Şehir olarak sürekli ve de çok hızlı bir gelişimin ve değişimin içerisindeyiz. Kabul etsek de etmesek de şehir çok hızlı büyüyor. Bu büyüme içerisinde mesela son 60-70 yıl içerisinde 3 şehirlerarası otogarı gördük. İnsanlarımızda da nesilden nesile aktarılan ve pek çoğumuzun farkında dahi olmadığı gizli güzel bir gelenek var. Mesela Karatay Bölgesi’ndeki o otogar bugün hala bir otogar kimliğinde. Evet belki o otogardan bugün Ankara’ya İstanbul’a otobüs kalkmıyor ama Çumra’ya Hadim’e, Ereğli’ye otobüsler gidip geliyor. Bu gel gitler arasında bu bölgede yıllardır var olan ve her geçen günde nostalji adına bir şeyler sürekli el değiştiriyor.
BURASI ESKİ KONYA
Burada hâlâ buram buram eski Konya yaşanır. Ve işte tam bu garajın yanı başında ise özellikle hafta sonları bölgede insanından satılan eşyaya kadar bir renk cümbüşü sizi adeta cezp eder. Dedelerimizin ninelerimizin kullandığı belki de artık sadece siyah beyaz fotoğraf karelerinde kalan eşyalar burada ama yerlere serilen naylonların üzerinde belki de el arabalarının tezgahlarında kendisini sevecek kendisine sahip çıkacak yeni elleri bekliyor.
KAÇINÇI EL? BİLENİNİZ VAR MI?
Oysa burası için şöyle bir genel kanaat vardır. İkinci el eşyalar satılır alınır diye bilinirler. Ama kaçıncı el olduğundan doğrusunu söylemek gerekirse bunu sizde bilemezsiniz. Buranın müdavimleri meraklıları bellidir. Bazı ürünler özellikle fiyatlarında ki ucuzluğu nedeni ile öğrencilerin tercihidir. Birde bu pazarda adeta yok yoktur. Ne isterseniz bulabilirsiniz. Giyimden ev eşyasına, iş yeri ihtiyaçlarından artık kullanılmayan ancak modern ofisinizden evinizin en güzel köşesine konduğu zaman nostaljiyi yaşayabileceğiniz her şey buradadır.
Tezgahları gezerken gördükleriniz, çok hoşunuza giden bir mali elinize aldığınız zaman hemen çok gerilere gidebilir gençliğinize uzanabilirsiniz. Kısaca burada her şey hala güzelliğini ve tabiliğini koruduğu içinde huzurlusunuzdur.
Şu güzel yaz gününde birkaç saatinizi buraya ayırmanızı tavsiye ederiz. Gidin birde siz kendiniz görün. Görün ki geçmişe doğru şöyle bir gidin. Geçmiş güzeldir. Hatıralarınızı canlandırın. Büyüklerinizin özenle koruduğu eşyalara bir de siz dokunun.
Evet bu dünya nasıl yalan nasıl da fani.
Bakın o eşyalar hala sağlam alıcısını beklerken belki de onların sahiplerini bizler çoktan kara toprağa vermiş bulunuyoruz.