Napolyon'un acı âkibeti

Prof. Dr. Recep Dikici

Halk arasında "Napolyon Kirazı" denilen büyük, kırmızı ama hafif koyuya çalan harika tatlı Napolyon Kirazının adı, Bursa şehri içerisindeki eski adı Apollion ve Apolyont olan Uluabat gölünün çevresinde yetiştirilen kirazlar hem iri hem de kıpkırmızı olup, durum da böyle kirazların bu isimle anılmasını sağlamıştır. Geçen zamanda söylene söylene ünlü Fransız devlet adamı Napolyon (1769-1821)'un ismine ulaşmıştır.

İnsanlar, ne oldum dememeli, ne olacağım demelidir. Servet ve şöhret geçicidir. İsmi kiraza bile verilmiş olan Fransa imparatoru Napolyun'un hayatı, buna en güzel örneklerden biridir. Nitekim tarihteki en önemli komutanlardan biri olan ve "Hayat boyunca başarının sırrı: Para, para, para" diyen Napolyon'un savaşları dünyanın her yerinde askerî okullarda ders olarak okutulmaktadır ve kendisi Avrupa tarihinin en ünlü ve en tartışmalı siyasî figürlerinden biridir.

Ordusuyla Yafa'ya giren Napolyon, şehirdeki on bin kadar asker ve sivili kılıçtan geçirmiştir. 19 Mart'ta Akka kalesi önüne gelmiş ve Cezzâr Ahmet Paşa komutasındaki sert Osmanlı direnişi karşısında bozguna uğramıştır. Bu yenilgi karşısında Mısır'a geri dönmek zorunda kalmıştır. Ordusunun büyük bir bölümünü Rusya Seferi sırasında kaybeden Fransa, yeni bir ordu oluşturmanın zorluklarına katlanmaya mecbur olmuştur. Üretimden çekilen işgücü ve artırılan vergiler, halkı da Napolyon'a karşı bir tutuma itmiştir.

Napolyon, Şubat 1815'te Elba adasından kaçıp Fransız hükümetinin başına geçmeyi başardıysa da, kendisini yeniden koalisyon güçleri ile savaşta bulmuştur. Bu yeni koalisyon, Temmuz ayında Waterloo Muharebesi'nde onu kesin bir yenilgiye uğratmıştır. İngilizlere teslim olan Napolyon, gözlerden uzak bir yerde olan Saint Helena adası'nda hapse gönderilmiş ve 51 yaşında mide kanserinden ölmüştür. Bir rivâyete göre cenazesi yakılmış, diğer bir rivâyete göre de büyük ihtimalle kemikleri taşınmıştır. Kemikleri haşin dalgalı denizde taşınırken nasıl da sızlamış ve acı çekmiştir. Bir milyon kişinin şahitliği ile külleri veya kemikleri Paris'e, hâlen bulunduğu Leş İnvalides'e defnedilmiştir.

Napolyon, hayatının hiç böyle sonlanacağını aklından bile geçirmemiştir. Napolyon'un fecî bir şekilde ölümü de, âhirete imânsız gidişi de çok düşündürücüdür. Allahü teâlâ, âkibetimizi hayırlı eylesin.

Napolyon'un meşhur sözlerinden bazıları: "Büyük felâketler, büyük insanların yetiştiği okuldur.", "Ahmaklar geçmişten, akıllılar bugünden, çılgınlar gelecekten bahseder.", "Kazandıklarımın hepsini cesâretime ve çalışkanlığıma borçluyum.", "Ölüm her gün etrafımda kanat çırpıyor... Hayat bu kadar gürültüye değer mi?", "Bana Türklerden kurulu bir ordu verin, size dünyâyı esir alayım.", "İyi bir ziraate dayanan maliye asla yıkılmaz."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.