Sizler için bu satırları yazmaya başladığımız zaman dışarıda da lapa lapa kar yağmaya başlamıştı. Bereket yağıyordu. İnşallah kar afet olmayacaktı ve toprak bereketlenecek biz insanlar için de mikroplar ölecekti. Şükürler olsun bu yıl da karı gördük.
Böyle güzel pek çoğumuz içinde romantik ortamda zaten kötü ve sıkıntılı şeyleri yazamazdım. Dahası yazmamalıydım. Sıkıntılı notlarımızı önümüzdeki günlere bırakıp iki güzel bilgi ile yazımıza başlayalım.
Sağlık sektörünün son yıllardaki yöneticilerinin basına ve basın mensuplarına karşı hassasiyetlerini biliyorduk, takip ediyorduk ve hep kendilerine teşekkür ediyorduk. Ve dün de sağlıkçılar bizi yanıltmadılar.
Dünkü köşe yazımızda “Gece yarısı diş sağlığına gelinir mi?” başlığı ile birilerinin gece yarısı evlerin kapılarını çaldığını kendilerini de “Ağız Diş Sağlığı memurları” olarak tanıttıklarını yazmıştık. Günün ilk telefonları Sağlık camiamızdan geldi. Önce sağlık basındaki dostumuz Barış, ardından Genel Sekreter Gökhan Darılmaz Hoca ve en sonunda da Sağlık İl müdürümüz Hasan Küçükkendirci Bey aradılar. Kendilerinin asla böyle bir çalışmalarını olmadığının ısrarla ve net olarak altını çizdiler. Vatandaşların gece ya da gündüz bu şekilde kapılarını çalanlara kesinlikle kapılarını açmamalarını ve güvenmemelerini söylediler. Zaten ağız ve diş sağlığı konusunda hizmetin hastaya giderek yapılamayacağını hatırlatırken sadece engelli hastalar için böyle bir çalışma yaptıklarını belirttiler.
Bu vesile ile bizde vatandaşlarımızı bu konu ile ilgili olarak art niyetli kötü insanlardın tuzaklarına düşmemeleri konusunda uyaralım ve duyarlı hassas üstelik de kibar sağlık yöneticilerimize huzurlarınızda bir kez daha teşekkür edelim.
ENERYA BENİ ŞOK ETTİ
Enerya özellikle son yıllarda kendisini inanılmaz bir hızla yeniliyor ve geliştiriyor. Bunu zaman zamanda dile getirdik. Yalnız hemen şunu da belirtelim. Biz şimdi iyi dedik ya ne olur bizim mahalleye gelmedi diye kızmayalım. Çünkü bu yıllık bir planlama işi.
Gelelim biz kendi konumuza.
Bazı olayları bire bir yaşamak için teknolojide kullanmam kimseye de rica etmem. Canım sıkıldı mı kendi işimi kendim yaparım ki vatandaşın ne yaşadığını ben de bire bir yaşayayım diye.
Dün sabah 8.15’te Toptancıların karşısındaki Enerya’nın merkezine girdim. Doğalgaz faturasını ödeyecektim. İçeride en az 40 kişi koltuklara oturmuş bekliyordu.
Mesai 8’de başlar diye tahmin etmiştim. Meğer mesai saati 8.30 imiş.
Buna rağmen tüketiciye kapıyı kapatıp insanları dışarıda kuyruğa sokup soğukta ayakta bekletmedikleri için yönetim çok hoşuma gitmişti.
Herkes soğuktan hemen sıcağa kendini atıyor ve numara alıyordu. Tabii bu arada bir kişi nedendir anlayamadığım şekilde iki üç defa da numara alıyordu. Hele bir teyze üç dört tane mi ne aldı.
Sıra bekleyenleri izliyordum. Konuşmalara kulak kabartıyordum. Muhabbettin konusu genelde geyik idi.
Bir ara bir şırıltı duydum. Sesin geldiği yere baktım. Helal olsun Enerya’cılara. Vatandaş için sıcak ve soğuk su olmak üzere sebil de vardı. Bir de çay servisi olsa ortamın Emekliler Konağından farkı olmayacaktı.
Saat 8.30 olmadan dakikalarca önce tüm gişelerde çalışan personel yerini almış anında tuşa dokunmaya hazır vaziyette idi. Personelin hal ve hareketleri iş disiplini inanın mükemmel idi. Gördüklerime inanamıyordum. Bırakın bizim Devlet Bankalarını özel bankaların bile böyle çalıştıklarına zannetmiyorum.
Ve anında sistem çalışmaya başladı. Tıkır tıkır gidiyor. Pazartesi sabahı dışarısı ayaz ve hiç kavga gürültü yok. Başta Genel Müdür Arif Kösen olmak üzere tüm Enerya personeline bu ciddiyetlerinden disiplinlerinden tatlı dil güler yüzlerinden dolayı çok teşekkür ederim.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Birisini yürekten sevmek güç verir. Birisi tarafından yürekten sevilmek cesaret verir
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Ağırlaşan kış şartlarında birbirimizi olan saygıyı yitirmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.