Saraçoğlu Mahallesini, halkını yaşamını iyi bilir ve takip ederiz. Taa Halil Ürün zamanından o bölgeye özellikle yerleştirilen Doğulu halkı ve içlerine serpiştirilen Seydişehir, Bozkır vb. ilçelerin köylü halkıyla çok sohbet etmişliğimiz var.
Mengene Mahallesi’nden sonra gelen Saraçoğlu Caddesi, Erler Mahallesine kadar çok güzel bir yola sosyal tesislere, kapalı pazara, sağlık ocağına vb. her çeşit Belediye hizmetlerine sahip.
Bu alanda Karatay Belediyesi’ni tebrik etmek lazım. Seçmenin çoğunluğu HDP’li olan bir halka asla ayrı yapmadan en iyi hizmeti götürdüler. Erler’den Sonra Çumra sınırı olduğundan oradan sonrası biraz sıkıntılı.
Saraçoğlu halkının büyük bölümünü Kürt kardeşlerimiz oluşturuyor. Genel geçim kaynakları da hayvancılık.
Her Kurban Sabahı o bölgedeki trafiğin kilometrelerce öteden tıkandığının yine yol üzerindeki camilerin dolup taştığının yıllardır canlı şahidiyiz.
Söyleyeceklerime şaşırmayın.
Bu yıl Kurban Bayramı sabahı o trafikten eser yoktu. Yine bir hareketlilik vardı ama geçtiğimiz seneleri mumla aradı hayvancılıkla uğraşanlar.
Tabi bu somut gösterge, malumun ilanından başka bir şey değil. O bölgeye karşı şehit haberlerinden sonra facebook benzeri sosyal paylaşım sitelerinde “askerlerimize kurşun sıkan HDP’ye binlerce oy veren insanlara para kazandırmayın” şeklindeki kampanyalar etkili oldu.
Hatta canlı olarak gördük ki bunu aşmak için Kurbanlık besleyenler evlerinin duvarlarına koca koca Türk Bayrakları asmışlar.
Ama nafile. Kaçan balık büyük oldu.
Saraçoğlu doğunun bir kopyası aslında. Karatay sınırlarındaki halka nasıl kaliteli hizmet edildiğinin Saraçoğlu’nu başka bir mahalleden ayrılmadığının en büyük şahitleri orada yaşayanlar kuşkusuz. Ama onlar da gaza gelip bu dönem binlerce oy attılar PKK’nın uzantısına…
Oradaki yerli halkla görüşmeler yaptım. Birçoğu durumun farkındalar. Önceleri Türk giremez yazdıkları sokaklarına Türk Bayrağı asmaları da bunun ayyuka çıkması tabii…
Bir şeyler cebe dokundu mu arkası gelir. Önce ekmek der insanlar. İdeolojileri en iyi ekmekle bertaraf eder devletler.
Saraçoğlu, Tatlıcak gibi Kürt kardeşlerimizin yoğunlukta yaşadığı halk gözlemlerimize göre her şeyin farkına vardılar. Önce dirlik ve düzenin, önce ekmeğin gerekli olduğunu anladılar. En azından çoğunun söylemleri böyle olduğunu duydu kulaklarımız.
Tabi Saraçoğlu’na Tatlıcak’a gitmeyen kurbancılar bu sene Alakova’daki hayvancıları sevindirmişler. En çok işi onlar yapmış.
Saraçoğlu ve Tatlıcak yeniden E5’i andırır yoğunluktaki günlerine dönmek istiyorsa önünde bunun için 1 Kasım fırsatı duruyor. Konyalının gönlünü kazanmaları kendi ellerinde!