İlhan Hoca hakkında hep güzel şeyler yazdı, yazıldı. Bugüne kadar ciddi hiçbir eleştiri olmadı bildiğim kadarıyla, başarılıydı çünkü. Karakterli, düzgün insan olarak tanıdık.
Ancak sürpriz bir ayrılık oldu.
Bazı çiftler vardır gündelik hayatta veya ünlüler aleminde. Herkes gıptayla bakıp; “örnek çift”, “örnek aile” der. Ancak aile içerisinde öyle sorunlar vardır günün birinde boşandıkları haberi bomba gibi düşer herkes büyük şok yaşar.
Demek ki “göründüğü gibi değilmiş” denir.
Konyaspor yönetimi de, İlhan Palut’la “Başarısız olsa da İlhan Hocayla devam edeceğiz”den boşanma aşamasına gelmişse demek ki içeride ciddi sorunlar yaşanmış.
Demek ki dışarıdan göründüğü gibi değilmiş.
***
Tabi asıl dananın kuyruğu İlhan Palut’un gönderilmesinin hemen sonrasında yeni hocanın açıklanmasıyla koptu.
Yani Palut’la ayrılmanın daha önceden planlandığı ve yerinin hazırlanmış olduğu ortaya çıktı.
Tabi bu etik açıdan haklı ve doğal olarak eleştirildi. Konyaspor yönetimi de bunu kendince savundu ancak önemli bir şeyin altını çizdi: “Bazı şeyler aile içinde kalacak.” Konyaspor yönetimini eleştirenler bu noktada da takdir etmeli.
İnsanlar ayrıldığında aile içinde bazı namahrem yaşanmışlıklar içeride kalır.
Ancak İlhan Palut’un, “Herhangi bir takımın başında bir teknik direktör varken hiçbir kulüple görüşmeyeceğim. Bir hoca gönderildikten 2 saat sonra 'Hoş geldin İlhan Palut' yazısını hiçbir kulübün sayfasında göremeyeceksiniz” sözleriyle Konyaspor yönetimini hedef alması, bir bakıma ahlaki eleştiri yönetmesi, bu mahremiyetin ortadan kalkmasına neden oldu ve Palut’un İsmail Kartal varken Konyaspor’a, Valerian Ismael varken, Beşiktaş’a sunum yaptığı bilgisi yayılıverdi.
“Camdan evin varsa komşunun camına taş atma” durumuna düştü İlhan Palut.
Tabi İlhan Palut bu konuyu yalanlayabilir mi, “Hayır öyle bir sunum yapmadık, tamamen uydurma” diyebilir mi? Bakıp göreceğiz.
***
İlhan Palut, Konyaspor’dayken kariyerinin zirvesine çıktı. “4 büyüklerin” hocalarından sonra, en çok haber yapılan ve gündem olan hoca oldu. Ulusal basın adeta sıraya girdi. İsmi Milli Takım’la Beşiktaş’la anılır oldu.
Bazıları belki bunu sadece İlhan Palut’un şahsına mal edebilir ama bu Konyaspor’un büyüklüğünün de bir göstergesidir.
İşte bu durum Palut’da bir güç zehirlenmesi, bir ego patlamasına neden oldu mu?
İnsanız, bu kadar övgüyü alıp da etkilenmemek zor olsa gerek. Bana göre şahsen Palut bundan etkilendi. Ben bunu İlhan Hoca’nın Vaduz yenilgisini ve Avrupa’dan elenmeyi giderek “saha zemini”ne bağlar hale gelmesinden fark ettim.
İlk başlarda “Evet etkisi olabilir ancak asla bahane var gerekçe olamaz” diyen Palut’un, Konya’da katıldığı televizyon programında, “Bize sağlam verileceği söylendi o zaman verilecekti” noktasına gelmesi bunun göstergesi oldu. Palut’un, Konya tarihinin en büyük spor organizasyonunu hiçe sayarak, (ki İstanbul, Ankara, İzmir veya diğer kentler dururken Konya’ya verilmesi tamamen Sayın Cumhurbaşkanının Konya sevgisinin bir sonucudur. Konya’da çok önemli tesisler yapılmıştır. Şehrin ciddi anlamda tanıtımı yapılmıştır ve Konya’nın benzer organizasyonlarda da uzun yıllar ön almasını sağlayacaktır. Konya 2021’den sonra yapılan Dünya Gençler Karate Şampiyonası da bunun sonucudur) söylediği, “Ne yani velev ki zeminin bozulacağı biliniyor olsaydı bile dev organizasyon yapılmayacak mıydı?” dedirtecek sözler bana göre maksadını aşan, güç zehirlenmesinin bir göstergesidir.
***
Bir kere futbolda zemin garantisi ve seçme şansı yoktur? Yağmur yağar yarısı gölete dönen zeminde, kar yağar yarısı karla kaplı zeminde, soğuk olur buzlu zeminde, yeri gelir halı sahada (sentetik) oynarsın. Milli Takım Uluslar Ligi’nde halı sahada maç yapmadı mı? Bu zemin kötü, ben bu zeminde oynamam deme şansınız, hiçbir takım için yoktur! Giresun’da ağır zemin de kazanınca zemine rağmen kazanıyorsun da kaybedince zemin mi suçlu oluyor? Hocaların ve futbolcuların görevi; yağmur, çamur, kar, soğuk, sıcak bahane etmeden her şartta en iyisini yapmak ve kazanmaktır.
Vaduz karşısında Konyaspor 1-0 öne geçti. O zamana kadar başka statta, başka zeminde mi oynandı maç? Tamam, kasaba takımı bozuk zeminden dolayı 4 gol attı diyelim. İlk maçta güzel zeminde kasaba takımına sen neden 4 tane atıp gelmedin?
Mesela İngiltere’de stat zeminleri mükemmel demi. Gelişmişlik, teknoloji, imkan vs ama iklim de etkili. Adamların koyunlarının otladığı tarlaların zemini bile bizim çoğu zeminden güzel. Ama İngilizler gelirler Türk takımlarını yener yener giderler. Arada sırda bizim takımlar da kazanır. Hiç duydunuz mu hocaların, “Türkiye’de stat zeminleri bize göre kötü, ondan dolayı yenildik” dediğini.
İlhan Hoca, hep Avrupa örneği verirdi; işte Avrupa’da oyun bu kadar durmuyor, oyuncular bu kadar yatmıyor vs diye… Doğru İlhan hocam ama Avrupa’da hocalar da zemin bahanesinin arkasına bu kadar sığınmıyorlar!
***
İlhan Palut, Konyaspor’da Allah rızası için görev yapmadı. Emekçidir, parasını bu işten kazanıyor. Futbol dünyası iyi de kazanıyorlar. Giderken hakkı olan tüm alacaklarını son kuruşuna kadar artı 5 milyon TL fesih bedelini alıp gitti. Yarın çağırırsın yine gelir, sen yeter ki paradan haber ver. Aykut Kocaman 3 kere geldi gitti. Son 10 maçta tek galibiyet alabilmiş, sosyal medyada eleştirilerin yükselmeye başladığı Palut gönderilince adeta Alex Ferguson oldu.
Bu kadar kredisi yok mu? Elbette var olmalı. Türkiye’de en büyük hastalık zaten ilk faturanın hocalara kesilmesi, bunu da her zaman eleştiriyoruz. Sistemin bozuk olduğunu, kulüplerin borç batağında olduğunu, yöneticilerin maddi zararlardan sorumlu olması gerektiğini söylüyoruz.
Yönetim böyle bir tasarrufta bulundu. Eleştirildi, herkesin de hakkı. Yönetimde eleştirileri olgunlukla karşıladı. Altını çizmekte yarar var, ayrılığın nedeni sportif başarı değilmiş devam eden süreçte bunu anladık. Ama bir teknik direktörü de koskoca Konyaspor’un üzerine çıkarmayalım. Konyaspor 3. olurken başarı İlhan Palut’un da Avrupa’dan kasaba takımına elenirken suç yönetimin mi?
Dolayısıyla hocalar gelir gider, yönetimler de gelir gider ama Konyaspor markası hepsinin üzerindedir.
Palut alacaklarını aldı gitti ama bu yöneticiler bu şehrin insanları, bu şehirde yaşıyor.
Çarşıda, yolda, sanayide her yerde göreceksiniz.
Ha bundan sonra İlhan Palut’u da göreceğiz. 3 büyüklerden birinin başına geçebilecek mi, Milli Takıma gelebilecek mi? Dendiği kadar var mı? İnşallah başarılı olur. Bu memleketin sporcuları, hocaları, evlatları her alanda başarılı olsun. ‘Ömer Erdoğan’lar ‘İlhan Palut’lar, ‘Çağdaş Atan’lar ve diğerleri Avrupa’nın en iyi hocaları olsun.
Ama şahsen “İlim ilim bilmektir. İlim kendin bilmektir” misali, bence İlhan Hoca’nın da ders çıkarması gereken yerler olduğunu düşünüyorum. Bu kadar övgü bu kadar ilgi, bir güç zehirlenmesi yaşadığını düşünüyorum şahsen. Dediğimiz gibi insandır nihayetinde.
Sonuç olarak, Konyaspor sevdalısı kunduracı Hasan Küçükkoç'un “Ne Gonyaspor’muş bee” sözünün üzerine söz olmaz diye düşünüyordum ama İlhan Palut’un gönderilmesi sonrası yaşananlar, “Ne İlhan Palut’muş bee” dedirtti.