Bugün şehri yazmak istemiyorum. İnsanlarımızı değerlendirmek istemiyorum. Koca koca adamların söyledikleri ile uygulamalarındaki dağlar kadar farkı, yaşı kadın erkek cinsiyeti, konumları makamları ne olursanız olun insanlarımızın empatisiz olaylara sadece kendi pencerelerinden bakışları ile ilgili geldiğimiz durumu da yazmak istemiyorum.
Güzel insanlardan, temiz dürüst insanlardan özür dileyerek onları tenzih ederek içinde bulunduğu durumdan nefret ediyorum.
Sakın ola bizi yakından tanımayanlar yorum filan yapmasınlar. Günahımı alıyorsunuz. İnanın çok büyük günahımı alıyorsunuz.
Eleştirilerinizde sadece bir şeyi katılırım ve katılıyorum da “Gazetecilik yapamıyorum”…
Tekrar söylüyorum geçtim “Adam gibi. Hatta eskisi gibi gazetecilik yapmaktan” bu nankör mesleğin Gazeteciliğin G’sini yapmaya kalkarsanız tek ve en basit fişleme ile “MUHALEFET” olursunuz.
Allah muhafaza bizim gibi eğer böyle bir damga yerseniz de sizinle birebir uğraşmazlar (Niye uğraşmazlar onu da çözebilmiş değilim), “yalan yazdın, yanlış yazdın” diye bırakın nezaket göstererek doğru bilgilendirmeyi, mahkemeye filan da vermezler.
Sonra ne yaparlar biliyor musunuz?
Kimse üzerine alınmayacak bu noktadan sonra YAHUDİ taktiğini devreye sokarlar.
Önce çapsız siyasi ulakları(!) ile sizin patronunuza ulaşırlar. Ekonomik olarak bizi bahane ederek adamı boğmaya çalışırlar.
Diğer küçük, çapsız ulaklar çoluğunuz çocuğunuz ile iftira kampanyası başlatırlar. Siz iki adım atıp gazeteciliğin dışında konunun üzerine gitmeye çalıştığınız anda da herkes tertemiz ve saf katıksız Müslüman kesiliverirler ve ağızlarını eteklerine silerek kenara çekiliverirler.
Tahmin ediyorum şimdi siz soruyorsunuz “Ne yani sen bunlardan korkuyor musun?”
Eveeeet hem de nasıl.
İftira, çamur, fitne, fesatlık, sinsilik, ikiyüzlülük değil beş yüzlük kısaca YAHUDİLİK’ten siz korkmaz mısınız?”
Eğer “Korkmuyorum” diyorsanız helal olsun size derim ve ben çoook korktuğumu bir kez daha beyan ediyorum.
Tanımayanlar, gazetecilik yapamadığımızı söyleyenler haklılar doğru söylüyorlar. Biz konuların, sizlerden gelenlerin sadece ucunu kanatıyoruz. Gerisini Allah’a ve yetkililere havale ediyoruz.
…………..
Öfkemi şimdilik kaydı ile rafa koydum ve yine sadece çiçek böcek türünden iki konuyla yazımıza geçelim.
BİR BELEDİYE OTOBÜS
ŞOFÖRÜNÜN İSTEĞİ
İşte bu şehirde mesleki açıdan hak etmedikleri halde en çok eleştirilen kesimden bir okurumuzun dediklerini yetkililere iletiyorum.
“TRAFİK ÇİLESİ
Selamünaleyküm Uğur Abi;
Ben Büyükşehir Belediyesinde otobüs şoförüyüm sana trafik ile ilgili bir sıkıntımı anlatmak istiyorum.
Anıt’tan Muhacir Pazarına giderken yol gidiş gelişli Anıt Hastanesinin önünde sağlı sollu iki durak var yol zaten sıkıntılı bir yol yolcu almak için durunca kuyruk Anıt’a varıyor bir de pazarın önündeki kavşak kim kime yol verecek muamma. Ben yıllardır her gün oradan geçen biri olarak naçizane fikrim şudur; Bir kere kavşak kaldırılıp yeni bir düzenleme ile lamba konulması Anıt’tan gidişin tek yönlü olması. Larende’den gelenler karşıya eski stadyuma doğru yönlendirilse sürekli bir trafik akışı olur. Kentimizin merkezindeki en büyük sıkıntı her taraftan ana arterlere çıkış olması.
Bir de Zafer var ömrümüzü yiyen. Eski Zafer sineması önü oradaki otobüs durağına park yasaklanmadığı sürece oradaki çile hiç bitmez. Bizim durağı işgal ettikleri için biz de yol üstünde duruyoruz kuyruk hooooop Anıt’a ulaşmış oluyor.
Selamlar, saygılar…”
…………..
Alın işte aldıkları paranın kat be kat fazlasını veren ve de para ile pul ile filan çekilemeyecek bir çileye talip olan normal insanı ruh hastası yapan bu mesleğin bir ferdi bizimle bu önemli konuyu böyle paylaşıyordu.
Zafer otobüs durağını filan fotoğraflarla 50 defa yazdık.
150 defa da yazsak fark etmez.
Polis ekipleri, otolar nöbet tutuyorlar. Ama yeter ki arkalarını bir dönsünler. Onun için önce insan…
MERAM BELEDİYESİNE TEŞEKKÜRLER
Dün bir okurumuzun bizimle paylaştığı konuya sabahleyin Meram Belediyesi ekipleri derhal müdahale etmişler.
İşte sıkıntının giderilmiş halinin fotoğrafları
Biz de vatandaşlarımız adına Başkan Sayın Mustafa Kavuş’tan işçi kardeşlerimize kadar herkese teşekkür ediyoruz.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Asla seni iki defadan fazla üzen birine güvenme. İlk seferinde bu senin için bir uyarıydı. İkincisi ise bir dersti ve bundan daha fazlası saygısızlıktır.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Lüks son model araç sürücüsü Mareşal Mustafa Kemal İlköğretim Okulunun önünde herkes kırmızı ışıkta dururken gaza basarak yoluna devam etmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.