Hepimiz hayatta bir şeyleri elde etmek için çalışıyoruz. Hayatın içinde kalmaya çalışıyoruz.
Çalışıyoruz.
Para kazanmak için çalışıyoruz. Yeni bir ev almak için yeni bir araba almak için çalışıyoruz. "Yeni" den kastım bazen çok eski şeyler de olabilir. Konuma aslında girmeden küçük bir girizgah yaparak "Para"nın en basit anlamda ne olduğunu anlatmaya çalıştım. Paran varsa varsın. Paran kadar varsın.
Bir de aslında şu yönüyle bakmakta fayda var.
Emeğinin karşılığını alamadığın veya az aldığın durumlar da olabiliyor. Bir türlü motive olamazsın. Hele hele performans gerektiren bir iş yapıyorsan İSTEKSİZLİK, göstermen gereken performansa maalesef engel olur. Konumuz da tam olarak bu...
Yakın Tarihimizde 1 kez ve çok kısa bir süre oyuncuların paralarının tam ve zamanında ödendiği dönem yaşandı. Ondan sonrası hep kriz. Şuan öyle bir dönemki örnek verecek olursak Futbolcu berber koltuğunda " abi Konyaspor'da oynadığım için pişmanım... 1. Lige gitsem paramı tam alırdım" diyebiliyor... Dedirtiyorsun... Koca bir kulübü berber koltuğunda 2 cümleyle yerin dibine sokuyorsun.
Haklı mı Futbolcu ? Tabiki haklı. Takımda belki en az sırıtan adam. Hem özverisi hem katkısı diğer oyuncularla karşılaştırmayacak derecede önemli.
Kasımpaşa maçıyla alakalı söylenecek çok söz yok aslında. Takımın tamamen duygusal bir motivasyona ihtiyacı olduğu açık. İlhan Palut'un bu oyuncu grubuna verebileceği yegane şeyi verememesinin de en temel sebeplerinden biri PARA... Yöneticidir kaynak yaratacak olan.. yöneticidir yönetebilecek olan. Yöneticidir başkandır idare edebilecek olan. Ben değilim. Milo değil Sehic değil Kravets değil.
Lütfen biraz önceliğiniz Konyaspor olsun. Lig'in çok dramatik bir şekilde biteceğini herkes tahmin ediyor. Bunun önlemini alın.