Dün öğle saatlerinde ağladım.
Bizi yöneten siyasilerin yüzünden dün öğle saatlerinde dengem bozuldu.
Konya’yı yönettiğini ifade eden yerel yönetimlere dün bir kez daha kızdım
Şehrin yönetiminde sözüm ona sahip olmak adına taklalar atan STK’lara dün aklıma ne geldi ise söyledim.
Bir ananın gözyaşlarının bu dünyada öbür dünyada ne anlamına geldiğini, geleceğini bilen bilir.
Bir babanın yürek acısının dağları yok edeceğine inanan inanır.
Ama bu mübarek şehrin bu mübarek yöneticileri bir değer için parmaklarını bile oynatmadı ise bunun vebali öbür dünyada çok ağır olur.
İzninizle ne demek istediğimin özüne gelelim.
…………
Bundan beş altı gün önce şehrimizde ve Türkiye genelinde yüreklerimizi sızlatan gönüllerimizi ferahlatan güzel yürekleri hoplatan güzel insanların ayaklarını yerden kesen bir müjde aldık.
“Meram Anadolu Lisesi öğrencisi doğuştan görme engelli 19 yaşındaki Fulya Akkaya, 2017 Lisans Yerleştirme Sınavında bir ilki gerçekleştirerek 5 puan türünde beşinde de Türkiye birincisi oluyordu.”
Yani doğuştan görme engelli FULYA, 11 Temmuz günü Türkiye için ve de Dünyada bir ilki gerçekleştiriyor, kendisi gibi görme engelliler için tarih yazıyordu.
Peki kimdir bu Fulya?
Hiç merak ettiniz mi?
Sizler etseniz de kimin umurunda ki?
Fulya ilkokul mezunu bir annenin, Şeker Fabrikasında işçi olan bir babanın güzel kızıdır.
Siz bu andan sonra lütfen hatta Allah rızası için empati yapar mısınız?
………..
Fulya görmemektedir. Ama gören akranları gibi okumak bilgi sahibi olmak arzusu ile yanıp tutuşmaktadır.
Ne var ki dedik ye anne ilkokul mezunudur.
Kızına okuduğu matematik dersini öğretmek isterken bir harf görür ve ona “ters U kızım” diyebilmektedir. O melek gibi temiz yürekli anne matematikte hiçbir faktörel simgeyi bilmemektedir.
İşçi baba sezonun en yoğun günlerinde bile gece yarısı eve geldiğinde biricik kızı Fulya kendisini sabırsızlıkla beklemektedir.
Baba ders kitaplarını okuyacak, Fulya öğrenecek, kafasına yazacak imtihanın da en iyisi olacak ve başaracaktır. Baba çok yorgundur ama bunu kızına asla hissettirmemelidir. Bir ara izin alır balkona çıkar çünkü sigarasından iki nefes çekip uykusunu açmak isteyecektir. Ama bir dakika sonra Fulya babasına bağıracaktır,“Hadi baba ama yeter artık gel. Daha çok dersimiz var”…
…………
Evet ilkokul mezunu bir ana, işçi bir baba Fulyalarının hayalleri için yaşamaktadırlar.
Ve yüce Rabbim bu gözü yaşlı yürekleri kan ağlayan ana ve babanın dualarını kabul eder. Fulya eğitimde bugüne kadar yazılmamış bir destanı yazar ve azmi ile.
………….
Buraya kadar her şey mükemmel değil mi?.
Ya o günden bu güne ne oldu?
Allah bin kere kendilerinden razı olsun. Allah bu devlete zeval vermesin. Allan bu devletin Allah’tan korkan kuldan utanan hak ve adaletten yana yöneticilerini başımızdan eksik etmesin. Sayın Valimiz Yakup Canbolat, Milli Eğitim Müdürümüz Mukadder Gürsoy, İlçe Milli Eğitim Müdürümüz ve Fulya’nın Okul Müdürünün dışında şehri yöneten siyasilerden yöneticilerden STK’lardan tek Allah’ın kulu bu muhteşem başarıyı tınlamamıştır.
Biz bu satırları yazarken Konya bu kadar duyarsız kalırken Fulya neredeydi peki?
- Boğaziçi Üniversitesi Rektörü bizzat aile ile temasa geçmiştir. Fulya’yı İstanbul’a getirtmiştir ve Fulya inşallah hayallerini gerçekleştirmek üzere önümüzdeki günlerde Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olacaktır. (Haaa bir de Fulya, İstanbul’a gittikten sonra Karatay Üniversitesi Rektörümüzün telefonla aileyle temasa geçmek için girişimde bulunduğunu öğrendik)
……………
Biz ailenin ve Fulya’nın doğumundan bugüne kadar yaşadıklarını birinci ağızdan dinlerken gözyaşlarımıza hakim olamıyorduk. Ama bizi esas ağlatan ve kahreden çizgi ise, bu başarının Türkiye çapında duyulmasından sonraki sessizlikleri ve duyarsızlıklarıydı.
………………..
Tüm bunları yaşarken hep aklıma Türkiye’nin Reis’i, gözü yaşlı mazlumların ümidi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan geliyordu.
Recep Tayyip Erdoğan niye liderdir?
Bizim sevdiğimiz inandığımız insanlarımız niye bu liderin takımında da olsalar kadroya girememektedirler?
…………
Bu sorunun cevabı için hiç zorlanmıyorduk.
Çünkü Recep Tayyip Erdoğan’ın bu şehirde belli günlerde saat gözetmeksizin birebir “alo” dediği hal hatır sorduğu dua istediği insanları biliyoruz.
Ve şimdi birileri adına çok üzülüyorum.
Eğer Sayın Cumhurbaşkanımızın bugüne kadar haberi olmadı ise şimdi oldu.
Ve inşallah Sayın Cumhurbaşkanımız Fulya’ya annesine babasına “alo” diyecek. Bu “alo” dan sonra ailenin ve Fulya’nın kaderi değişecek inşallah.
Peki Konya’yı yönetmek adına birbirlerinin paçalarından çekiştirenler…
Sizler hem duadan hem de yeni fırsatlardan oldunuz. Yazık oldu.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Kibir, hakkı kabul etmemek ve insanları küçümsemektir.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Ankara-Konya Yolu’nda Belh kavşağına yaklaşırken büyük tonajlı ağır vasıta sürücüleri otomobilleri gereksiz yere sıkıştırmadığı zaman daha iyi ADAM oluruz.