Ekonomi Bakanımız Sayın Nihat Zeybekçi’nin ısrarla söylediği 1 Ekimden itibaren döviz fiyatlarında düşüşler göreceğiz açıklaması şu anda tutmuş gözüküyor. TL’nin aşırı değer kaybettiğini belirtmesi ve köpük oluştu ifadeleri sonrası önümüzdeki günlerde düşüşler olacak ifadeleri daha sıcaklığını koruyor. Artık bundan sonra önemli olan kalıcılık noktası hatırlayacaksınız bir önceki yazımda dolar/TL’de bakanımızın da ifade ettiği gibi düşüşler olacaktır, fakat kalıcı olmayacaktır demiştim. Hatta bugünkü ortamda gelebileceği en iyi seviyelerin 2,920 ve 2,950 seviyeleri olacağını yazmıştım. Düşüşlerde çok önemli destek noktaları var. İlk önce 2,980 sonra 2,950, buralar kırılırsa en iyi gelebileceği yerler 2,920 seviyeleri olacaktır. Fakat buralarda kalıcılık noktasının sınırlı olduğunu düşünüyorum. Çünkü içerideki ve çevremizdeki gelişmeler piyasalar açısından endişeyle bakılan gelişmelerdir. Suriye’de yaşanan olumsuz tablo PKK’nın yarattığı terör piyasalarda endişeyi bir kat daha artırıyor. Bir de bunlara Rusya ile yaşanan sınır ihlallerini ekleyecek olursak piyasalardaki endişelerin ne kadar büyük olduğunu anlamış oluruz.
Döviz fiyatlarının düştüğü yerlerde kalıcı olmadığını söylemiştim. Bunun için sadece çevremizde gelişen olaylar ve içerideki olaylara bakmamız gerekir. Dışarıda çok önemli bir de FED faktörü var. FED kararı her zaman masada olduğu müddetçe piyasalardaki dalgalanma hep olacaktır.
FED daima faiz artırımıyla ilgili önemli olan istihdam ve işsizlik verileri ile enflasyon vurgusu yapmaktadır.
Hafta sonu gelen tarımdışı istihdam verisi beklentilerin çok altında kalarak hayal kırıklığı yarattı. Beklenti 200,000 idi, gelen 140,000 kişi oldu. Fakat bu gelişme tüm global piyasalar için iyi bir haber olarak yorumlandı.
Küresel piyasalarda FED faiz artırımının yine öteleneceği olarak görüldü ve borsalara alımlar geldi.
Borsa İstanbul’da %3’ün üzerinde yükselişler yaşadı. Borsa İstanbul bugünlerde 77,000 ilk direncini kırdı, hedef 80,000 seviyesi fakat unutulmaması gereken hem Çin’den gelen olumsuz datalar ve FED faiz artırım süreci borsalardaki yükselişleri sınırlayacaktır.
Dolar/TL ve Euro/TL’de düşüşler gördük. Tarımdışı istihdamın kötü gelmesiyle birlikte dolar endeksinde yaşanan düşüşler hem dolar hem de Euro üzerinde satışlara sebep oldu. Yukarıda da bahsettiğim gibi düşüşlerin kalıcı olacağını düşünmüyorum. Hatta dolar/TL ve Euro/TL’de her düşüşün de alım fırsatı olduğunu düşünüyorum, aşağı seviyelerden sepet yapılabilir.
Daha önceleri hep vurguladığım gibi biz 2015 yılını kaybettik. Ekonomik anlamda hiçbir kazanç elde edemedik. Bu tabii ki olumsuz bir tablo, bu tablonun bir an önce düzeltilmesi lazım büyüme ve cari açık gerçekten çok önemli, bir de enflasyon hedefi tutarsa 2016 yılı bizim için çok önemli kazançlar sağlayabilir.
Hafta başında gelen enflasyon rakamları beklentilerin üzerinde oldu. Bu biraz piyasaların moralini bozdu. Önemli olan yılsonu hedefinin tutturulabilmesi, eğer yılsonunda merkez bankasının hedef olarak koyduğu %6,5 enflasyon rakamı tutarsa bu da piyasalar için pozitif bir gelişme olacak, enerji fiyatlarındaki düşüş cari açığımıza katkı sağlamaya devam ediyor. Bu yıl büyümenin de %3’ün altında olmayacağı ekonomi yönetimi tarafından dillendiriliyor. Bunlar bizim için iyi haberler olduğunu söyleyebiliriz.
Altın fiyatları için 101-109 TL bandı arasını esas almıştık. Tabanın 101 TL seviyesinin altına sarkmayacağını daha önceleri de yazmıştık. Yukarıların ise 111 ve 117 TL seviyelerine kadar önümüz açık olduğunu da belirtmiştik. Altın bizi hiç mahcup etmedi. 111 TL seviyelerini test etti fakat kıramadı. Yeniden o seviyeleri test edecektir. Orta ve uzun vadede altın ile ilgili düşüncelerimiz pozitif, ben altının güvenli liman olarak kalmaya devam edeceğini düşünüyorum.