Konyaspor son iki maçtaki kazandığı puanlar ile taraftarını mutlu etmeye devam ediyor. Yaklaşık iki ay önceki milli aradan sonra yazdığım yazıda; milli aralardan sonra ilk oynadığımız maçı kaybettiğimizi ve bir sendrom haline geldiğini ifade etmiştim. Ancak Kasımpaşa ile oynadığımız lig maçında bu sendrom son bulmuş oldu.
Takımımız Kasımpaşa maçında ilk yarı golü kalesinde görene kadar istediği oyunu sahaya süremedi. Ancak takım oyununu da bir nebze olsun izletti diyebiliriz. Hem ilk yarı da hem de ikinci yarıda yediğimiz gol haricinde rakibin tüm ataklarını bertaraf ederek hiç pozisyon vermedi. Zaman zaman rakip kalede etkili ataklar yaparak gol bulmaya da çalıştı.
İkinci yarı daha derli toplu ve ne oynadığını bilerek oynayan takımımız, rakibe hem oyun anlamında hem de atak anlamında hiç fırsat vermedi. Oynadığımız güzel oyunun karşılığında iki güzel gol bularak sahadan galip ayrılmayı bildik.
Maç sonu taraftarlarımızın büyük bir çoğunluğu ligde yeni görmeye başladığımız hakemin yönetimi ile ilgili eleştirilerini dile getirdiler. Ancak ben hakemin maçın sonucuna etki edecek önemli bir hata yaptığını düşünmüyorum. İlk maçına göre fena bir yönetim sergilemedi. Hakemlerin İstanbul takımları ile oynanan maçlardaki bariz hatalarını görünce bu maçın oldukça temiz olduğunu düşünüyorum. Bir de bu hatalara TRTSPOR gibi tüm ülkenin vergileri ile ayakta duran kurumda yapılan programlardaki yorumcuların ve spikerlerin yorumları ve algı oluşturma çabalarını görünce insan daha da üzülüyor ve sinirleri geriliyor. Tarafsız olmalarını beklediğimiz bu programlardaki konuk ve spikerlerin açık bir şekilde üç yada dört takımın üzerine kurulu program yapmaları tüm ülkeyi olduğu gibi bizleri de ziyadesiyle rahatsız ediyor. En azından maçlardaki pozisyonları analiz ederken daha itidalli ve tarafsız olmalarını bekliyoruz. Ancak bunu görmek maalesef mümkün olmuyor.
Bilmem farkında mısınız; pandemiden dolayı seyircisiz oynanan maçlarda bu takımların sürekli puan kaybetmelerine şahit oluyoruz. Çünkü seyircinin hakem üzerindeki etkisi tamamen kalkmış durumda ve hakemler daha rahat maç yönetmekteler. Tabi bu durum sözü edilen takımları oldukça mutsuz ve rahatsız ediyor. Bir de ulusal kanallardaki bu yanlı programlar tarafsız hale gelirse batmak üzere olan bu takımların esamesi okunmayacaktır. Ben bu programları bir kaç yıldır yakından takip etmiyorum. Ancak Fenerbahçe maçından sonra bu programlara bir göz atayım dedim ama demez olaymışım. Bin pişman oldum ve izlememe kararımın doğru olduğunu bir kez daha gördüm. Biz Kanal42`deki İsmet Çelik ile Spor 42`yi izlemeye devam edelim. Programda hem futbol hem etlekme ve kebap tarifleri hem de çok güzel sohbet oluyor.
Son yazılarımda İsmail Hocanın geçtiğimiz ve önümüzdeki maçlar ile durumunun netleşeceğini söylemiştim ve çok umutlu olmadığı ifade etmiştim. Hocamız beni utandırdı ve yerinin oldukça sağlam olduğunu gösterdi. İsmail Hocayı tebrik ediyorum ve bu başarılı sürecin devam etmesini canı gönülden diliyorum.
Bir de kulübün bu süreçteki başarılı yönetimini gördüğümüzü ve taktir ettiğimiz de ifade etmek istiyorum. İnşallah iletişim sorununu da düzetirler. Taraftar ve yönetimin daha uyumlu ve birlikteliğin üst düzeyde olduğu günleri görmeye başlarız.
Saygı ve Selamlarımla...