Kahir ekseriyetinin kendini Müslüman olarak tanımladığı bir ülkede namazın önemi, dindeki yeri ile ilgili bir yazı yazmak istemezdim.
Ancak, namaz kılanların sayısının periyodik olarak azaldığı, namaz kılmanın güç geldiği; bir de üstüne namazı itibarsızlaştırma faaliyetlerinin arttığı gümümüzde namaz ile ilgili bir yazı yazmanın zorunluluk halini aldığını düşünüyorum.
En acısı da, namazı itibarsızlaştırmaya çalışanların kahir ekseriyetinin hoca tiplemeli, ilahiyatçı, profesör güruhundan olmasıdır.
Şunu kimse unutmasın ki, namaza dokunanın son durağı imansızlık olup namazla uğraşmak küfrün en somut göstergesidir!
-“Namaz bu milletin başına bela” diyenlerin sonunu görmediniz mi?
Şunu da belirteyim; bu yazıyı yazmanın gayesi birilerini kötülemek olmayıp bir Müslüman kardeşimi de olsa bunların etki alanından kurtarmak ve namaz kılmaya teşvik etmektir.
Ya değilse işim gücüm yokta mahalle dedikodusu yapmak değil; tartışmak hele hele hiç değil!
Tartışmanın kimseye bir faydasının olmadığını da gayet iyi biliyorum.
Dünya hayatında bir insan için, Allah(cc)’a, Resulü Hz. Muhammed(sav)’e ve bildirdiklerine inanmasından daha büyük daha değerli hiç bir şey yoktur!
İman etmek çok çok önemli olduğu gibi ibadet etmekte çok önemlidir.
İbadetlerin en birincisi en faziletlisi bil ittifak NAMAZ’dır.
Allah(cc); “Sana Kitap’tan vahyedileni oku ve namazını kıl. Muhakkak ki (gereği gibi kılınan) namaz hayasızlıktan ve kötülüklerden alıkoyar. Allah’ı zikretmek ise elbette (ibadetlerin) en büyüğüdür. Allah (bütün) yaptıklarınızı bilir” (Ankebut 45) buyurmaktadır.
İslam Âlimleri, “Namaz kılmamak, imansızlıktan veya iman zayıflığından ileri gelir. Beş vakit namaz kılmak, kalbi hasta olanlara güç gelir. Çok namaz kılmakla kalp de Allah sevgisi hâsıl olur,” buyurmaktadırlar.
Namazla ilgili çok Ayet-i Kerime ve Hadis-i Şerif bulunmaktadır. Efendimiz(sav);
*Namaz, Allahü Teâlânın hoşnut olduğu bütün amellerin en faziletlisidir. Rızkın bereketi, duanın kabulüdür. Kabirde ışıktır. Sıratı yıldırım gibi geçiricidir. Cennette başa taçtır. İmanın başı, gözün nuru ve Cehennemden kurtarıcıdır. (Miftah-ul-Cenne)
*Namaz dinin direğidir, terk eden dinini yıkmış olur. (Beyheki)
*Namaz kılmayanın dini yoktur. (İbni Nasr)
*Namazın farz olduğuna inanıp eksiksiz kılan, Cennete gider. (Hâkim)
*Namazı kasten bırakanın ibadetleri kabul olmaz ve namaza başlayana kadar Allahü teâlânın himayesinden uzak kalır. (Ebu Nuaym)
*Münafıklara en ağır gelen namaz, yatsı ile sabah namazını cemaatle kılmaktır. Bunlardaki ecri bilen, sürünerek de olsa, cemaate gelir. (Buhari)
*Namazın dindeki yeri, başın vücuttaki yeri gibidir.” (Tabareni)
*Namaz kılan, kıyamette kurtulacak, kılmayan perişan olur. (Taberani)
*Bizimle kâfir arasındaki fark namazdır. Namazı terk eden kâfir olur. (Nesai)
*İman, namaz demektir. Namazı itina ile vaktine, sünnetine ve diğer şartlarına
riayet ederek kılan, mümindir. (İbni Neccar)
*Namazı kasten terk eden kâfirdir. (Taberânî)
*Namaz kılmayanın Müslümanlığı yoktur. (Bezzar)
*Kıyamette kulun ilk sorguya çekileceği ibadet, namazdır. Namazı düzgün ise, diğer amelleri kabul edilir. Namazı düzgün değilse, hiçbir ameli kabul edilmez.” (Taberani) buyurmaktadır.
Hanefi Mezhebi Âlimleri; “Dinimizde en büyük günahı işleyen kâfir olmaz. Bunun için namaz kılmayana kâfir denmez. Fakat namaz çok önemli bir ibadet olduğu için namaz kılmayanın imanla ölmesi çok zayıf bir ihtimaldir. Namaz kılmayanın kalbi kararır diğer günahları işlemekten çekinmez. Günahlarda insanı küfre sürükler,” buyurmaktalar.
İnsanlar namaz kılmadıklarına üzülecekleri hatta dövünecekleri yerde bir takım İslam düşmanlarının namazı itibarsızlaştırma, sıradanlaştırma propagandalarının etkisinde kalmaktadırlar.
Namaz kılmıyorsak bile namazı hafife almayalım; kurtuluşumuz için tövbe edip namaza başlayalım; sakın ha sakın ha namaza dokunmayın, namaza dokunanın sonu perişan olur!!!
Hele hele namaza “BEŞ VAKİT YATMA KALKMA” demeyin;. Allah(cc) bir yatırır bir daha kalkılamaz olunur!
Yukarıdaki açıklamalardan sonra namaz bize güç geliyor mu gelmiyor mu biraz düşünelim!