..
Bu yüzden müslümanlar ABD, AB ve BM'den kendilerine yardım etmelerini ummasın. Ancak müslümanlar gerçek anlamda kurana uymakla kalkınır ve değer kazanır..
Hayır, biz onlara kendi ŞAN ve ŞEREF (zikir)LERİNİ getirmiş bulunuyoruz, fakat onlar kendi zikirlerinden yüz çeviriyorlar. (muminun Suresi, 71)
Ve Müslümanların Allah'ın Kuran’da bildirdiği emre uyarak bir an önce bir birlik olmaları İslam coğrafyasının içinde bulunduğu bu durumdan çıkması açısından tek çözümdür. Avrupa birliği benzeri bir ittifakla dev bir güç meydana gelecek, bu birlik Müslümanların duruşunu diğer dünya güçleri karşısında çok kuvvetlendirecektir. Bunun neticesinde de Müslümanlar “…ve haklarına tecavüz edildiği zaman, birlik olup karşı koyanlardır…” (26:39) ayetinin gereğini yerine getirmiş olacaklardır. Böylelikle bahsettiğimiz gibi Müslümanların hayatının hiçe sayıldığı olaylar son bulacaktır. Batı, isteklerine boyun eğmek zorunda kalan bir Müslüman dünyası yerine, başı dik, siyasi ve ekonomik açıdan bağımsız, sanatte ve bilimde ilerilemiş çok büyük bir güçle muhatap olacak ve Müslüman dünyasında meydana gelen bu acılar son bulacaktır.
Müslümanlar Kuran’da bildirilen hoşgörülü, özgürlükçü, ilerici ve haysiyetli ahlakı yaşadıklarında, Allah’ı izniyle, Müslümanları ezme gayretindeki zihniyetlere karşı en önemli cevap olacaklardır.