Sağlık olmadan hiçbir şey olmaz değil mi? Kim ne derse desin sağlıktaki yöneticilerimiz ne kadar çalışkan ve iyi niyetli olursa olsun Konya’da hasta olanın hali perişan. Bu kadar çok ister özel ister devlet hastanesi olsun hastane hastane gezen birisi olarak artık şu bir gerçek ki halihazırdaki hastaneler bile mevcut yükü çekemiyor.
Şehir Hastanesi çok acil yapılmalı dedikten sonra başta sağlıktan sorumlu vekilimiz Mustafa Baloğlu ve sağlıkla ilgili çalışan siyasilere teşekkür etmek istiyorum. “Hayırdır hem bu hastaneler yükü çekemiyor dedikten sonra bu teşekkür de neyin nesi?” demeyin.
Numune Hastanesi inşaatının hızla çalışma halini gördükçe inşaat alanına giren çıkan kamyonları havada durmadan çalışan vinçleri gördükçe siyasilere dua ediyorum. Numune Hastanesi tam kadro devreye girerse belki yükü azalır diye ümit ediyorum. Ama inanın sağlık işi Ak Parti’nin reform düzeyinde yaptığı inanılmaz gelişmelere rağmen hala tam sağlıklı diyemeyiz.
Pek çok alanda olduğu gibi sağlıkta da çok ama çok ciddi yollar alındı.
Ama tüm bu yollarda karşımıza bir yerde ‘insan’ unsuru çıkıyor ve küüüüt duvara çarpmış gibi oluyoruz.
Eğer ‘insan’ konusunda gerekli tedbirleri temelden ve ciddi olarak almaz isek bunun vebalinin yanı sıra faturası da çok ağır olur.
ARENA’DAN GARİP BİR KARE
Milli maçlar nedeni ile lige verilen aradan sonra inşallah bu hafta sonu yine kendi spor heyecanımıza döneceğiz. Ama buraya gelmeden birkaç haftadır Konyaspor’da kombine bilet sahibi bir yeşil-beyazlı taraftarın çektiği çileyi sizlerle paylaşalım.
Paylaşalım ki eğer yöneticilerimiz becerebilirlerse becersinler de işin sadece bilet satmak ya da kombine satmakla olamayacağını bir bize, bir de Konyaspor taraftarına anlatsınlar.
Bakın burası TORKU Arena Doğu Üst Tribün kombine 1. sıra sahibinin sahayı görüş açısı. Şimdi bu Konyaspor taraftarı sizce 90 dakika boyunca burayı böyle yapanlara dua mı ediyordur?
SELÇUKLU BELEDİYE SALONU'NDA D TRİBÜNÜNÜN SEYİRCİSİNİN RİCASI VAR
Sahadan bahsetmişken pazar günü akşam bizi arayan bir dostumuzun da ricasını da hemen şuracıkta sizlerle paylaşalım. Pazar günü Selçuklu Belediye Spor Salonu'nda TORKU Konyaspor-Darüşşafaka maçını salonun D tribününden seyreden okurumuz şöyle diyordu; “Uğur abi sen şehrin insanının derdi ile dertlendiğin için bu konuyu seninle paylaşmak istedim. Bugün maçı kızım ile seyrettim. Ama buranın tabanında taşlar ortaya çıkmış. Bizim salonda olmaz ama bu taşlar art niyetli insanların eline geçerse salonda kötü şeyler olabilir” diyordu. Biz de abimize “keşke bir de fotoğraf çekseydiniz” dedik ama yine de ilerideki günlerde bir sıkıntı olmaması için konuyu yetkililere iletelim istedik.
EĞER BUNU YAZMAZ İSEM ÇATLARIM
Sizler de çok iyi biliyorsunuz hep boyumuzun ölçüsünü bilerek asla Konya dışına çıkmayız ve yerel kalmakla da övünürüz. Ama bugünlük birkaç satırlık Konya’yı değil Türkiye’ye aşmak istiyorum. Dün sabah 6’da televizyonun karşısında bir yandan kahvaltımızı yapıyor bir yandan da haberleri izliyoruz. Görüntü Paris’ten. Paris’te Cumhuriyet meydanında sokak lambası patlamış. Fransız polisi meydanı terk edin diye anons yapmış. Millet birbirini ezmiş kaçıyor. Kaçanlar bir kafeye giriyorlar ve hepsi yüzün koyun yere yapışıyorlar. İşte o anda bizim hatunda ben de kahkahayı patlattık. Ya bunlar nasıl millet? Bunlar ne ödlek. Biz de polis şüpheli paketin çevresinde güvenlik önlemi alır. Bomba uzmanı paketi fünye ile uzaktan patlatır. Ama çevresinde yüzlerce kişi o anı izler. Yanlış mı söylüyorum. Biz mi garibiz onlar mı?
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Gönlü aydın bir kişiye kul olmak, padişahların başlarına taç olmaktan iyidir
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Nerede olursa olsun son saniyede kırmızı ışıkta geçme huyundan vazgeçtiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.