FED toplantısı dün başladı, bugün sona erecek. FED 85 milyar dolarlık tahvil alım programının sonuna gelmiş gibi görülüyor. Daha önce azaltımlarla 15 milyar dolara kadar düşen tahvil alım programı bugün sonlanacak. FED toplantısı ile birlikte tarih olacak veya FED bir ay sonraki toplantıya kadar erteleyebilecek. Fakat görüntü o ki bugün tahvil alımları sonlanacak gibi görünüyor.
Tahvil alımları sonlanırsa artık FED’in faizleri ne zaman artıracağı ile ilgili spekülasyonlar artacaktır. Bu spekülasyonlar ve etrafımızdaki ateş çemberi değil miydi doların ateşini yükselten, bu spekülasyonlar başlar ise doların yükselişi yeniden hız kazanır.
Sevgili Pusula dostları bir önceki yazımda Dolar/TL’de geri gelmeler yaşanacağını ve 2,225 seviyelerinin önemini yazmıştım. Dolar/TL geri çekilirse 2,225 seviyeleri test edilebilir demiştim. Fakat buralarda kalıcı olmayacağının altını da çizmiştim. İşte şimdilerde tam da o dediğim seviyeler test ediliyor. Dolar/TL 2,225-2,235 bandında bu seviyeler kalıcı olmayacaktır. Dikkat etmekte fayda var. Dolar/TL’deki geri çekilmeler tamamen piyasalarda kar amaçlı oynanan oyunlardır. Çünkü dolar/TL’nin geri çekilmesi için hiçbir sebep yok. Fakat dolar/TL’nin yukarı giderken ki risklerin hepsinin hala masada olduğunu unutmayalım.
---FED’in 85 milyar dolarlık tahvil alımının sonuna gelmesi, FED’in doların faizlerini artıracak olması
---Etrafımızda yaşanan jeopolitik gelişmeler, bunların hepsi hala görünen riskler, birde önümüzde görünmeyen riskler var.
---Uluslar arası kredi derecelendirme kuruluşlarının not tehditleri
---Suriye’de Süleyman Şah Türbesine yapılabilecek bir terör saldırısı ve bizim yapacağımız bir harekât
---ABD’nin Suriye tarafında özellikle PKK’nın yan kuruluşu PYD teröristlerine havadan atmış olduğu silahlar, bunların akıbetleri
---Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın haklı olarak ABD’ye yapmış olduğu tepki
---PKK’nın güneydoğuda yapmış olduğu eylemler ve çözüm süreci
Bu yukarıda sıralamış olduğum sorunlar yumağı da para piyasalarını alt üst edecek gelişmeler olduğunu unutmamak gerekir. Bunlar masadaki görünmeyen risklerdir.
Geçtiğimiz hafta Altın fiyatlarındaki yükselişe dikkat çekmiştim ve Altının uzun soluklu bur yükseliş yaşamasının zor olduğunu ve gerekçelerini sıralamıştım. Altının Ons’u 1250 dolar seviyelerinden 1225 Ons/Dolar seviyelerine kadar düştü. 24 ayar altının gramı 90 TL’ye çıksa da yine tutunamayarak 88 TL seviyelerine kadar düştü. Altının bu günlerde yükselecek gücünün olmadığını düşünüyorum.
Önümüzdeki dönemde FED’den faiz artırımı gelecek olması Altının yükselişi için en büyük engel olduğunu söylemeliyim. Piyasalar ilk önce FED’den gelecek kararları bekleyecek, FED kararları sonrası da yeni bir yön arayışında olacak. Kısacası piyasaları FED belirleyecek.
Avrupa’da ise işler hiç de iyi gitmiyor. Avrupa Merkez Bankası ECB’nin yapmış olduğu parasal genişleme henüz Avrupa ekonomisine bir ivme kazandırmış değil, faizleri negatife indirmesi de Avrupa ekonomisini canlandırmaktan hala çok uzak.
Avrupa’nın Euro bölgesinin en büyük ekonomisi ve lokomotifi Almanya’dan gelen verilerde beklentilerden çok uzak, doğrusu beklentileri karşılayamadı. Almanya’dan hafta başında gelen Kurumsal Yatırımcı ve Analistlerinin ekonomiye duyduğu güveni ölçen ZEW endeksi beklentilerden kötü geldi. Yine Almanya’dan gelen İFO güven endeksi de son altı ayın en kötüsü durumunda, Almanya’dan gelen verilerde kötü olunca Euro bölgesi toparlanmadan çok uzaktadır.
ECB’nin yapmış olduğu parasal genişleme ve negatif faiz uygulamasının katkılarını Euro bölgesi ekonomisi ne Mart, Nisan aylarından itibaren göreceğini düşünüyorum. Euro bölgesinin zamana ihtiyacı var.
Bist Barsa İstanbul ise 74,000 ile 79,000 puan bandında hareket ediyor. Bist’te pozitif bir algı henüz yok. Ne zaman ki Suriye ve Irak’tan iyi haberler gelir çatışmalar sonlanır Borsa İstanbul’da 90,000 seviyelerini o zaman deneyebilir. Aksi halde ben 80,000 seviyesinin üstünde bir Borsa İstanbul göreceğimizi düşünmüyorum.