Pazartesi akşamı oynanan Kasımpaşa maçı tam anlamıyla altı puanlık bir maçtı. Yensen altındaki rakiplerinle arandaki fark açılacak ve rahat bir nefes alacaktın. Ama Konyaspor maçın başından sonuna kadar istenileni sahaya veremedi. Konyaspor yönetimi İlhan hoca’yı getirdiğinde genç yetenek hoca denildi ve agresif futbol anlayışından dolayı hemen herkesin olur dediği bir hocaydı. Ama görünen o ki hocaya biraz daha zaman tanınması lazım. Fakat zaman tanınırken de haftaların azaldığını unutmamak gerekir.
Şimdi Konyaspor’lu oyuncular Kasımpaşa maçında ne yapmak istediklerini her kes gibi bende bir şey anlamadım. Maçın başından sonuna kadar kendi sahasına hapsolmuş bir takım hüviyetinde gezinip durdular. Hatta Kasımpaşa gol atma becerisini gösteremedi ki kendi oyuncularımız nerdeyse kendi kalesine gol atmak için uğraşıp durdular. Takımda oyunu ateşleyecek bir tek oyuncu dahi olmaması garipsenecek bir durum olsa gerek. Geçen sezon takımın lideri dediğimiz Milosevic haftalardır kötü oyunuyla adeta saç baş yoldurtuyor. Aynı şekilde Süper ligin en iyi yabancı kalecilerinden dediğimiz Sehic sakatlıktan döndükten sonra o nasıl bir kalecilik dedirtiyor. Daha çok yazılacak oyuncu var buradan fakat hangi birisini yazsak ki. Hepsi birbirinden kötü oynadılar. Tamam maçın hakkı bizim yenmemiz değildi. Rakip bizden daha iyi oynadı. Fakat o son dakika attığımız golden sonra nasıl bir gol yenir. İyi bir kaleci o topu çıkarması lazım diye düşünüyorum.
Şu da bir gerçek ki son dakikalar önde olan takımın oyuncuları neden kendini yere bırakıp ta zaman geçirmeye çalışır anlamış değilim. Bu yere yatma olayı sadece bizim ligde olsa gerek. O son dakikalarda attığımız golden sonra Abdulkerim sakatlandım diye kendini yere bırakıyor ve maçın hakemi saatini gösteriyor oyuncuya. Bu sebepten dolayı hakem fazladan bir buçuk dakika daha fazla oynatıyor ve o dakikalarda golü de kalemizde görüyoruz. Yere yatma yerine topu üçüncü bölgeye veya pas trafiği yapmamız gerekmiyor mu? Bu şekilde yapmadığımız takdir de topu kalemizde böyle can alıcı şekilde görürüz.
Anlayacağınız sadece düşünmekle yetiniyoruz ve haftalar daralıyor ligin sonu gözükmeye başlıyor. Her sene olduğu gibi bu senede taraftara saç baş yoldurtan bir takım izlettiriliyor.
Önümüzde Pazar günü zorlu bir Alanya maçı var. Bu oyunla inanın Alanya’nın o kadro yapısına baktığımızda işimiz çok zor gözüküyor. Alttaki rakipler maçlarını kazanırken bizim aynı yerde saymamız kaçınılmaz olur. Fikstüre baktığımızda ilk dört hafta rakiplerimizle oynayacağımız maçın en azından üç maçı kazanmak zorundayız. Yoksa yine karabulutlar üzerimizde dolaşır. Bunu da hep beraber görüp izleyeceğiz.