TARİHE YOLCULUK (259)
NİZAMÜLMÜLK HAŞHAŞİ TARAFINDAN ŞEHİD EDİLDİ
- Büyük Selçuklu veziri Nizâmülmülk, Bâtınîler’in öldürdüğü ilk devlet adamı olarak Nihâvend yakınlarındaki Suhne adlı köyde konakladığı sırada Ebû Tâhir-i Errânî isimli bir bâtınî fedâîsi (haşhaşî) tarafından 10 Ramazan 485’de şehid edildi.
Nizamülmülk’ün sanat ve edebiyat yönünün de ela alındığı ve Nizamülmülk ile Nizamiye Medreselerinin rüzgârının estiği ilmî toplantıya, asıl damgasını vuran ise Nizamülmülk’ün şehit edilmesi ve Hasan Sabbah’ın kurarak Alamut Kalesinden yönettiği sapkın bir fikir akımı olan Bâtınîlik ve buna kayıtsız şartsız uyan Haşhaşiler oldu.
Dersine iyi çalışıp gelen konuşmacılardan birisi de İran’ın Güney Azerbaycan Türklerinden Sanat Tarihçisi Parisa Sahafiasl Hanımefendi, tarihi kaynakların çizdiği Nizâmülmülk portrelerine
Selçuklu Minyatür Sanatı etkisiyle gösterdiği çağdaş yaklaşımı oldu. Nizamülmülk’ün çizilen minyatürlerinin azlığına dikkati çeken Parisa Hanım, ilk önce Nizamülmülk’ün suikaste uğradığının resmedildiği Moğol dönemine ait bir minyatürde kafasının silinmiş olarak gösterildiğini ifade ederek kendi tarafından çizilmiş Melikşah’ın minyatür portresi ile Nizamülmülk’ün sarığı ile birlikte gösteren daha değişik portreleri ile kendisine yönelik bıçaklı suikastı gösteren minyatürlere de yer verdi. Sanat Tarihçisi ve Arkeolog Parisa, “Nizamülmülk bir Haşhaşî tarafından öldürüldü. Minyatürde de öldürülme anı gösteriliyor” diyerek sunumunu tamamladı.
KAHRAMANLAR MİLLETLERİN GÜÇ KAYNAĞIDIR
İlk el ve güvenilir kaynaklara dayanan bilgiler ışığı altında tebliğini sunan Güney Azarbaycan Türklerinden Bagher Taleei Soltan Ahmadî ise, Büyük Vezir Hâce Nizâmülmülk’ü hayatını, faaliyetlerini ve eserlerine dair kısa bir bakışını dile getirirken, her milletin içinden çıkmış kahramanlarıyla övündüğünü ve o kahramanların “milletleri için adetâ güç kaynağı” olduğunu belirterek şunları dile getirdi: “Büyük Selçuklu veziri Nizamülmülk de değerli vasıflar taşıyan büyük bir devlet adamıdır. Sultan Alparslan ile Sultan Melikşah’a 34 yıl hizmet etmiştir. Tus şehrinin kadîm Horasan’ın medeniyet merkezlerinden birisi idi. Bazı kaynaklar Nizamülmülk’ün babasının yoksul olduğunu söylüyorlar. Bu doğru değil. “Taşa hitap etse eritir, meclise şeytan getirip bağlasan ona bile tövbe ettirir” diye bilinen Abdülkerîm b. Hevâzin b. Abdilmelik el-Kuşeyrî’ye talebe olan Nizamülmülk, Merv’e Çağrı Bey’in yanına gitti. Çağrı Bey, Nizamülmülk’ü görünce oğlu Alparslan’a teslim etti. Ve “Bu Hasan-ı Tusî’dir. Onu bir baba gibi kabul et. Sakın muhalefet etme” dedi. Zamanla aralarındaki samimiyet ve güven o derece gelişti ki Nizamülmülk, onun hem hocası, hem arkadaşı hem de her konuda başvurduğu baş danışmanı haline geldi. Nizamülmülk’ün asıl rolü Sultan Tuğrul Bey’in vefatından sonra baş gösteren taht mücadelelerinde görüldü. Alparslan ile Süleyman Şah arasındaki mücadelede Alparslan’ın yanında yer aldı. İdari ve siyasî kabiliyetiyle onun dikkatini çekti. Sultan Alparslan, tahta geçtikten sonra Tuğrul Bey’in veziri Kundurî’yi azledip, daha sonra ölüm fermanını verdi. Ve yerine Nizamülmülk’ü tayin etti.”
ÜÇ BÜYÜK İNSAN ARKADAŞ DEĞİLLERDİ
Bazı kaynaklarda Nizamülmülk, Hasan Sabbah ve Ömer Hayyam’ın Nişabür’de okurlarken arkadaş olduklarının ifade edildiğini belirten Soltan Ahmedî, bunun gerçek olmadığını ve her üç büyük insanın farklı şehirlerde yaşadıklarını, onların bir araya gelmelerinin çok zor olduğunu, yaş olarak da birbirlerini tutmadıklarını söyledi.
NİZAMÜLMÜLK BIÇAKLANARAK ŞEHİD EDİLDİ
Konuşmacılardan bazıları, Nizamülmülk’ün önceden planlı bir şekilde ve tasarlanarak Nihâvend yakınlarındaki Sehne (Suhne) adlı köyde konakladıkları sırada, Ebû Tâhir-i Errânî isimli bir bâtınî fedâîsi tarafından 10 Ramazan 485 / 14 Ekim 1092’de öldürüldüğünü, cenazesinin de İsfahan’a götürülerek buradaki türbesine defnedildiğini dile getirdiler. Nizâmülmülk’ün öldürülmesi halkı ve askerleri galeyana getirmiş, bunun üzerine bizzat Sultan Melikşah ordugâhta dolaşarak askeri teskin etmek zorunda kalmıştır. Bâtınîler’in öldürdüğü ilk devlet adamı olarak kabul edilen Nizâmülmülk’ün ölümünden otuz beş gün sonra Sultan Melikşah vefat etmiş (16 Şevval 485 / 19 Kasım 1092) ve Nizâmülmülk’ün, kendisinin vezirlikten uzaklaştırılmasıyla taç ve tahtının yok olacağına dair sözleri bir keramet diye yorumlanmıştır.
NOT: Bütün okurlarımızın ve Türk-İslâm âleminin Mir’ac Kandilini kutlarım.
YARIN: Isınan Akdeniz suları, Suriye ve dünyayı kıyâmete zorlamak…