Ortada Ne Ekmek Kaldı Ne Aslan!

Erol Sunat

Aslanın ağzına ekmeği koyup, ekmek aslanın ağzında diye iş bulmayı ve eli ekmek tutmayı zorlaştıranların kulakları çınlasın!

Bugün, ortada ne ekmek kaldı, ne aslan, ne iş ne de güç.

Meydan fırsatçılara kaldı! Ekmeği aslanın ağzına şimdi onlar koyuyorlar. İş-güç sahibi olmak için değil, şimdi ürünlerin tamamı aslanın ağzında.

Alması çok kolay diyorlar. Uzatın elinizi, alın. Bu aslan terbiyeli aslan, elinizi falan ısırmaz. Ancak fiyatı  mukabili…

Başta ekmek olmak üzere zamlanmayan ne var?

Diyeceksiniz ki, o aslan başka, bu aslan başka…

Efendim o insanların ağzına ekmek koyduğu aslan şimdilik kaydıyla sizlere ömür gibi bir şey…

Çünkü, o aslan fena hasta…

Geçen yıldan beri durumu vahim, yorgan-döşek yatıyor!

Aslan halsiz…

Aslan mecalsiz…

Aslanın eli ayağı titriyor!

Aslan kükreyemiyor bile!

Sesi soluğu çıkmıyor!

O aslanı da, el ele verdik, elbirliği ettik, bu hale biz getirdik! 

Gelsin birileri alsın diye, ağzına ekmek koymak dahi nafile! Aslan o bildiğimiz aslan değil!

Aslan yaslı, aslan gamlı, aslan düşünceli, aslanın gözleri dalıp dalıp gidiyor!

Ara ara ateşinin falan yükseldiğini de söyleyenler var!

Bu aslanın bugün için değil size-bize, kendine bile faydası yok, kendi derdine düşmüş garibim!

 

*****

Kim koymuştu ekmeği aslanın ağzına?

Biz!

Neden koyduk?

Bu sorunun cevabını bulmaya kalkarsanız, işin içinden çıkamazsınız!

Aslanın dilinden anlayanlar mı? Hadi canım sende demek lazım böyle yaklaşımlara…

Aslanın yanına varacak, aslanın ağzına ekmek koyabilecek babayiğidi daha analar doğurmadı!

Aslan bu…Şaka bilmez, espri sevmez, güldüğünü gören yok, çünkü gülmez!

Aslanı kafeste görenlerin bile korkudan benizleri sararıyor!

Aslanın ağzında ekmek birileri istedi diye duracak öyle mi?

Kim dedi onu? İşi gücü elinde tuttuklarını düşünenler mi?

Onlar aslanı görse, korkularından kaçacak yer arar! Aslan bu, neden dinlesin, iş-güç sahibini?

Neden razı olsun, neden alet olsun, iş arayanlara engel üstüne engel çıkarana…

Neden kapmasın, ekmeği aslanın ağzına koymaya çalışanın elini, kolunu…

Biz abartmaya bayılırız…Ekmeği aslanın ağzından, ta…midesine indiriveririz.

Nasıl bir cesaretse artık!

Aslan ekmeği ağzına koyanların, çoktan elinde ekmek olan kolunu kaptı amma, onlar aslanın ağzında kolları değil de, hala ekmek var sanıyorlar!

 

*****

Ekmek aslanın ağzında olmamalı. İstihdam denilen talih kuşu, piyango vurur gibi insanlara vurmamalı. Avrupa’nın en genç, en dinamik nüfusuna sahip ülkelerden biri olmamız ve bununla boşu boşuna övünmemiz, genç nüfusumuzun yüzünü güldürmüyor.

Vaatler ve umutsuz bekleyiş sözleri, kimsenin önüne getirip bir ekmek koymuyor!

İstisnasız her evde, diplomalı, yetişmiş, donanımlı gençlerimiz bomboş oturuyor.

Ne iş olsa çalışırız, yaparız, yeter ki evde boş oturmayalım, babamızın eline bakmak bize zul geliyor diyen bu insanlara ara ara iş beğenmiyorlar isnatları yapılıyor!

Ortada iş var da, çalışmadılar mı?

İş gösterdiniz, gel dediniz de gelen mi olmadı!

İş beğenmiyorlar benzeri isnatlar, ekmeği aslanın ağzına yeniden koyma teşebbüslerinin tipik bir başlangıcı olsa gerek!

Böyle talihsiz beyanların ne yeri ne zamanı! Keşke hiç yapılmamış olsalardı!

Gençlerin, işsizlerin, işini kaybedenlerin kalbini kırmak yerine, onların yüzünü güldürmenin yolunu aramakta neden zorlanıyoruz? Neden bu konuda olumlu adımlar atmıyor, ortak aklımızı, çabamızı, gayretimizi böyle güzel amaçlara yönlendirmiyoruz?

 

*****

Pandemi dönemi kimi ve kimleri vurmadı ki…Çünkü ortada ne aslan kaldı, ne ekmek!

Pandemi, aslanı da, aslanın ağzına koyulan ekmeği de, aldı bir kenara koydu. İnsanlara öyle dertler verdi ki, kimsenin kimseye bakacak hali de, mecalide kalmadı.

Bazıları, düşmez kalkmaz bir Allah diyorlar ve ekliyorlar demek ki, artık bu dünyada da ibret olsun diye birçok şeyi gözler önüne seriyor!

İstihdam sağlayan sektörlerin, bazıları hariç diğerler uzunca bir süredir kapalı.

Bu dönem herkes içine kapandı, evine kapandı.  Hayat eve sığmasa da, mecburen sığma eğilimi gösterdi.

İşi temsil eden Aslan, iş bulma kurumuna ve diğer resmi kurumlara vardı oturdu!

Aldı eline kalemi, uzun listeler yaptı, o listelerden artık şans kimin yüzüne güldüyse, onlar erdi muradına…Ekmek yani iş bulmak, haddinden fazla zorlaştı! İşini kaybedenler dönemediler! İş aradılar bulamadılar…

Halen her sabah iş bulma umuduyla ilgili kurumların çevresinde bekleyenler az değil! Ancak bu arada hem aslanı kaybettik, hem ekmeği. Ekmeği bulalım da, varsın aslan bir daha semtimize dahi uğramasın diyenleri dinlemek lazım. Aslandan yana en çok bağrı yananlar onlar!

 

*****

İş bulmak zorlaştı, geçinmek zorlaştı, iş çöldeki serap misali oldu, hangi kapıya başvurduysam eli boş döndüm gibi anlatımlar, bu devirde ekmek aslanın ağzındaymış daha iyi anladım türünden yaklaşımlar iş bulmanın zorluğunu ortaya koyan göstergeler!

Artık ne alakası varsa, götürüp ekmeği aslanın ağzına koyanlar, koyduğunu söyleyenler, kolaysa gidin aslanın ağzından alın ekmeği diyenlerde sus-pus bugünlerde.

Artık, ortada ne aslan var, ne de aslanın ağzına koyacakları ekmek!

Yıllardan beri böyle konuşanlar,

Atıp savuranlar!

Ekmeği aslanın bağırsaklarına kadar indirenler, neredeler?

Ağızlarını bıçak açmıyor!

Bu uzun Pandemi döneminde biz bugüne kadar ne yaptık, nerede yanlış yaptık, ne kadar ah aldık, kaç kişinin ekmeğiyle oynadık diye düşünmüşler midir acaba?

 

*****

Bacak bacak üstüne atıp, nargileyi fokurdatıp, ekmek aslanın ağzında arkadaş, kolay mı öyle hemen iş bulmak, benim dükkanda beş tane Üniversiteli genç çalışıyor diye hava atanlar vardı!

Rızkı haşa Allah değil de, bu arkadaşlar veriyor havalarındaydılar!

Bugün istisnasız hepsinin dükkanları kapalı…

Açan açtığına pişman, her gün zararla ve siftahsız kapattıklarını söylüyorlar!

Beyanlarının fazlası var, eksiği yok!  O işlek, canlı, neşeli caddeler eski canlılıklarından çok uzaklar. Bir dokun bin ah işit derler ya, manzara aylardan beri bu şekilde…

Niyetimiz kimseyi kınamak değil, üzmek değil, hatasını yanlışını yüzüne vurmak haddimize de değil!

Sadece ortaya çıkan durumu tespit etmek ve bu tespite dikkat çekmek! Hepsi o kadar…

 

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.