Bir ramazan ayını da bugün uğurluyoruz.
Fakirin zenginin, arkadaşların dostların, akraba ve ailelerin daha sık bir araya geldiği bu mübarek ayda oruçlar tutuldu, ibadetler yapıldı, hayır hasenatlar yerine getirildi.
Bu güzel ayın arkası Ramazan bayramı ile de yapılan ibadetlerin karşılığının sevince dönüşmesidir.
Bayramda aileler, akrabalar, eş dost, arkadaşlar bir araya gelinir bayramlaşmalar yapılır.
Büyükler ziyaret edilir, eller öpülür, küçükler sevindirilir.
Misafirlere, şeker, börek, tatlı ikramları yapılır.
Bu gelenekler yıllardır, bayram namazı sonrası başlar ve bayramın son gününe kadar devam ettirilir.
Şimdi gelelim atasözüne ne demiş büyüklerimiz. Ne ekersen onu biçersin.
Tarlaya mercimek ekip de karşılığında buğday ürünü alınmadığı gibi, çocuğa da ne verirsen onu alırsın.
Bayramda memleketinde, aile büyüklerin ile akraba ziyaretleri ile bayramı değerlendirirsen.
Yarın da senin çocukların bayramlarda ailesi ile seni ziyaret edip senin elini öpecektir.
Sen bayram öncesi tatil deyip, sahillere gider bunu alışkanlık yaparsan, yarın sen de camda kapıda çok beklersin.
Çocuklarınmıza gençlere her konuda iyi örnek olmalıyız.
Büyüklere saygıyı, vatan millet sevgisini aile içinde de toplumda da iyi aşılamalıyız.
“İyilik, körün görebildiği, sağırın ise işitebildiği bir dildir” denilerek derin bir yorum getirilmiş.
Siz de, küçük de olsa başkalarına karşı nezaketli davranışlarda bulunun.
Öncelikle kendinize karşı nazikseniz, diğer insanlar da bunu hissedecektir.
Başkalarını sevebilmek, önce kendinizi sevmekten geçer.
Kendinize iyi ve nazik davranırsanız, hakiki ve esaslı bir insan olduğunuzu herkes hissedecektir.
İnsanları sahte bir gülüşle kandırabilirsiniz lakin kendinizi kandıramazsanız.
Kendi kendinize iyi ve nazik davranmanız demek, sizi mutlu eden şeyleri yapmanız demektir.
Kendinize karşı ne kadar nazik olursanız, başkalarına nezaketli davranmak o kadar içinizden gelir ve bunu tüm samimiyetinizle yapmak istersiniz.
Ülkemiz son zamanlarda sıkıntılı kritik günler geçiriyor.
Sonra ki pazar her bir vatandaşımızın kullanacağı oy, ileride ne biçmek istiyorsa onun tohumları olacak.
Yani ne ekilirse o biçilecek.
Temenni ederiz ki huzur tohumları ekilsin; istikrar ekilsin, barış ekilsin, anlayış ekilsin...
Herkes bal gibi biliyor. Türkiye'nin güçlü olmak için, birlik olmak için bunlara ihtiyacı var.
Hem de her zamankinden daha fazla...
Bu gerçeğe rağmen, nifak tohumları ekmeye devam edenlere, düşmanlık duygusu taşıyanlara, aşırılığa kaçanlara bir çift sözüm olacak.
Bilsinler ki, “Rüzgâr eken, fırtına biçer”, aşırılık yapan aşırılık bulur. “Eden kendine eder”...
Gelin eteğinizdeki taşları dökün. Yerine ülkemizin hayrı için iyilik tohumları doldurun.
Bilin ki, “Ne ekerseniz, onu biçeceksiniz” hem de fazlasıyla...